T6 TALEP : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) TALEP TARİHİ : 03/06/2021 KARAR TARİHİ : 02/03/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/03/2023 Taraflar arasındaki anonim şirket hisse devrinin iptali ve hisse devrine ilişkin yönetim kurulu kararının ve anonim şirketin tüm genel kurul kararlarının iptali istemleriyle açılan davada kapsamında ihtiyati tedbir isteminin yargılaması sırasında ara kararda yazılı nedenlerden dolayı reddine yönelik olarak verilen ara karara karşı ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Somut olayda, davacının 6102 Sayılı TTK'nun 595/son maddesi uyarınca devre onay verilmesi konusunda, dava dışı şirkete ve şirket yetkilisine gönderdiği ihtarnamedi ile hisse devrinin onaylanmasını ihbar etmiş, ancak bu ihtarname davalı şirkete ve ayrıca şirket yetkilisine tebliğ edilmemiştir. Bu sebeple şirket genel kurulunun, devre onay verdiği konusunda alınmış bir karar bulunmadığı gibi, davalı şirketin devre onay vermiş sayılmasını gerektiren yasal koşulların da gerçekleşmediği anlaşılmaktadır. Ayrıca 6102 sayılı TTK’nın 595/Son. fıkrasına göre hisse devrinin tescili için yapılan başvuru, şirket genel kurulu tarafından 3 ay içerisinde red edilmediği takdirde onay vermiş sayılır. Bu hüküm doğrultusunda hisse devrinin devir sözleşmesi tarihinden itibaren devrin gerçekleşmediği, onay tarihinden itibaren şirkete karşı geçerli hale geleceği ve onay tarihi itibarıyla ortaklık devrinin gerçekleşeceği anlaşılmaktadır....
Mahkemece, 27...2006 tarihinde davacının hisse devrinin yapılmayacağını ve zararın doğduğunu öğrendikten sonra 1 yıllık süre içinde dava açmadığından davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair kararı Dairemizin ....04.2008 tarih 2007/3311 E. 2008/5022 K sayılı ilamı ile bozulması üzerine Mahkemece uyma kararı verilerek iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava dışı anonim şirketin çıplak paylarının noterde yapılan satış sözleşmesi ile geçerli olarak devrinin yapılmış olduğu, davalı yönünden aynı hisselerin başkasına satılarak şirket pay defterine tescili yapılmış olmakla artık davacının şirkette hissedar durumuna gelmesinin davalının kusuru ile imkansızlaştığı, davacının BK 96 maddesi çerçevesinde olumlu zararının tazminini talep edebileceği gerekçesiyle bilirkişilerce müspet zarar olarak dava dışı şirketteki sermaye payının geçmiş yıl kârları dahil hesaplanan 4.552,60 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Dava, limited şirket hisse devrinin tespiti ile tescil ve ilanı istemine ilişkindir. Davacının, diğer ortak olan Raziye’ye hissesini noterden 18/03/2014 tarihinde devrettiği, devrin tescili için davalı şirkete noterden gönderdiği ihtarnamenin 04.08.2015 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. 6102 sayılı ...’nın 595/Son. fıkrasına göre hisse devrinin tescili için yapılan başvuru, şirket genel kurulu tarafından ... ay içerisinde red edilmediği takdirde onay vermiş sayılır. Bu hüküm doğrultusunda hisse devrinin onay tarihinden itibaren şirkete karşı geçerli hale geleceği ve onay tarihi itibarıyla ortaklık devrinin gerçekleştiği anlaşılmaktadır....
