WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı, aracın iddia edildiği gibi davacı tarafından alınmadığını, bizzat bedelini ödeyerek kendisi satın aldığını, esasen davacının yurt dışından parası geldiğinde araç bedelini ödeyeceğini söyleyerek satış bedelini ödemesini sağladığını, aradaki dostluğa ve iyi niyete güvenerek satış bedelini ödediğini ve aracı bedelsiz olarak davacıya teslim ettiğini, ancak davacının araç bedelini ödemediğini, sözleşme uyarınca aracın zilyetliğini devrettiğini, ancak araç bedelinin ödenmediğini, araç bedeli ödenmediği için de aracın devrini vermediğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın ve birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, yabancı uyruklu olmasından dolayı satın aldığı aracı davalı adına tescil edildiğini ve bu hususta taraflar arasında sözleşme aktedildiğini, istemine rağmen araç devrininde yapılmadığını belirterek eldeki davayı açmıştır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki araç mülkiyetinin tesbiti ve tescili davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle tescil idari bir işlem olup, bu konuda mahkemelerden talepte bulunulamayacağına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 4,00 TL kalan harcın temyiz edenden alınmasına, 20/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davalı, mülkiyeti kendisine ait olmayan araç üzerindeki tescil kayıtlarının düzeltilmesi için açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Karayolları Trafik Kanunu'nun 2 nci maddesinde araç sahibi olarak, araç için adına yetkili idarece tescil belgesi verilmiş veya sahiplik veya satış belgesi düzenlenmiş kişi 2012-10503-15339 tanımı bulunmaktadır. Trafik sicilindeki kayıt, araç sahipliğine karine teşkil etmekteyse de; sicil, her zaman gerçek maliki göstermeyebilir. Zira, araç üzerindeki mülkiyet, Karayolları Trafik Kanunu'nun 20 nci maddesi uyarınca noterlikçe düzenlenen satış sözleşmesi ve araç üzerindeki zilyetliğin devri ile başkasına geçer. İşte bu andan itibaren araç sahipliği sıfatı aracı devralan kişiye geçmiş olur....

        ve 00901 numaralı araç sipariş sözleşmesinin 6.maddesine göre; araç tesliminin, araç bedelinin ve iç dizayn bedelinin tamamının ödenmesinden sonra gerçekleşeceğinin kararlaştırıldığı, yukarıda 7 numaralı paragrafta belirtildiği üzere tarafların sözleşme serbestisi kapsamında böyle bir düzenleme yapabilecekleri, dosyaya sunulan ödeme belgelerine ve davacının beyanlarına göre, davacının davalıya 315.000 TL ödediği, bakiye kalan 30.000 TL yönünden bir ödemesinin bulunmadığı gibi, sözleşmenin 6.maddesine göre bedelin tamamının ödenmediği durumlarda araç bedelinde meydana gelecek artışlardan da davacının sorumlu olduğu, bu durumda, 6098 sayılı TBK’nın 97.maddesi ve taraflar arasındaki anılan sözleşmenin 6.maddesi gereği davacının araç bedeli ve dizayn bedelinin tamamı olan 345.000 TL’yi ve gecikmeden kaynaklanan bedel farkını ödemeden karşı taraftan aynen ifa talebinde bulunamayacağı anlaşıldığından, davacının terditli taleplerinden ilki olan aynen ifa ve müspet zarar talebi yerinde görülmemiştir...

          Mahkeme kararı verildiği ve kesinleştiği andan itibaren hüküm doğurmakla tapuya tescil işlemi açıklayıcıdır. Aynı zamanda malikin tasarruf işleminde bulunabilmesi için de tapuya tescil gerekmektedir. Aracın davacı adına tescil edilmeden önceki dönemde davalı T5 adına kayıtlı olduğu polnet kayıtlarından da anlaşılmaktadır. Davacının Mahkeme kararı ile 34 XX 492 Plakalı aracın maliki olduğu açıktır. Ankara 24. İcra müdürlüğü'nün 2018/6757 esas sayılı takip dosyasında ise borçlu T5'nun olması ve araç hakkında ihtiyati haciz ve yakalama tesis edildiği tarihlerde henüz davacı T1 adına verilmiş bir tescil kararı bulunmaması sebebiyle hukuki ihtilaf doğduğu anlaşılmaktadır. Araç T5'nun adına tescilli gözüktüğü için alacaklılar tarafından icrai işlemler dava konusu araç üzerinde tesis edilmiştir. Davalılardan Cem Bülent'in de mahkemeye sunmuş olduğu dilekçesinde açıkça icra dosya borçlusunun kendisinin olduğunu ikrar ettiği görülmektedir....

