Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Ceza Mahkemesi’nin el koyma kararı ile elinden alındığını, araçtaki mülkiyet hakkının sona erdiğini, davacının davalıya gönderdiği ihtarname ile araç kiralama bedeli ve araç için ödediği meblağı istediği, ancak olumsuz cevap aldığını, alacaklarının tahsili için icra takibine giriştikleri itiraz üzerine takibin durduğunu iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, müvekkilinin aracını galeriden satın aldığını, motor ve şase numaralarının değiştirildiğini bilmesinin mümkün olmadığını, sattığı araçla ilgili ödeme emri gelince haklı olarak itiraz ettiğini, müvekkilinin iyiniyetli ve kusursuz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

    Dava konusu araç üzerindeki haczin davanın kabulune ilişkin 30.1.2008 tarihli karardan sonra alacaklı vekilinin talebi üzerine 3.3.2008 tarihinde kaldırıldığı icra dosyası içeriğinden anlaşılmıştır. Bu durumda "konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmesi ve davanın açılmasına sebebiyet veren tarafa yargılama giderlerinin, bu arada avukatlık ücretinin alacak miktarı ile haczedilen taşınır malın değerinden hangisi az ise onun üzerinden nispi olarak yükletilmesi gerekmekte olup mahkemece doğru olarak ;davacı 3.kişi tarafından dava konusu 34 AJH 61 plaka sayılı araç haciz tarihinden önce satın alınıp mülkiyet davacı 3.kişiye ait olduğundan davanın açılmasına sebebiyet veren alacaklı taraf yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmuştur....

      Mahkemece, toplanan delillere göre, davanın kısmen kabulü ile 1.250,00 TL. otopark ücreti bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, araç kiralama bedeline yönelik dava ispat edilemediğinden ve aracın vergi borcunun da mülkiyet hakkı sahibi olan davacıya ait bulunduğu gerekçesiyle fazla istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve talep edilen zarar kalemlerinin kasko sigorta poliçesi kapsamında olmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2,15 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 28.5.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde; Suça konu aracın ...tarafından müştekiye, sanık tarafından da...’e satışına ilişkin işlemin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/d maddesinde öngörülen şekil şartlarına uygun yapılmadığı, bu durumda sanık ile ..., ... ile müşteki arasında haricen yapılan araç satış sözleşmesi geçersiz olduğundan mülkiyetin nakli sonucunu doğurmadığı,...'den araç bedelini alamayan sanığın suça konu aracı mülkiyet hakkına dayanarak müştekinin evinin önünden aldığı anlaşıldığından, sanığın üzerine atılı hırsızlık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı ve sanığın atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 12/06/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

          Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde; Suça konu aracın katılana satışına ilişkin işlemin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/d maddesinde öngörülen şekil şartlarına uygun yapılmadığı, bu durumda taraflar arasında haricen yapılan araç satış sözleşmesi geçersiz olduğundan mülkiyetin nakli sonucunu doğurmadığı, katılandan araç bedelini alamayan sanığın suça konu aracı mülkiyet hakkına dayanarak bulunduğu yerden aldığı anlaşıldığından, sanığın üzerine atılı hırsızlık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı ve sanığın atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 25/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde; Suça konu aracın katılana satışına ilişkin işlemin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/d maddesinde öngörülen şekil şartlarına uygun yapılmadığı, bu durumda taraflar arasında haricen yapılan araç satış sözleşmesi geçersiz olduğundan mülkiyetin nakli sonucunu doğurmadığı, katılandan araç bedelini alamayan sanığın suça konu aracı mülkiyet hakkına dayanarak bulunduğu yerden aldığı anlaşıldığından, sanığın üzerine atılı hırsızlık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı ve sanığın atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 20/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              İş Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, istihkak iddiası ile davalı Kurum tarafından haczedilen araç üzerindeki haczin kaldırılması istemine ilişkindir. ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesince, iş mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 12. İş Mahkemesince ise borçlunun veya üçüncü kişilerin haczedilen mal üzerinde hak iddia etmelerinin mülkiyet hakkının korunmasına yönelik olduğu ve görevli mahkemenin genel mahkeme olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kiracılık sıfatının tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmiştir. Davanın değeri hüküm tarihi itibariyle 22.400.-TL' yi aşmadığından duruşma isteğinin reddine, temyiz isteğinin incelemesinin evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyanın incelenmesinde; Taşınmaza ilişkin mülkiyet ihtilafı hakkındaki ... 1....

                  Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soyisim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Dava konusu 39, 173 ve 1347 sayılı parsellerin davacıya ait olmadığı bu taşınmazlara ait akit tablosundaki bilgiler ile tespit edildiğinden bu parseller yönünden davanın reddine dair verilen kararda bir yanlışlık yoktur. Ne var ki 922 parsel sayılı taşınmaza ait tapulama tutanağında, edinme sebebi bölümünde taşınmazın ... oğlu ... ...'un olduğu yazılı olduğu halde malik hanesinde ... oğlu ... ... yazılmıştır. Mahkemece bu çelişki araştırılmamıştır. Yine getirtilen nüfus kayıtları arasında ... oğlu ... ... isimli bir kişinin bulunduğu anlaşılmaktadır....

                    Bunun yanında, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/d maddesinde “Tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirleri, satış ve devri yapılacak araçtan dolayı motorlu taşıtlar vergisi, gecikme faizi, gecikme zammı, vergi cezası ve trafik idari para cezası borcu bulunmadığının tespit edilmesi ve taşıt üzerinde satış ve/veya devri kısıtlayıcı herhangi bir tedbir veya kayıt bulunmaması halinde, araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi veya trafik tescil kayıtları esas alınarak noterler tarafından yapılır. Noterler tarafından yapılmayan her çeşit satış ve devirler geçersizdir.” hükmünü içermektedir. Görüldüğü gibi Yasa'nın 20/d maddesinde tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirlerinin ancak noterler tarafından yapılacağı hükmüne yer verilmiştir. Ancak böyle bir satış ve devir işlemi, araç üzerindeki mülkiyet hakkını devre elverişlidir....

                      UYAP Entegrasyonu