Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. 6502 sayılı Kanun'un 3. maddesi gerekçesinde eser sözleşmelerinin kanun kapsamına alınmasına herhangi bir açıklama getirilmemiştir. Ancak kanunun sistematiği nazara alındığında kanunda zikredilen eser sözleşmelerinden kastın; ticari ve mesleki olmayan amaçlarla, salt kişisel ihtiyaçları için kullanma ve tüketme amacıyla gerçek ve tüzel kişi ile tüketici arasında yapılan eser sözleşmeleri olduğu anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı Mülga Borçlar Kanunu'nun 355 vd. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 470 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı açıktır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, arsasını değerlendirmektir....

    ya sattığını ileri sürerek, 2541 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini, bu mümkün olmaz ise rayiç bedelinin satış tarihinden itibaren işleyecek faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekilleri, davanın reddini istemişlerdir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ... yönünden açılan davanın, sözleşmenin tarafı olmayan davalı aleyhine sözleşme hükümlerinin yerine getirilmemesinden bahisle tapu iptali ve tescil talep edilemeyeceğinden, pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... yönünden ise, satışa dayanak vekaletnamede herhangi bir kısıtlama bulunmadığı, vekaletin geçersizliği yönünde de haklı gerekçe ileri sürülmediği belirtilerek, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmaz ise tazminat istemine ilişkindir.Somut olayda, davacı taraf davasını, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak...

      Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; birleşen davanın davacısı arsa maliki ile davalılarından ... arasında ....03.2006 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiği, asıl davada davacı şirketin sözleşmenin tarafı olmadığı, yüklenicinin ........2006 tarihinde arsa malikinin rızası olmaksızın sözleşmeyi şirkete temlik ettiği, ...'...

        Taraflar arasındaki alacak, satışa izin davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davalı kooperatif vekili ve katılma yolu ile davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl davada davacılar vekili, davacı arsa sahipleri ile davalı arsa sahipleri ve davalı yüklenici kooperatif arasında düzenlenen 21.05.1999 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi gereği davalının inşaatları 30 ayda tamamlaması ve iskân ruhsatını alması gerekirken almadığını iddia ederek, kira tazminatına karar verilmesini ve yapılmayan inşaatlar açısından ise sözleşme uyarınca yükleniciye kalan bir kısım bağımsız bölümlerin satılarak nama ifaya izin verilmesini talep etmiştir....

          Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, taraflarca yöntemine uygun şekilde düzenlenen ........2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenicinin inşaatı tamamlayarak yapı kullanım izin belgesi alarak arsa malikine ait daireleri teslim etmesine rağmen, arsa malikinin dairelerdeki bir kısım eksiklikleri gerekçe göstererek yükleniciye ait ... adet bağımsız bölümü devir etmediğini, arsa malikine ait dairelerde 117.750,00 TL eksik ve kusurlu imalat bulunduğu, arsa malikine ait bağımsız bölümdeki eksikliklerin bir daireyle teminat altına alınabileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile ... ilçesi, .... köyü, 551 parsel .... Blok ... no'lu, .... Blok ... no'lu, ... Blok ... no'lu, ... Blok ... no'lu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tesciline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. ......

            -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili ile davalı arsa maliki arasında davalıya ait taşınmaza inşaat yapılması konusunda ........2004 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve 05.....2007 tarihli ek sözleşme uyarınca müvekkilinin edimini yerine getirmesine rağmen arsa malikinin sözleşmeyle müvekkiline isabet eden bağımsız bölümlerin tapusunun verilmediğini ileri sürerek, müvekkiline ait bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve 05.....2007 tarihli ek sözleşmeyle dairelerin yapı kullanım izin belgesi alınmış halde ....06.2008 tarihine kadar tesliminin kararlaştırılmasına rağmen teslim edilmediğini ve dairelerde eksiklik bulunduğunu ileri sürerek, davanın reddini istemiştir....

              Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenici tarafından hakedildiği iddia edilen bağımsız bölümlerin satışı için yetki verilmesi ve maddi tazminat talebine ilişkindir. Davacı tarafından tescili talep edilen dairelerin sözleşmenin teminatına ilişkin olarak iskan ruhsatı alınması şartına bağlanmış son daireler olduğu anlaşılmaktadır. Bu son dairelerin murisin davada taraf olmayan diğer mirasçılar içinde teminat oluşturduğuna göre dava dışı mirasçılarında bu davada taraf olması gereklidir. Bu nedenle davanın görülebilmesi için arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olan arsa sahibi murisin davalı dışındaki mirasçılarına da dava açılarak, iş bu dava ile birleştirlebilmesi için davacı vekiline süre verilmesi ve taraf teşkili sağlandıktan sonra davaya devam edilmesi gerektiği düşünülmeden karar verilmesi doğru görülmemiştir....

                Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı Mülga Borçlar Kanunu'nun 355 vd. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 470 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı açıktır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Yasada tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....

                  Davalı vekili, davacıların talebinin haklı olmadığını, zira davacılar ile dava dışı ... arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre inşa edilen dava konusu yerin elektrik işlerini taşeron şirket olarak müvekkilinin yaptığını, dava dışı yüklenici şirket tarafından yapılan iş karşılığı davaya konu bağımsız bölümün müvekkiline verildiğini, bu hususta sözleşme düzenlendiğini, davacılar ile yüklenici şirket arasındaki uyuşmazlıkların çözümlenememesi nedeniyle tapuların devrinin yapılamadığını, müvekkilinin fuzuli şâgil konumunda olmadığını, ecrimisil talebinin yerinde olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, i ddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde dava konusu B/2 Blok 10 no'lu bağımsız bölümün yükleniciye özgülendiği, dava dışı yüklenici ...'nun kendisine sözleşme ile özgülenen payını, dava dışı ...'...

                    Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanunu’nda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı açıktır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 Sayılı Kanun’da tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 Sayılı Kanun’da kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak, araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu