Anonim şirket hisse sahipliği, hak sahibi tarafından herkese karşı ileri sürülebilir haklardan olduğu için mutlak haktır. Mutlak haklar için doktrinde yapılan mallar veya kişiler üzerindeki mutlak haklar ayrımında ise Anonim şirket hisse sahipliği mallar üzerindeki haklardan biridir. Davaya konu edilen anonim şirket hissesinin davacıların miras bırakanı adına kayıtlı iken, miras bırakan ile miras bırakanın damadı olan davalı arasında yapılan 2006, 2009, 2010 tarihlerinde 3 defa ayrı ayrı satış yapılmış ve davalı adına tescil edilmiştir. Anonim şirket hisse(senede bağlanmamış) devrinin geçerli olmasının yazılı şekil koşuluna bağlı olduğu kuşkusuzdur. Aynı hükümler gereği hisse devrinin bağışlanmasına dair sözleşmelerin de yazılı yapılması zorunludur. Görüldüğü gibi hisse devrinin nitelikleri itibariyle mülkiyetlerinin devri taşınır ve taşınmazlardan farklı olarak, özel bir düzenleme ile yazılı geçerlilik koşuluna bağlanmıştır....
Bölge Adliye Mahkemesince, davacının yönetim kurulu üyeliğinden istifa ederek ayrıldığının, davalı şirkete karşı açılan davada tespiti ve tescilinin istenmesinde, hukuki yararı bulunmadığından, İlk Derece Mahkemesince, bu istem yönünden hukuki yarar yokluğu nedeniyle, davanın usulden reddine karar verilmesinin doğru olduğu, ancak davada, anonim şirket hisse devrinin tespit ve tescili istendiği halde, ilk derece mahkemesince, hatalı olarak limited şirketlerde uygulanması gereken 6102 sayılı TTK'nın 598/2. maddesi gereğince, şirket müdürü tarafından tescil yaptırılmaması halinde ayrılan ortak adının silinmesi için ticaret siciline başvurabileceği, bu madde hükmüne göre, davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verildiği, oysaki, anonim şirketlerde hisse devrinin tescilinin yapılmasının zorunlu olduğuna ve nasıl yapılacağına ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığı, sicil memurluğunun, talep halinde tescil işlemini yapabileceğinin, yönetmelikte...
Anonim Şirketi Hisse Devri sözleşmesinin düzenlendiğini, müvekkili tarafından, döviz bürosunun devri için ödenmesi kararlaştırılan, 5.000.000 TL'nin bu sözleşmenin imzası anında, nakten, defaten ve elden olacak şekilde ...'e ödendiğini, sözleşmenin yapılmasından bir süre sonra, Türk hukuku bakımından şirket devralmanın ciddi sakıncalar doğurabileceği; şirketin eskiye dönük borçlarının yaratılabileceği, böylelikle şirketin olmadık borçlar sebebiyle borca batık hale getirilebileceğini öğrenen müvekkilinin, ... ile tekrar iletişime geçerek, ..... Anonim Şirketi almak istemediğini, en başta olduğu gibi, .... Anonim Şirketi devralmak istediğini bildirdiğini, bu teklifin ... tarafından da kabul edildiğini, .... Anonim Şirketi için yapılan ikinci sözleşmenin fotokopisi üzerine, sözleşmenin feshine ilişkin kayıt düşüldüğünü, .... Anonim Şirketi'nin hisselerini konu alan sözleşmenin taraflarca feshedildiğini, ilk anlaşmada olduğu gibi, .......
Bölge Adliye Mahkemesi’nce; davalı gerçek kişinin cevap dilekçesi vermediği ve bu yüzden istinaf başvurusunda hisse senedi devir sözleşmelerini imzalarken iradesinin sakatlandığı şeklindeki savunmasının savunmanın genişletilmesi kapsamında olduğundan inceleme konusu yapılmadığı, davalı gerçek kişinin bir kısım hisselerini 19.03.2015 ve 29.07.2016 tarihli hisse devir sözleşmeleriyle davacıya devrettiği, 29.07.2016 tarihli ikinci hisse devir sözleşmesinde davacının sıfatının şirket ortağı olarak geçtiği, bu iki sözleşmeye konu hisse devrinin ve davacı tarafından dosyaya sunulan davalı şirket pay defteri örneklerinin davalı şirket yönetim kurulu başkanı sıfatını da taşıyan davalı gerçek kişi tarafından İstanbul Anadolu 8....
