Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesinin 05/03/1948 tarih ve 1948/253 esas, 1948/65 karar sayılı ilamı ile ... esasında ....çocuğu olduğu, ancak Hamit ile eşi ...'nın bu çocuğu kendi çocukları gibi nüfuslarına kaydettikleri gerekçesiyle ..." olan baba adı "..." olan ana adı ise ...." olarak, daha sonra ise ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.7.1981 tarih ve 1976/300-1981/811 sayılı ilamı ile Neriman'ın ..." olan anne adı bu defa "...." olarak düzeltilmiştir. Somut olayda dava, davacıların annesi....'ın biyolojik babasının annesi ... ile resmi evlilik ilişkisi olmayan ... olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında dava, davacıların murisi...'ın, annesi ....e'nin nüfus kaydından babası olduğunu iddia ettikleri ...'nın nüfus kaydına taşınması isteği biyolojik anne ....ın evlilik ilişkisi olmadığından Türk Medeni Kanunu'nun 301....

    Diğer yandan; kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ilenüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Görüldüğü üzere; soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi “doğru” olarak doğmuş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra “soybağının reddi davası” ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının “gerçek durumu” yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirildiğinden söz edilmesi gereklidir....

    Bu durumda, soybağı ihtilafı ortaya çıkmayacağından, açıklanan muhtevadaki davalar, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibaret kalacak ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1- a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olacaktır. Ancak, çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, anne yönünden dava, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olarak kalmakla birlikte; genetik anne ile evli olmayan genetik baba yönünden, “Babalık karinesi” gerçekleşmediğinden, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi “Soybağı davası” niteliğini kazanacaktır. Bu takdirde ise uyuşmazlığın, 4787 sayılı Kanunun 4.maddesi uyarınca aile mahkemesi tarafından incelenip çözüme kavuşturulması gerekecektir. (Yargıtay HGK 2013/354- 1554, 18....

      Dava ile davacı, nüfus kayıtlarında çocukları olarak görünen ...,...,...,...ve ...’ın resmi nikahlı olan eşi ...’ın gayri resmi olarak yaşadığı davalı ...’ten olduğunu belirtip, anılan çocukların gerçeğe aykırı tutulmuş nüfus kayıtlarının düzeltilerek üzerindeki kayıtlarının nüfus kayıtlarının silinmesine karar verilmesini istemiştir. Aile Mahkemesi, TMK'nun 282. ve davamı maddelerinde sınırlı olarak belirtilen soybağının reddi (TMK 286 ve devamı), babalık davası, tanıma, tanımanın iptali gibi dava-lara bakmakla görevlidir. Davada anne adlarının değiştirilmesi istenilen çocukların nüfusta babaları gözüken ... ile soybağlarının iptalinin istenmediği, sadece çocukların anne adlarının değiştirilmesinin talep edildiği anlaşılmaktadır....

        Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir: 1-Kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması veya tespiti istenen talep konusu taşınmazların tapu kayıtları (ilk tesis ve tedavülleriyle) ve kadastro tutanakları (tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgeleriyle) ayrıca taşınmazlar kadastrodan sonra edinilmişse buna ilişkin tüm belgeler ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus müdürlüğünden, talep konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarında bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak telep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir. 3-Taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt maliki ile aynı...

          Davacının babası ile T8 arasında bağ kurulabilmesi için bu iki kişinin de mezarının tespit edilerek DNA incelemesinin yapılması gerekmektedir. Zira resmi belgeler itibariyle nüfus kaydının düzeltilmesi mümkün değildir. Yine Ayşe'nin nüfusa kayıtlı bir kişi olduğu dahi tespit edilememiş olup, mezarının tespiti de mümkün değildir. Eldeki bilgi ve belgelerle, fethi kabir ve DNA incelemesi yapılmaksızın nüfus kayıtlarının düzeltilmesi mümkün olmadığından davanın reddine, yönelik karar verilmiştir....

          Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. 1- Kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması istenen dava konusu taşınmazların tapu kayıtları (ilk tesis ve tedavülleriyle) ve kadastro tutanakları (tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgeleriyle) ayrıca taşınmazlar kadastrodan sonra edinilmişse buna ilişkin tüm belgeler ile birlikte getirtilmelidir. 2- Nüfus Müdürlüğünden, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir. 3- Taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile...

            Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; nüfus müdürlüğünden, dava konusu taşınmazın tapu kaydında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılmamıştır. Mahkemece; dava konusu taşınmazın tapu kaydında malik görünen " ..." ile aynı kimlik bilgilerine sahip başka kişiler olup olmadığı nüfus müdürlüğünden sorulmalı, yazı cevabında aynı isimli başka kişiler olduğu bildirildiği takdirde bu kişilerin, kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenen taşınmazda herhangi bir hak iddiaları bulunup bulunmadığı konusunda duruşmaya çağrılarak beyanları alınmalıdır....

              Nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgileri veya Cumhuriyet Savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirileceğinden mahkemece nüfus kayıtları getirtilip davacıların aktif husumet ehliyetleri bulunup bulunmadığı denetlenip, bulunduğunun tespiti halinde dava nedeni ile hukukları etkilenecek kişilerin taraf olarak katılımları sağlanıp, taraflarca gösterilen ve mahkemece resen yapılacak araştırma sonucu elde edilecek kanıtlara göre esas hakkında karar verilmelidir. Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması kamu düzeni ile ilgilidir. Bu bakımdan hakim resen araştırma yetkisinin sonucu olarak kendiliğinden delil toplama yetkisine sahiptir....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/09/2019 NUMARASI : 2019/11 ESAS - 2019/445 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ana-Baba Adının Düzeltilmesi/Değiştirilmesi İstemli) KARAR : Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davasında ilk derece mahkemesince verilen karara davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili davacı T1 nın gerçek anne babası Hatice-Nasif Sarı olmasına rağmen nüfus kayıtlarına Cevahir-Zekeriya Sarı olarak kaydedildiğini, mevcut kayıtlarda babası olarak görünen Zekeriya Sarı'nın gerçekte müvekkilinin abisi olduğunu, nüfus kayıtlarından Zekeriya-T7'nın çıkartılarak müvekkilinin gerçek anne babası olan Hatice Nasif Sarı'nın kaydına işlenmesini ve nüfus kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesini talep ettiğini, müvekkilinin gerçekte Nasif ve Hatice'nin kızı Zekeriya'nın da kardeşi olduğunu...

              UYAP Entegrasyonu