verilmediğinden iradesinin sakatlandığını çok sonraları öğrendiğini ileri sürerek, ihtiyari arabuluculuk tutanağının iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
verilmediğinden iradesinin sakatlandığını çok sonraları öğrendiğini ileri sürerek, ihtiyari arabuluculuk tutanağının iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
verilmediğinden iradesinin sakatlandığını çok sonraları öğrendiğini ileri sürerek, ihtiyari arabuluculuk tutanağının iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
verilmediğinden iradesinin sakatlandığını çok sonraları öğrendiğini ileri sürerek, ihtiyari arabuluculuk tutanağının iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı vekilince vazgeçme ile sonuçlanan arabuluculuk son tutanağının iptali istenmektedir. Son tutanak başlıklı belge incelendiğinde; davacı asil tarafından arabuluculuk görüşmeleri icra edilmeden arabulucudan vazgeçmeye yönelik dilekçe sunulmuş olması nedeniyle arabulucu tarafından bu hususun tutanak altına alınması ile dosyanın kapatıldığı anlaşılmıştır. Arabulucu tarafından düzenlenen söz konusu tutanak icrai etkisi bulunan bir tutanak değildir. Arabuluculuk Kanunu'nda ve yönetmeliğinde vazgeçme ile arabuluculuk süreci sona erdiği taktirde tekrar arabulucuya başvurmayı yasaklayan bir madde bulunmamaktadır. Bu kapsamda söz konusu arabuluculuk tutanağının icrai bir etkisinin bulunmayışı ve davacı tarafça her zaman arabulucuya yeniden başvurulabilecek olması nedeniyle dava açılmasında hukuki yararın bulunmadığı anlaşılmakla davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. " gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
Somut uyuşmazlıkta; davacı tarafından işe iade davası ve arabuluculuk tutanağının iptali davaları ayrı ayrı açılmış olup işe iade davasında, arabuluculuk tutanağının iptali davasının sonucunun bekletici mesele yapılması gerkirken davaların birleştirilerek görülmeleri isabetsizdir. 11. 6100 sayılı Kanun'un 167 nci maddesi uyarınca yargılamanın iyi bir şekilde yürütülmesini sağlamak için aralarında bağlantı bulunsa bile davaların ayrılmasına, davanın her safhasında karar verilebilir. 12. Hâl böyle olunca Mahkemece, birleştirilen Ankara 12. İş Mahkemesinin 2023/10 Esas sayılı işe iade dava dosyası asıl davadan tefrik edilerek yeni bir esasa kaydedilmeli ve tefrik edilen davada, arabuluculuk anlaşma belgesinin iptali davası bekletici mesele yapılmalıdır. Davaların birlikte görülmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; 1....
Bu maddeye göre, arabuluculuk son tutanağının dava dilekçesinde sunulmaması halinde davacıya bir haftalık kesin süre verilir. Ancak başvuru yapılmadığının anlaşılması halinde süre verilmesine gerek yoktur. Yukarıda açıklanan sebeplerle, davacının dava dilekçesinde arabuluculuk son oturum tutanağını sunmamış olması ve mahkememizce verilen kesin süre içinde de sunulmaması sebebiyle; dava açılmadan önce arabuluculuk yoluna başvurulmasının dava şartı olduğu ve arabuluculuk dava şartının sonradan tamamlanabilir bir eksiklik olmadığı gözetilerek davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/754 E sayılı dosyasına sunulan dava şartı arabuluculuk tutanağının iptalini ve dosyaların birleştirmesini talep ettiklerini, arabulucu son tutanağının iptal edilmesi durumunda birleştirme talep ettikleri davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, Arabuluculuk davet mektubunun müvekkili şirketlere gönderilmediğini, hiçbir tebligat gönderimeden toplantının gerçekleştirildiği ve son tutanağın düzenlendiğini belirterek dosyaların birleştirilerek arabuluculuk tutanağının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. HMK'nın 30. maddesi kapsamımda usul ekonomisi gereğince davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmemiştir. Dava, arabuluculuk anlaşamama son tutanağının iptali istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 114/1.h maddesi gereğince davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartları arasında sayılmıştır....
Maddesine aykırı olarak yapılan bu işlemin arabulucunun kamu düzeninden aldığı bu yetkiyi kötüye kullandığının en açık göstergesi olduğunu, arabulucunun taraflarla hiçbir görüşme yapmadığını, İDM'nin kararını hukuki olarak gerekçelendirmemiş olduğunu, olayın detaylarına girmediğini, arabuluculuk tutanağının nasıl olmaması gerektiğine dair bir yorum yapmadığını, arabuluculuk tutanağının hukuka aykırı olduğunu, davacının iradesinin yanıltıldığını, Ayrıca iptali istenen arabuluculuk tutanağı, ihtiyari arabuluculuk tutanağı olup taraflar zaten arabuluculuk ücretinin nasıl ödeneceğini kararlaştırmış ve ödemiş iken, İDM'nin davanın reddi ile arabuluculuk tutanağı ücretini davacıya yüklemesinin hatalı olduğunu, hukuksuz şekilde davacıya bırakılmış olan ve hazineye iadesi talep edilen arabuluculuk ücretinin iptali gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir....
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; arabuluculuk sürecinin anlaşma ile sonuçlandığını, davacının kendi iradesi ile tutanağı imzaladığını, tutanağının iptali talebinin kötüniyetli olduğunu, davacının bir odaya alınarak zorla tutanak imzalatılması iddiasının gerçeği yansıtmadığını, arabuluculuk sürecinin işletildiği ve tutanağın imzalandığı dönemde davalı Şirketin avukatının B.E. olduğunu, görüşmeleri yürüten arabulucu olmadığını, arabulucu ile avukatın aynı büroyu dahi kullanmadıklarını, farklı adreslerdeki bürolarda çalıştıklarını, arabulucunun bir dönem davalının avukatlığını yapmış olmasının tarafsızlığını etkilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir. III....