Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İnş.İş.Mak.Ltd.Şti. aralarındaki araç mülkiyetinin tespiti ve tescili davası hakkında ... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 21.02.2008 gün ve 604-77 sayılı hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Mahkeme kararı davalı şirkete tebliğ edildiği tarihten itibaren H.U.M.K.nun 437.maddesinde öngörülen 8 günlük yasal süre geçirildikten sonra davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtayca da bu yolda karar verilebileceğinden, süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ . Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin süre yönünden REDDİNE, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.09.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki araç mülkiyetinin tescili ve tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 13,00 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... ve diğeri vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğeri aleyhine 17/01/2005 gününde verilen dilekçe ile araç mülkiyetinin tescili istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03/12/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosya incelemesinde; gerekçeli kararın davalı ... ve diğerleri vekili olarak Avukat ...’a tebliğ edildiği, kararın bu vekil tarafından davalı ... adına temyiz edildiği, davalı ... tarafından anılan vekile verilmiş bir vekâletname bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, gerekçeli kararın davalı ...’e usulüne uygun tebliğ edilip temyiz süresi beklendikten sonra tebligat parçası dosyasına eklenerek yeniden gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"Davacı ... vd. ile davalılar ..., ... aralarındaki araç mülkiyetinin tescili davasına dair İstanbul 5. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 17/03/2016 tarihli ve 2012/45 E - 2016/131 K sayılı hükmün bozulması hakkında dairece verilen 14/11/2018 tarihli ve 2017/959 E - 2018/11473 K. sayılı ilama karşı davalı ... tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....

          HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava; taraflar arasındaki "Düzenleme Şeklinde Mülkiyetin Saklı Tutulması Kaydıyla Satış Sözleşmesi"nden kaynaklanan araç mülkiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Trafik sicil kaydının iptali ve davacı adına tescili işlemleri idari nitelikte olmakla birlikte dosya içeriğinden; davacının dava açmaktaki amacının, mülkiyetin kendisine ait olduğu iddiası ile davalı adına oluşturulan trafik sicil kaydının iptali ve araç mülkiyetinin tespiti istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece işin esasına girilerek taraflar arasında mülkiyet uyuşmazlığının kanıtlanması durumunda sicildeki kaydın iptali ile tescile karar verilmeden mülkiyetin tespitine yönelik karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olmamıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı şirkete ait müvekkiline kasko siglortalı aracın tek taraflı kazada hasarlandığını, pertinin uygun görüldüğünü ve 28.000 TL araç bedelinin 13.7.2009 tarihinde sigortalıya ödendiğini, davalı tarafından imzalanan ibraname ve ağır hasarlı araç taahhütnamesi gereğince aracın mülkiyetinin devrine kadar geçen süre içinde üzerinde haciz, tedbir, vergi ve sair takyidatlarla ilgili her türlü maddi sorumluluğun davalıya ait olduğunu, aracın müvekkili şirket tarafından 3.kişiye satılmak istendiğinde araç üzerinde tedbir, takyidat olduğunun ortaya çıktığını bu durumun aracın satılarak bedelinin alınmasına engel yarattığını ve müvekkilince sigortalıya ödenen 6.100 TL'nın ödeme...

            İşletmesi'nden ihale ile satın aldığı, 54 ... 527 ve 54 ... 421 plakalı araçlar üzerinde Hendek Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2004/361 ve 2004/369 Esas sayılı dosyalarında verilen tedbir kararı nedeni ile adına tescil yaptıramadığını, bu nedenle her araç için 1.000 TL maddi ve 1.000 TL manevi olmak üzere tazminatın tahsili, araçlar üzerinde tahakkuk eden MTV vergi borçlarının ve idari para cezasının kendisinden istenmemesini talep etmiş, tazminat talebini ıslahen 14.000,00 TL’ye çıkarmıştır. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, dava konusu 54 ... 527 ve 54 ... 421 plaka sayılı araçların davacı adına tesciline, tazminatın husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı davalıya karşı birden fazla talebini aynı davada birleştirmiştir. Buna objektif dava birleşmesi denir. Bu halde görevli mahkeme, HUMK.nun 3. maddesi uyarınca müddeabihlerin kıymetleri toplamına göre belirlenir....

              Davacılar, davaya konu 1964 model ... marka aracın mülkiyetinin 19.11.1980 tarihi itibariyle davalıların murisine geçtiğinin tespitini istemişler, mahkemece araç kaydının 1981 yılından beri Feridun Kırık üzerinde olduğu gerekçesi ile husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 11.07.2011 2013/2357-10107 kesinleşme tarihli kararına göre; araçtaki trafik ve vergi cezaları nedeni ile eldeki davanın davacıları aleyhine açılan davada, davaya konu aracın mülkiyetinin muris ... 'a geçtiğinin tespitine karar verildiği anlaşılmaktadır. ... 7. Noterliğinin kati araç satış sözleşmesine göre davacılar murisi ... 'ın 19.11.1980 tarihli satış sözleşmesi ile davaya konu aracı davalılar murisi...l'e 30.000 TL bedelle sattığı, ...in de 05.02.1981 tarihli kati araç satış sözleşmesi ile aracı ...'...

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... vdl. vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... aleyhine 11/06/2010 gününde verilen dilekçe ile araç mülkiyetinin tespiti ve tescil istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 16/10/2012 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalılar ... ve ... vekili, duruşmasız olarak incelenmesi de davalı ... ve ... vekili tarafından istenilmekle, daha önceden belirlenen 26/11/2013 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekilleri Avukat .... ve Avukat .... ile karşı taraftan davacılar vekili Avukat ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi....

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki araç mülkiyetinin tespiti ve tescili davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin sahibi olduğu özel aracın geçirdiği kaza sonucu hurdaya çıkması nedeniyle davalı bayiye bırakıldığını ve bu davalı tarafından hurda olarak diğer davalıya satıldığını, ancak devir işleminin yapılmaması nedeniyle müvekkilinin hukuki ve cezai sorumlulukta karşı karşıya kaldığını, müvekkilinin sigorta şirketinden tazminatını alarak araçla ilişiğinin kesildiğini, ancak kayıtlarda müvekkilinin adının geçmesi nedeniyle araçla ilgili vergi ve diğer yasal ödemelerin müvekkilince ödendiğini belirterek ...plakalı aracın 28.12.1998 tarihi itibariyle mülkiyetinin tespitine ve müvekkilinin hukuki ve cezai sorumluluğunun olmadığının...

                    UYAP Entegrasyonu