Ancak limited şirketlerde, hisse devrinin hüküm ifade edebilmesi için hisse devrinin hisse devrinin yapıldığı şirkete bildirilmesi ve pay defterine kaydı gerektiği halde bu lüzuma uyulmadığı, pay devrinin şirkete bildirildiğine dair şekil şartının yerine getirildiğini gösterir herhangi bir belgenin dosyaya sunulmadığı anlaşıldığından davalı şirket hakkında erken açılan davanın reddine karar verilmiştir. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin E. 2017/4053, K. 2019/1088) Her ne kadar davacı tarafından İstanbul Ticaret Odası aleyhine de dava açılmış ise de pay devrinin tespitine ilişkin davanın pay devri yapılan şirket aleyhine açılması gerektiğinden davalı İstanbul Ticaret Odası aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine" karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı ve davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
Somut olayda limited şirketteki hissesini noterden devreden davacı, hisse devrinin onaylandığına dair ortaklar kurulu kararı sunduğu,6102 sayılı TTK'nın 598/2. maddesi gereğince, şirket müdürü tarafından tescil yaptırılmaması halinde ayrılan ortak adının silinmesi için ticaret siciline başvurabilir hükmü uyarınca davacının devrettiği paylarla ilgili adının silinmesi yönünde ticaret siciline yaptığı başvurusunun reddedildiği, 6102 sayılı TTK’nın 595/Son. fıkrasına göre hisse devrinin tescili için yapılan başvuru, şirket genel kurulu tarafından 3 ay içerisinde red edilmediği takdirde onay vermiş sayıldığı, bu hüküm doğrultusunda hisse devrinin onay tarihinden itibaren şirkete karşı geçerli hale geleceği ve onay tarihi itibarıyla ortaklık devrinin gerçekleştiği, bu nedenle şirket ortaklar kurulu tarafından devre 11/01/2021 tarihi itibarıyla onay verildiğinden devrin 11/01/2015 tarihinde gerçekleştiği anlaşılmakla davacının davasının kabulüne, davacı ... ’ın ......
şirketlerde hisse senedi ya da geçici ilmühaber bastırılmış olursa da pay devrinin tescilinin zorunlu olacağına ve ticaret sicili gazetesinde yayımlanmasının zorunlu olduğu yönünde bir düzenleme bulunmadığından, istenirse ancak Anonim şirketin hisse/pay devrinin ticaret sicilinde tescil edilerek ticaret sicili gazetesinde yayınlanabileceğinden bunun dava konusu istihkak iddiasına aykırı düşmediği, bu tespitlerden sonra davacı istihkak iddiasında bulunan T1, takip borçlusu T6'ın ortağı olduğu Seta Tekstil Gıda ve Geri Dönüşüm San. ve Tic....
un hisse devrinin tescili konulu başvurusu üzerine Türk Ticaret Kanunu’nun 598, Maddesi vc Ticaret Sicili Yönetmeliğinin 22. maddesi uyarınca; tescil talebinde bulunmaya yetkili kişinin şirket müdürü olması ve şirket müdürünün de ... olarak belirlenmesi sebebiyle şirket yetkilisini tescile davet etme gereği hasıl olduğunu, hisse devrinin tescili için ...'ne ve şirket yetkilisine 6102 sayıl Türk Ticaret Kanunu’nun 598. maddesi ve 33. maddeleri uyarınca 19/04/2022 tarihinde tescile davet yazısı yazıldığını, 30 gün içerisinde tescil başvurusu yapılması, eğer tescili gerektiren bir husus yoksa bu durumun ispat edilmesi, aksi takdirde TTK. madde 33 uyarınca idari para cezası talebinin mahallin en büyük mülki amirine iletileceği ve yetkili Asliye Ticaret Mahkemesi'nde hukuki sürecin başlatılacağının ihtar edildiğini, şirket yetkilisi ...'...
Kaldı ki, somut uyuşmazlık bakımından hisse devrinin onaylandığına dair ortaklar kurulu kararı sunulmadığı gibi hisse devrinin tescili için şirkete yapılan bir başvuru da bulunmadığından ortaklar genel kurulunun onayından söz edilemez." gerekçeleriyle davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
e yapılmış herhangi bir ödeme bulunmadığını, dava konusu edilen Anonim Şirket Hisse Satış Sözleşmesi'nin yasal şartları taşımadığını, geçersiz olduğunu, Türk Ticaret Kanunu'nun 490. maddesi gereğince; "Nama yazılı Anonim Şirket hissesinin hukuki işlemle devrinin, ciro edilmiş nama yazılı pay senetlerinin zilyetliğinin devralana geçirilmesi suretiyle yapılması yasal zorunluluktur." hükmü ve Yüksek Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarının bu doğrultuda olduğunu, davacı şirket tarafından yapılan ödemelerin müvekkili olan şirkete cari hesaba mahsuben yapılan bir ödeme olduğunu, bu ödemenin dava konusu sözleşme ile bir ilgisinin bulunmadığını, söz konusu ödemenin sözleşmeye istinaden yapılmış ise bu hususun tahsilat makbuzunda açıklanarak belirtilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir....