WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin davacı anneye verilmesine, baba ile arasında kişisel ilişki tesisine, tarafların karşılıklı olarak tedbir nafakası, iştirak nafakası, maddi tazminat, manevi tazminat, eşya bedelinden alacak, altın, mal rejiminden kaynaklı tasfiye, yargılama gideri talepleri olmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Eşini sevdiğini, boşanmak istemediğini belirterek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Protokolüne Dayalı Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 17.03.2016 günü temyiz eden davalı ... vekili Av. ... ve karşı taraf davacı ... ile vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

    Nitekim Dairem eşlerin anlaşmasına dayalı boşanma da¬valarında bir bakıma iki davacı ve iki davalı olduğu görüşünü sergilemiştir. (Y2HD, 15.3.1990, 11382-2844) Anlaşmalı boşanma ancak tarafların (=kadın ve erkek) anlaşması ile oluşabildiğine göre hem kadın hem erkek davadan feragat edebilir. Düzenlemenin bir tarafına davadan feragat hakkı verilirken bir tarafına davadan feragat hakkı verilmemesi anlaşmalı boşanma davasının mahiyeti ve kadın erkek eşitliği ile bağdaşmaz. O halde anlaşmalı boşanma davasından feragati içeren temyiz davasının davacısı eşin dilekçesine değer verilerek hükmün bu sebeple bozulmasına ve tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I-II) davasına yönelik olarak varsa delilleri toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden değerli çoğunluğun farklı görüşüne katılmıyorum....

      Mahkemece; taraflar arasındaki anlaşmalı boşanma protokolü ve davacının boşanma davasındaki mahkeme içi ikrarı boşanmanın ferileri yanında mal rejiminin tasfiyesini de içerdiğinden davanın reddine ve davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Asgari Ücret Tarifesi'ne göre 1.320,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınmasına karar verilmiştir. Hüküm, davacı ve davalı vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir....

        (Ömer Uğur GENÇCAN, Boşanma Hukuku, Yetkin Yayınevi, Ankara 2006, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma-2, § 2. II, B, 2, b, aa.) Nitekim Dairem eşlerin anlaşmasına dayalı boşanma da¬valarında bir bakıma “iki davacı ve iki davalı” olduğu görüşünü sergilemiştir. (Y2HD, 15.3.1990, 11382-2844, Ömer Uğur GENÇCAN, Öğreti ve Uygulamada Boşanma, Tazminat, Nafaka, Yetkin Yayınevi, Ankara 2000, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma , s. 680-682) Anlaşmalı boşanma ancak “tarafların” (=kadın ve erkek) anlaşması ile oluşabildiğine göre hem kadın hem erkek davadan feragat edebilir. Düzenlemenin bir tarafına davadan feragat hakkı verilirken bir tarafına davadan feragat hakkı verilmemesi; -Anlaşmalı boşanma davasının mahiyeti, -Kadın erkek eşitliği ile bağdaşmaz. O halde anlaşmalı boşanma davasından feragati içeren “temyiz davasının davacısı” eşin dilekçesine değer verilerek hükmün bu sebeple bozulmasına ve tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f....

          HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; İlk derece mahkemesince; "tarafların anlaşmalı boşanma protokolünde katkı payı talep etmediklerin tasdik etmeleri, duruşma sırasında eşya ve mal varlığına ilişkin hiçbir mal ve alacak talep etmediklerini beyan etmeleri anlaşmalı boşanma sırasında mal rejiminin tasfiyesinde geleceğe yönelik bir anlaşma yapıldığını göstermektedir. Aynı zamanda tarafların kesinleşen anlaşmalı boşanma davasının 2 numaralı bendinde tarafların karşılıklı olarak katkı payı alacağı talep etmedikleri belirtilmiş ve bu karar kesinlişmiştir....

          GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların 20/08/1990 tarihinde evlendiklerini, şiddetli geçimsizlik nedeniyle 15/06/2016 tarihinde Amsterdam Mahkemesi'nin C/13/604770/FA RK 16- 1811 sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, bu kararın 19 ekim 2016 tarihde kesinleştiğini, Amsterdam Mahkemesi kararı ve anlaşmalı boşanma protokolüne göre tarafların birbirlerinden maddi manevi tazminat, eşya, ziynet ve yoksulluk nafakası talep etmediklerini, velayet ve iştirak nafakası konusunda anlaşmaya varıldığını, velayet sahibi davalıya reşit olmayan müşterek çocuklar lehine nafakaya hükmedildiğini belirterek Amsterdam Mahkemesinin 15/06/2016 tarih ve C/13/604770/FA RK 16- 1811 sayılı boşanma kararının Türkiye'de tanınması ve tenfizini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Davacı kadın vekili hükmün; zina nedenine dayalı olarak kabulü gerektiği, müşterek çocuk ve davacı lehine hükmedilen nafakalar ile tazminatların miktarları yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı kadın vekili; 11/04/2022 tarihli dilekçesi ile taraflar arasında düzenlenen anlaşmalı boşanma protokolünü sunmuştur. Çekişmeli boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Taraflar arasında düzenlenen anlaşma protokolü doğrultusunda çekişmeli boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Böyle bir durumda, davaya “anlaşmalı boşanma” (TMK m.166/3) olarak devam edilmesi gerekmektedir....

          Dava; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166/3 maddesine dayalı anlaşmalı boşanma istemine ilişkindir. Mahkemece, Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesi gereği tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmiş, davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1- 2) olarak görülmesi gerekir....

          Somut olayda; tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmesine rağmen davalı, boşanmaya yönelik iradesinden rücu etmiş olduğundan davanın hukuki niteliği değişmiştir. Davanın, anlaşmalı boşanma sebebine dayalı olarak açılmış olması nedeniyle, taraflarca iddia ve savunmaya ilişkin vakıalar bildirilmemiş ve netice olarak da Türk Medeni Kanununun 166/1- 2. maddesi kapsamında henüz esasa dair hiçbir delil toplanmamıştır....

          UYAP Entegrasyonu