Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin 24/06/2022 tarihli anlaşmalı boşanma protokolündeki iradesinden vazgeçtiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir. Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin protokolde geçen düzenlemeleri kapsayan iradesinden döndüğünü belirterek İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin 24/06/2022 tarihli anlaşmalı boşanma protokolündeki iradesinden vazgeçtiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir. Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin protokolde geçen düzenlemeleri kapsayan iradesinden döndüğünü belirterek İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir....

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı kadının boşanma kararının iadei muhakeme yolu ile kaldırılması yönünde bir isteğinin olmayıp, boşanma protokolünün ''hile'' sebebiyle iptalini istediğinin anlaşılmasına, manevi tazminat isteğinin de evlilik birliğinin devamı sırasında vukua gelen hadiseye münhasır bulunmasına, bu vakıaya davacı kadın tarafından Muğla Aile Mahkemesinin 2018/26 Esas sayılı dosyasında dayanılmasına, boşanma kararının tarafların ortak anlaşmalarına dayanmasına, (Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 05.11.2012 tarih ve 2012/11523 Esas-2012/26030 Karar sayılı kararı) taraflar arasında anlaşmalı olarak boşanmaya karar verilmiş olması durumunda boşanmanın mali sonuçlarına ilişkin aralarındaki ihtilafı nihai olarak çözdükleri ve ilişkilerini tasfiye ettiklerinin kabulünün gerekmesine, bu itibarla anlaşmalı boşanmadan sonra artık boşanma sebebiyle manevi tazminat talep edilmesinin mümkün bulunmamasına göre, davacının yerinde...

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/02/2023 NUMARASI : 2023/100 ESAS, 2023/119 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Anlaşmalı)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK.nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle; davalıyla boşanma ve ferileri konusunda anlaştıklarını, aralarında protokol düzenlediklerini, anlaşmalı boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı yargılama aşamasında "Protokoldeki imza bana aittir. Her hangi bir zorlama olmadan kendi hür irademle imzaladım. Müşterek çocuğumuzun velayetinin tarafıma verilmesini istiyorum....

Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" olarak görülmesi gerekir. Açıklanan sebeplerle, ilk derece mahkemesince usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak gerçekleşecek sonucu uyarınca tarafların karşılıklı açtıkları boşanma ve fer''i taleplerine ilişkin davaları hakkında karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesi kararının tamamının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

yitireceğini, anlaşmalı boşanma davasından vazgeçme hususunun iki ayrı şekilde ortaya çıktığını, henüz anlaşmalı boşanma duruşması yapılmadan anlaşmalı boşanmaktan vazgeçme ve anlaşmalı boşanma duruşmasından sonra anlaşmalı boşanmadan vazgeçme olmak üzere ikiye ayrılabileceğini, her iki halde de tarafların anlaşmalı boşanmadan vazgeçmelerinin mümkün olduğunu, Yargıtay kararlarında da görüleceği üzere, taraflar arasında imza altına alınan protokolün boşanma kesinleşinceye kadar sonuç ve hüküm ifade etmemekte olduğunu, kaldı ki tarafların İstanbul Anadolu 16....

Takibe dayanak ilam yukarıda ifade edildiği üzere anlaşmalı boşanma protokolünün onaylanması biçiminde olup, taraflara tapu hisselerinin ve intifa haklarına ilişkin rızai devir borcu yüklediği, mahkemece doğrudan tapu iptali veya tescile ilişkin bir hüküm kurulmadığı açıktır. İlamın tarafı, diğer tarafın anlaşmalı boşanma protokolüne uymayarak rızai olarak tapuda devri veya ayni hak tesisini sağlamadığı iddiasında ise, izlenecek yol genel mahkemelerde açılacak tapu iptali ve tescili davası neticesinde lehine alacağı ilam gereği tapu müdürlüğünde ayni hakkın tapuya tescilini veya terkinini sağlamaktır. Bu nedenle, takip konusu edilen ilamın 2, 3 ve 4. bentlerinde yazılı hususların ilamlı takip konusu yapılması ve icra müdürlüğünce ilamlı icra yoluyla infazı mümkün değildir. Bu nedenle Mahkemece şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle şikayetin reddine karar verilmesi hatalıdır....

Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1- 2) olarak görülmesi gerekir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, anlaşmalı boşanma protokolünün İstanbul Anadolu 10. Aile Mahkemesinin yapılan duruşmasında hazır olan taraflarca boşanmanın kişisel ve mali sonuçlarına ilişkin görüş birliğine vardıkları neticesi ile onaylanması konusunda imzalı beyanlarının bulunduğu, tasfiyeye konu taşınmaz yönünden anlaşmalı boşanma ilamında tapu bilgileri ayrıntısı ile yazıldığı, anlaşmalı boşanma ilamında taraflar iradelerini imzaları ile açıkladığı; boşanma davasının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içerisinde yanılma veya aldatma sebebiyle yada korkutulma iddiasıyla sözleşmenin yapıldığına dair herhangi bir davada açılmadığı gibi anlaşmalı boşanma davasının yargılamasının yenilenmesi talepli bir davada bulunmadığı, anlaşmalı boşanma davasının kesinleşmiş olduğu gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki anlaşmanın şartlarının müvekkilinin ekonomik koşullarına uygun olmadığını, bu nedenle müvekkilinin anlaşmalı boşanma protokolündeki şartlardan vazgeçtiğini, davanın çekişmeli boşanma davası olarak devam etmesini istediğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nın 166/3 maddesinde düzenlenen anlaşmalı boşanma isteğine ilişkindir. Taraflar Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi uyarınca boşanmışlar, hükme karşı davalı tarafından istinaf yoluna başvuruda bulunulmuştur. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır....

    UYAP Entegrasyonu