Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2022 NUMARASI : 2021/380 ESAS, 2022/427 KARAR DAVA KONUSU : Araç Mülkiyetinin Tesbiti Ve Tescili KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 22/03/2012 gününde verilen dilekçe ile araç mülkiyetinin tespiti, tescil olmadığı takdirde rayiç bedel tazmini istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; tespit ve tescil talebinin reddine, rayiç bedelin tahsiline dair verilen 30/12/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 20/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemenin araç bedelini belirlerken davalının ödemiş olduğu gerçek bedeli esas alması gerekir. sayılı soruşturma dosyasında düzenlenen 2014/957 no'lu iddianamede davalının soruşturma aşamasında aracı kendisini ... olarak tanıtan şahıstan 57.000,00 TL bedelle satın aldığını beyan ettiği belirtilmiştir. Araç bedeli olarak bu bedelin esas alınması gerekirken mahkemece davalının ödediği gerçek bedel yerine aracın noter satışı aşamasında esas alınan kasko bedelinin ödenmesi gerektiği yönündeki tespiti dosya kapsamına uygun olmamıştır. He ne kadar adli yargıda tescile karar verilmesi mümkün değilse de; mahkemece araç bedeli davalıya ödendiği takdirde araç mülkiyetinin davacı adına tespit ve teslimine dair karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davacıya araç bedelini ödemesi için kesin süre verilmesi, bu süre içerisinde bedel ödenmediği gerekçesiyle de davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir....

      Uyuşmazlık taraflar arasındaki araç satışı iddiasına dayalı araç mülkiyetinin tespiti ve tescili istemine ilişkin olup, niteliği itibariyle davanın adli yargının görevine girdiği gözetilmeksizin somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.04.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Buna karşılık davalı ise, aracın ilk sahibi olduğunu aracın geçirdiği trafik kazası nedeniyle hurda haline geldiğini, araç mülkiyetinin sigortacıya terk edilmek suretiyle sigorta şirketinin isteği doğrultusunda araç satışının davacıya yapıldığın savunmuştur. Sigortalı araçların, poliçe genel şartlarına getirilen hükümler ile, ağır hasar görmesi durumunda tamiri ekonomik bulunmadığından pert-total işlemine tabi tutulduğu, şayet araç hurdası sigortalıya bırakılmış ise, aracın hurda değerinin tenzilinden sonra bakiyesinin sigortalıya ödendiği, aksi halde, hurda aracın sigorta şirketince değerlendirildiği, ancak, bu halde, hurda aracın mülkiyetinin devrine yönelik sigortalıya yükümlülük getirildiği bir gerçektir....

          "İçtihat Metni" Davacı ... tarafından, davalı aleyhine 04/01/2016 gününde verilen dilekçe ile araç mülkiyetinin tescil ve tespiti istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın yargı yolu nedeniyle reddine dair verilen 22/02/2017 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava araç mülkiyetinin tespiti ve tescil istemine ilişkindir....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/11/2022 NUMARASI : 2022/289 ESAS DAVA KONUSU : Araç Mülkiyetinin Tesbiti Ve Tescili KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

            Davalı vekili, aracın çalındığını, işlemler sonucunda mülkiyetinin davacıya geçtiğini ve bedelinin müvekkiline ödendiğini, kusur ve sorumluluklarının bulunmadığını, araç görevlilerce durdurulduğunda sürücüsünün yakalanmadığını ve kimlik tespiti yapılmadığını, alkollü olduğuna dair beyanın soyut olduğunu, araç mülkiyetinin müvekkili şirkete geçirilmesi masrafları ile bu süre içinde mahrum kalınan gelir kaybının karşılanması koşulu ile araç bedelinin ödeneceğini davacı şirkete ihtar ettiklerini bildirerek, davanın reddini savunmuştur....

              HD'nin 2015/16571 E.-2016/6420 K. sayılı kararında özetle, "...Dava, araç mülkiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece araç bedelinin davacı tarafından ödendiğinin tespitine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılardan İ.... tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, parasını kendisinin ödediği otomobili, engellilere tanınan vergi muafiyetlerinden faydalanmak için murisi babası adına trafikte tescil ettirdiğini, babasının ölümü üzerine açılan ortaklığın giderilmesi davasında mahkemece verilen ara kararı nedeniyle sözkonusu aracın mülkiyetinin kendisine ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalılardan İ....; davacının murisin hesabından kendi hesabına aktarma yaparak ödemede bulunduğunu, resmi kayıtların asıl olduğunu, aracın murisin mal varlığına dahil olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur. Davalı B....; aracın bedelinin davacı tarafından ödendiğini ancak vergi muafiyetinden faydalanmak için muris üzerine tescil edildiğini belirtmiştir....

              Dosya kapsamından, davacı tarafından dava konusu olan 34 XX 434 plaka sayılı araç mülkiyetinin kendisine ait olmadığının tespiti talebiyle bu davanın açıldığı, dava değeri olarak 1.000,00TL gösterildiği ve bu tutar üzerinden harcın yatırıldığı, yargılama aşamasında noksan harcın tamamlatılmadığı ve karar verildiği, ancak dava konusu aracın dosya kapsamından değerinin 1.000,00TL'nin çok üzerinde olduğu, nitekim davacı tarafından aracın 12.08.2008 tarihinde 9.000,00 TL'ye satın alındığı noter sözleşmesinden görülmüştür. Hal böyle olunca mahkemece yapılacak iş; dava konusu aracın usulünce gerçek değeri tespit edilerek, tespit edilen miktar üzerinden davacıya noksan harcın tamamlatılması süre verilmesi ve Harçlar Kanunu'nun 27 ve 32. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150/4 maddesi gereğince bir değerlendirme yapılması, bu husus yerine getirildikten sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesinden ibarettir....

              UYAP Entegrasyonu