"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.09.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 07.03.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, katkı payına dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
-K A R A R- Davacı vekili, kooperatif üyesi olan müvekkiline kura çekimi sonunda isabet eden dairenin yine kooperatif üyesi olan davalı adına, davalıya isabet eden dairesinin de müvekkili adına tapuya tescil edildiğini, müvekkili adına tescil edilen dairenin tapusunun davalı tarafından açılan tapu iptali ve tescil davası ile iptaline karar verilip davalı adına tapuya tescilinin sağlandığını, bu haliyle davalı adına yapılan bu tescil ile davalı tarafın sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek kura neticesinde müvekkiline isabet eden taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya tescil edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, açılan davayı kabul ettiklerini, ancak davanın açılmasında kusurlarının bulunmadığını savunarak davanın kabulüne ancak yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir....
Davacı vekili 02.06.2011 tarihli dilekçe ile, davasını ıslah etmiş ve tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde yapı bedeli olarak 26.326,03 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini istemiştir. Mahkemece; davacının iyiniyetli olmadığı gerekçesiyle tapu iptali ve tescil isteminin reddine, binanın en az levazım bedeli olan 16.782,84 TL nin dava tarihinden itibaren yasal fazi ile tahsiline karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili ve davalılar ..., ... ve ... temyiz etmiştir. Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesi uyarınca açılan tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde muhdesat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Anılan maddeye göre tescil kararı verebilmek için objektif ve sübjektif koşulun birlikte gerçekleşmesi yani bina değerinin zemin değerinden fazla ve muhdesat sahibinin de iyiniyetli olması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkin olup, mahkemece tapu iptali tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından tazminat bakımından temyiz edilmiştir. Davacının tapu iptali tescil talebinin reddine dair bir temyizi bulunmamaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 24.01.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
savunmuştur.Mahkemece, tapu iptali ve tescil talebinden feragat edildiği, tazminat talebinin de yazılı delille ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
Davacı, ........2005 tarihli sözleşmeye dayanarak davalı üzerindeki paya ilişkin tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Harici satışın yapıldığı tarihte dava konusu 373 ada ... parsel sayılı taşınmaz tapuda kayıtlı bulunan bir yerdir. Tapuda kayıtlı bulunan bir taşınmazın haricen satışı Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213 ve Tapu Kanununun .... maddesi hükümleri karşısında geçersizdir. Böyle bir satış haricen satın ve devralan kişiye tapu kaydının iptali ve adına tescili yönünde bir hak bahşetmez. Bu nedenle tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı nitelendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmayan hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve 94,50 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 03.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra Hazine ve Orman Yönetiminin ve müdahil Hazinenin 322 ve 323 parsellerle ilgili tapu iptali tescil ile elatmanın önlenmesine ilişkin davasının reddine, davacı ... Kasap mirasçılarının davalarının kabulüne, 322 parsele ilişkin yapılan orman kadastrosunun iptaline karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi ve Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava tapu iptali ve tescil, elatmanın önlenmesi ve 10 yıllık hak düşürücü süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 12/07/2002 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....
İdare Mahkemesinin 24.02.2011 tarih ve 2008/1785 Esas, 2011/383 sayılı kararıyla işlemin iptaline hükmedildiği ve bu karara istinaden de davalı belediyenin yargılama sırasında geri dönüşüm yönünde aldığı encümen kararı gereğince de 09.05.2011 tarihinde “imarın iptali” suretiyle kaydın eski hale getirildiği anlaşılmaktadır. Davacılar, davalı belediyenin çekişmeli taşınmazda diğer davalıyı paydaş kılması yönündeki işleminin yok hükmünde olduğunu ve ayrıca bu işlemin iptali için idari yargıda dava açtıklarını ileri sürerek, tapu iptal ve tescil isteğiyle eldeki davayı açtıklarına göre, dava dilekçesi içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçiminden, davada yolsuz tescil hukuksal nedenine dayanıldığı açıktır. İdari yargı yerinde idari işlemin iptali halinde, sicilin dayanağı ortadan kalkacağından, davacıların kayıtların eski haline getirilmesi istemiyle dava açmakta hukuki yararlarının bulunduğu ve davanın sicile yönelik olduğu da kuşkusuzdur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali, tescil ve elatmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, ...Köyü 1145 parsel sayılı taşınmazın yörede 1976 yılında yapılan ve 18/04/1977 tarihinde ilan edilip kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığını, davalı adına olan tapu kaydının iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tesciline, taşınmaza elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın tapu iptali ve tescil istemi yönünden kısmen kabule, dava konusu taşınmazın krokide (B)=186 m2'lik kısmın tapusunun iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline, davacının meni müdahale talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL, SÖZLEŞMENİN İPTALİ -KARAR- Asıl dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dava bu sözleşmeden kaynaklanan kişisel hakka dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil, karşı dava ise sözleşmenin iptali isteğine ilişkindir. Davaların açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 23.9.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....