          Dava; davacı ile davalıların murisi arasında araç alım satım sözleşmesinden kaynaklanan araç mülkiyetinin tespiti ve tescil talebine ilişkindir. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesinin iş bölümü Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 21/06/2019 tarih ve 678 sayılı kararı ile belirlenmiştir. Ancak 01/09/2021 tarihinden itibaren Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümü kriterleri yeniden düzenlenmiştir. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6.Hukuk Dairesi'ne ilişkin iş bölümü kurallarının 32. Maddesinde" 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun ikinci kısmında yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmeler ile özel kanunlara göre yapılıp diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar" düzenlenmiş olduğundan dosyanın istinaf incelemesinin Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin görevine girmiş olduğu görülmüştür. Bu nedenlerle istinaf incelemesi görevinin Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi, 6....

          (I.Ulaş a.g.e sh.558) Sigorta sözleşmelerinin genel ve özel şartlarının içeriği ile pert olan araçların mülkiyetinin sigortacıya geçeceğine göre tescil kaydının terkin edilmesi halinde menkul mal hüviyetinde olacağı, kayıt terkin edilmez ise 2918 sayılı yasaya tabi olacağı ve sigortalının vereceği vekalet ile aracın devir ve tescilinin yapılacağı uygulamada ki birlik ile de anlaşılmaktadır. ( I.Ulaş a.g.e sh. 559) Bu bağlamda; a) Pert total için tescil kaydı terkin edilmeden tarfik kaydı sigortalı üzerinde iken b) Çalınma neticesinde ödenen riziko bedeli sonunda sigortalı adına kayıtlı olan trafik kaydı terkin edilmeden araçların satışı için ihalenin yapılarak. araç satışında veya hazırlık işlemleri ile satış için ön sözleşmeye esas teskil edecek şekilde sözleşmenin yapılması şekil şartına bağlı olması sebebiyle geçersiz olduğu gözardı edilmemesi gereken kırılma noktasıdır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mülkiyetin tespiti ve tescili KARAR Dava, taraflar arasında akdedilen 26.10.1998 tarihli sözleşmeden kaynaklanan araç mülkiyetinin tespiti ve tescili isteğine ilişkin olduğuna ve Mahkemece de anılan sözleşme gözetilerek hüküm kurulduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 sayılı Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (13.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 14.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...

              KARAR Davacı, yabancı uyruklu olup Türkiye’de yaşadığını, araç almak istediğini, yabancı uyruklu olmasından dolayı alım satım işlerinin uzun ve sorunlu olacağı düşüncesiyle, ...plaka sayılı aracı 17.12.2007 tarihinde yetkili bayiden davalı adına satın aldığını, aracın parasını bizzat kendisi ödediğini, taraflar arasında aracın mülkiyetinin kendisine ait olup tarafından kullanılacağı ve talep halinde devrinin üzerine yapılacağı, yapılmaz ise araç bedelinin ödeneceği hususunda inanç sözleşmesi yapıldığını, bir müddet sonra aracın devrini alma isteğini ihtar ile karşı tarafa bildirdiğini, ancak ihtar gereğinin yerine getirilmediğini belirterek araç bedeli olan 33.674,30TL’nin yasal faizi ile davalıdan tahsilini istemiş; birleşen davası ile de, aracın mülkiyetinin aidiyeti ile taraflar arasında aktedilen sözleşmenin 7.maddesinde belirlenen cezai şartın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

                Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/35 Esas sayılı dosyasıyla tapu iptali ve tescil davası açtıklarını, taşınmazın halen muris adına kayıtlı olup elbirliği mülkiyetine tabi olması sebebiyle mahkemece iş bu davayı açmak üzere taraflarına yetki ve süre verildiğini belirterek, dava konusu taşınmazdaki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilerek miras payları oranında davalılar adına tescilini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, davacının açtığı tapu iptal tescil davasına karşılık satış vaadi sözleşmesinin iptali istemiyle dava açtıklarını, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığının tespiti için anılan davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur. Davalılar ..., ..., ... ve ..., davaya bir diyeceklerinin olmadığını, dava konusu taşınmazdaki miras paylarının adlarına tescilini istediklerini bildirmiş; diğer davalılar ise davaya cevap vermemişlerdir....

                  UYAP Entegrasyonu