Aynı tarihte sunduğu diğer dilekçe ile; çekişmeli boşanma davasının anlaşmalı boşanma olarak devamına karar verilmesini talep etmiş ve dilekçe ekinde anlaşmalı boşanma protokolünü sunmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince; dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davalı erkeğin istinaf kanun yoluna başvurma talebinin feragati nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmiştir. 2.Davalı erkek tarafından sunulan dilekçe ekinde bulunan anlaşmalı boşanma protokolünden; tarafların boşanma ve boşanmanın mâli sonuçları ile velâyet ve kişisel ilişki düzenlemesi konusunda anlaşmaya vardıkları anlaşılmaktadır. Davalı erkek tarafından iki ayrı dilekçenin aynı gün birlikte verildiği gözetildiğinde bu dilekçelerin birlikte değerlendirilmesi gerekirken Bölge Adliye Mahkemesi'nce sadece istinaf talebinden feragat dilekçesi dikkate alınarak davalı erkeğin istinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davanın anlaşmalı boşanma protokolünden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebine ilişkin olduğu, İlk Derece Mahkemesince davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na (6100 sayılı Kanun) uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına ilişkin boşanma dava dosyasında yer alan 10.07.2015 tarihli protokole ve davalının söz konusu boşanma dava dosyasının 10.07.2015 tarihli duruşmasında verdiği mahkeme içi ikrar niteliğindeki beyanına ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 716 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca mülkiyetin kazanılmasına esas olacak bir hukuki sebebe dayanılarak malikten mülkiyetin kendi adına tescilini istemek hususunda kişisel hakka sahip olan kimsenin, malikin kaçınması...
Kayseri 11.Asliye Hukuk Mahkemesince; davanın, anlaşmalı boşanma protokolü gereği devri davacıya verilmesi gereken hissenin muvazaalı olarak devri nedeniyle, tapu iptali ile davacı adına tescili talebine yönelik olduğu, Davacı ile davalı T5 Kayseri 4.Aile Mahkemesinin 25/10/2019 tarih ve 2019/636 E - 2019/782 K sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, söz konusu gerekçeli karar ve eki niteliğindeki anlaşmalı boşanma protokolünün 25/10/2019 tarihinde kesinleştiği, taraların hür iradeleri ile imzalamış oldukları anlaşmalı boşanma protokolü gereği 34 XX 201 plakalı belediye otobüsü üzerindeki T5 ait %50 hissenin tüm hakları ile birlikte davacıya bırakıldığı ancak söz konusu hissenin muvazaalı olarak davalı T5 %50 hisseyi kardeşi T3 devrettiği ileri sürülerek anılan hisse devrinin iptali ile davacı adına tescilinin talep edildiği, somut olayda boşanma protokolüyle 34 XX 201 plakalı belediye Otobüsündeki %50 hissenin davacıya devrinin taahhüt edildiği halde devredilmeyip diğer davalı...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, anlaşmalı boşanma protokolünden kaynaklanan tapu iptali ve tescil davasının konusuz kalması nedeni ile yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden kararın usul ve kanuna uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 323 üncü ve 326 ncı maddeleri, 331 inci maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6 ncı, 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası. 3....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tarafların anlaşmalı boşanma protokolünde, boşanmanın fer'î unsurları yanında ihtiyari olarak, ziynet ve ev eşyalarının paylaşımı, aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi gibi hususlarda anlaşabilecekleri gibi mal rejiminin tasfiyesi kapsamında yahut bundan bağımsız olarak bir kısım taşınmazın yahut sicile kayıtlı olan taşınırların tescili, taşınırların teslimi, bir miktar paranın ödenmesi, hisse devri ve bunun gibi bir çok hususu anlaşma boşanma protokolünde düzenleyebilecekleri, anlaşmalı boşanma hükmünün kesinleşmesi ile birlikte boşanmanın fer'î niteliğinde olup olmadığına bakılmaksızın taraflara boşanma protokolünde yüklenilen edimlerin artık boşanmanın ayrılmaz bir parçası haline geldiği, boşanma protokolünde taraflara yüklenen edimlerin sebebi de tarafların iradeleri gereği münhasıran boşanma hükmüne bağlı olduğu, bu sebeple boşanma protokolünden kaynaklanan edimlerin yerine getirilmesi aşamasında...
Taraflar arasındaki boşanma protokolünden kaynaklanan alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA 1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşanma protokolü kapsamında anlaşmalı olarak boşandıklarını, kararın kesinleştiği, protokolde " ....... ... tarafından kullanılmakta bulunulan ... plakalı Ford Kuga markalı araç ... 'ya devir edilecektir. Devir etmemesi halinde devir tarihindeki rayiç bedelini tazminat olarak ...'...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;tarafların 2019 yılında anlaşmalı olarak boşandıklarını, davacının 05/11/2019 'da davayı açtığını, boşanma tarihinin ise 11/06/2019 tarihinde gerçekleştiğini, bu durumun açıkça hakkın kötüye kullanılması olduğunu, davacının daha önce adliyede kadrolu personel olarak çalıştığını ancak dava tarihi itibari ile avukatlık stajı yaptığını, anlaşmalı boşanma konusunda davalıyı ikna ettiğini, arkasından kısa bir süre sonra da anlaşmalı protokol aleyhine nafaka azaltılmasını talep ettiğini müvekkilinin çalışmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davanın reddine karar verilmiştir....
Taraflar arasında akdedilen 16.09.2005 tarihli limited şirket hisse devir protokolünden sonra davacı-karşı davalı ... ile Davalı-karşı davacı ... arasında 03.10.2005 tarihinde anlaşmalı boşanma protokolü düzenlenmiş, tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına ve anlaşmalı boşanma protokolünün tasdikine dair karar 13.10.2005 tarihinde kesinleşmiştir. Tasdik edilen anlaşmalı boşanma protokolünde tarafların karşılıklı hak ve alacaklarının bulunmadığına dair beyanları, anlaşmalı boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte tarafların mevcut hak ve alacaklarının tasfiyesine yönelik olup anlaşmalı boşanma kararından sonra doğan alacakları kapsamamaktadır. Banka kayıtları ve tetkike elverişli 18.03.2020 tarihli bilirkişi heyeti raporu nazara alındığında davacı-karşı davalının, davalı-karşı davacılara anlaşmalı boşanmadan sonra 49.275,00 TL borç verdiği ve bu borcun davacı-karşı davalıya geri ödenmediği anlaşılmaktadır....
Dairenin 04.12.2019 tarihli ve 2019/6171 Esas, 2019/11983 Karar sayılı kararıyla; davanın anlaşmalı boşanma davasında düzenlenen protokolden kaynaklanan tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olduğu, davacı erkeğin anlaşmalı boşanma protokolünde kendisine bırakılan ve davalı eş adına kayıtlı taşınmazlara dair davalı eşinin edim borcunu yerine getirmesini ve bu taşınmazların adına tescilini, terdiden aile konutu olan ve davalı eşe bırakılan taşınmazın tapu kaydının iptali ile 1/2 sinin adına kayıt ve tescilini istediği, anlaşmalı boşanma davalarında boşanma protokolünden kaynaklı anlaşmazlıklarda taşınmazının aynının bulunduğu yer mahkemesi yetkili olmayıp genel yetki kuralının geçerli olduğu, ayrıca davanın terditli açıldığı ve birlikte görülmesi gerekirken İlk Derece Mahkemesince davacının ilk talebinin tefrik edilerek yetkisizlik kararı verilmesi hatalı olduğu, davacının Gökçeada Kaleköy 101 ada 33 parseldeki taşınmaza yönelik talebini yargılama sırasında 28.02.2018 tarihli dilekçesi ile...
Dava, anlaşmalı boşanma protokolünden kaynaklanan ortak çocuk ...’ in nafaka ve giderlerinin teminine yönelik başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Mahkemece aldırılan 27.06.2014 bilirkişi raporu ve 09.01.2015 tarihli ek bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, evlilik birliği devam ederken davacı kadın söz konusu takibe protokolden kaynaklı alacak kalemleri yanında...bankası'ndan evlilik birliği devam ederken kendi tarafından çekilen ve eşinin de kefil olduğu kredi taksitinin bedeli yönünden de takibe geçmiştir. Bu talep, asıl kredi borçlusu kadın ile davalının kefalet ilişkisinden kaynaklı olduğu, anlaşmalı boşanma protokolünden kaynaklanan bir alacağa ilişkin olmadığı anlaşılmaktadır....