Otel İşletmeleri Turizm Ticaret İhracat İthalat Seyahat Acentası ve Enerji Anonim Şirketi'ne ait 05.07.2018 tarihli yönetim kurulu kararında ... adına atılı bulunan imzanın, mevcut mukayese imzalarına kıyasen davacı ...'ın eli ürünü olmadığı kanaatine varılmıştır. Anonim şirkette, payın (hissenin) hisse senedine bağlanması zorunlu değildir. Eğer pay, hisse senedine (veya ilmuhabere) bağlanmazsa, çıplak pay olarak kalır. Hisse senedine (veya ilmuhabere) bağlanmamış (çıplak) pay da hisse senedi gibi her çeşit işlemin konusu yapılabilir, devredilebilir, rehnedilebilir, üzerinde intifa hakkı tanınabilir, haczedilebilir. 6762 sayılı TTK'nın “Hisse Senetlerinin Devri” başlıklı 415. ve 416. maddelerinde hamile ve nama yazılı hisse senetlerinin ne şekilde devredileceği düzenlenmiş olup, her iki halde de hisse devrinin noterden yapılması gerektiği, bunun sıhhat şartı olduğuna dair bir koşul belirtilmemiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, hisse devir sözleşmesindeki imzaların davacının eli ürünü olmadığı, davalı ...'nın devir sözleşmesinin kurye ile gönderildiğini ve yokluklarında imzalandığını savunduğu, davacının hisse devrinden sonra 3 yıl boyunca şirket faaliyetlerine katılmadığı, bu süre zarfında davalılara herhangi bir bildirimde bulunmadığı, dinlenen tanıkların hisse devir işleminin davacının bilgisi dahilinde yapıldığını belirttiği, hisse devrinin davacının icra takibi borcunun davalı ... tarafından ödenmesi nedeniyle yapıldığı gerekçesiyle, davalı şirket ve İrem yönünden davanın husumetten, davalı ... yönünden esastan reddine karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1-Dava, anonim şirket hisse devrinin geçersizliğinin ve davacının ortaklığının eski payı oranında devam ettiğinin tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece hisse devir sözleşmesindeki imzaların davacının eli ürünü olmadığı, davalı ...'...
Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili, hisse devrinin tescili için şirket yetkililerinin hisse devrinin onaylanmasına ilişkin ortaklar kurulu kararının tescili talebinde bulunması gerektiğini, bu nedenle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın müvekkili yönünden usulden reddini istemiştir. Davalı şirket vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davalı limited şirketin ortağı iken hissesinin tamamını noter sözleşmesi ile dava dışı Abdi Yardımcı'ya devrettiği, devir hususunun limited şirket ortaklar kurulunca kabul edildiği, durumun pay defterine işlendiği ancak ilan ve terkin hususunun davalı şirket tarafından yerine getirilmediği, şirketin alınan kararı tescil için başvurmaması halinde davacının tescili mahkeme aracılığıyla isteyebileceği gerekçesiyle davacının şirket ortaklığının hisse devri ile sona erdiğinin tespitine ve davacının ortaklık kaydının sicilden terkinine karar verilmiştir....
Davacı -------- ile -------- arasında imzalanan 01-07-2015 tarihli Anonim Şirket Hisse Devir Sözleşmesine istinaden; ---------, ----------- Şirketi'ndeki 625 adet hisseye karşılık 62.500.- T.L. lık sermayesinin tamamını 22.500.000.- T.L. sı bedel ile dava dışı --------- devretmiştir.Devir sözleşmesinde, devreden ---------; "devir bedelinin haricen nakden ve peşinen tahsil ettiğini, devir işleminin ortaklar pay defterine işlenmesine muvafakatinin bulunduğunu" beyan etmiştir.--------- Şirketi'nin, -------- ve--------- tarafından imzalanmış nama yazılı 625 hisse karşılığı 62.500.- T.L. lık Geçici Hisse Senedi İlmühaberi, davacı -------- tarafından ciro edilmek suretiyle --------- teslim edilmiştir. Ayrıca geçici hisse senedi ilmuhaberini davacı --------, ---------- ciro ettiğine dair imzası da bulunmaktadır....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde "Hisse Devir İlmühaberi" başlıklı tarihsiz şekilde sözleşme düzenlendiği, sözleşmede hisse devredenin davacı şirket, hisse devralanın davalı gerçek kişi olduğu, sözleşmenin 1.maddesinde Karabayır Elektrik Enerjisi Üretimi AŞ unvanlı şirketteki mevcut 25.000 adet 25.000 TL nominal değerdeki hissenin tamamını davacı şirket temsilcisi tarafından davalıya 01.03.2016 tarihli itibariyle devir ve temlik edeceği, 2.maddede devir sözleşmesi örneğinin müşterek imzaları ile şirket yönetim kurulu bilgisine sunacakları, 3.maddede hisse devri için üzerinde mutabık kalınan toplam tutarın 100.000,00 TL olduğu, davacı şirketin 01.03.2016 tarihine kadar Karabayır.......
Noterliği'nin 10/06/2008 tarihli hisse devir sözleşmesi ile hisselerinin 190 payını diğer ortak M.. G..'ye, 10 payını ise Ş.. T..'a devrettiğini, aynı tarihte devir işleminin oybirliği ile kabul edilerek pay defterine işlenmesine karar verildiğini, ancak bugüne kadar hisse devrinin pay defterine işlenerek Ticaret Sicil Gazetesi'nde ilan edilmediğini, müvekkilinin halen şirket ortağı olarak gözükmekte olup, bu durumun mağduriyetine sebebiyet verdiğini belirterek müvekkilinin şirket ortaklığından ayrıldığının tespit ve tesciline, hisse devrinin pay defterlerine tescili ile ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı M.. G.., noterde yapılan hisse devir sözleşmesi kapsamında davacıya ait 190 payı devraldığını belirtmiştir. Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir....