"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Yargıtay Hukuk Dairelerinin görevlerini düzenleyen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesinde "Nüfus kütüğü ve yaş kayıtlarının düzeltilmesi, öz ve soyadının değiştirilmesi" davalarının Yargıtay 18. Hukuk Dairesi görevi kapsamında bulunduğu hüküm altına alınmış, 04.02.2010 tarih ve 1 sayılı Yargıtay Başkanlar Kurulu kararına göre de nüfus kayıt düzeltilmesine ilişkin davaların 04.02.2010 tarihinden itibaren sadece 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu ile sınırlı olmak üzere temyiz incelemesinin 18. Hukuk Dairesince yapılması gerektiği belirtilmiştir. Davada, ... kızı olarak nüfusa kayıtlı bulunan davacının annesi ...'nin " ... " olan baba adının iptali ile davalılar Mustafa ve ...'un babaları olan " ..." kızı olarak nüfusa kaydedilmesi istenilmiştir. Dava, babanın değiştirilmesine yönelik olup, Türk Medeni Kanunu hükümleri uyarınca soybağının düzeltilmesi istemine ilişkindir....
Dava nüfus kaydında yer alan ana adının değiştirilmesi istemine ilişkindir. ..... mahkemesince yapılan yargılama sonrasında verilen karar Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 23.2.2009 tarih ..... kararı ile "Dava 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesinden kaynaklanan nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davaya Asliye Hukuk Mahkemesince bakılması gerekir." şeklinde görev yönünden bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar sonucunda dosya Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, Asliye Hukuk Mahkemesince dava nüfus kaydının düzeltilmesi olarak nitelendirilerek karar verilmiştir. Bu açıklamalar karşısında temyiz incelemesi Yüksek 18. Hukuk Dairesine aittir. Anılan Daire Başkanlığınca da görevsizlik kararı verildiği anlaşılmakla görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Yüksek Hukuk Başkanlar Kuruluna gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir....
K A R A R Dava, TMK'nın 27 ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 35. maddeleri uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. ... Asliye Hukuk Mahkemesince, evli kadının soyadı ile ilgili düzenlemenin TMK'nın 187. maddesi kapsamında olduğu ve TMK'nın aile hukuku kitabında düzenlendiği, 4787 sayılı Kanun uyarınca bu davaya bakma görevinin aile mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Aile Mahkemesi tarafından ise davanın nüfus kaydının değiştirilmesi talebi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, nüfus kaydında adı ..., soyadı ... olan davacı, adının ..., soyadının ... olarak değiştirilmesini talep etmektedir. Dava, niteliği itibariyle nüfus kaydının düzeltilmesi davası olduğuna göre, uyuşmazlığın ... Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Yargıtay Hukuk Dairelerinin görevlerini düzenleyen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesinde "Nüfus kütüğü ve yaş kayıtlarının düzeltilmesi, öz ve soyadının değiştirilmesi" davalarının Yargıtay 18. Hukuk Dairesi görevi kapsamında bulunduğu hüküm altına alınmış, 04.02.2010 tarih ve 1 sayılı Yargıtay Başkanlar Kurulu kararına göre de nüfus kayıt düzeltilmesine ilişkin davaların 04.02.2010 tarihinden itibaren sadece 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu ile sınırlı olmak üzere temyiz incelemesinin 18. Hukuk Dairesince yapılması gerektiği belirtilmiştir. Davada, Meliha'nın gerçek babasının ... Gürses olduğu halde nüfus kütüğünde Halil olarak yazıldığından Halil olan baba adının ... Gürses olarak düzeltilmesi ve Emin Gürses ile kardeş olduklarının tespiti istenilmiştir....
ın nüfus kayıtlarında "..." olarak yazılan baba adının "..." olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Ad ve soyadın değiştirilmesi istemi, 6100 sayılı HMK'nın 382/2-a-2 maddesinde çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir. HMK'nın 383. maddesine göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkeme aksine bir düzenleme olmadığı surette sulh hukuk mahkemesidir. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 27. maddesi uyarınca, haklı bir sebebe dayanmak kaydıyla, adın değiştirilmesi hâkimden istenebilir. Diğer yandan, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Aynı Kanunun (b) fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunmaktadır....
HD 2015/1360-3281, 2015/1591-4537) Somut olaya gelince; dosya içinde mevcut nüfus kayıtlarından, anne-baba adının değiştirilmesi talep edilen çocuğun doğum tarihinde, iddia edilen genetik annenin evli bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde, yukarıda açıklanan ilkeler karşısında dava, “gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi”davasından ibarettir. Bu nedenle uyuşmazlığın, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesince çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 03/11/2016 gününde oy birliğiye karar verildi....
Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. Önemle vurgulanmalıdır ki; nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, resmi kayıt ve belgelere başvurulabileceği gibi, tanık dahil her türlü kanıta başvurulabilir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 321. maddesi hükmüne göre çocuk, ana ve baba evli ise ailenin soyadını taşır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, müşterek çocukların isminin değiştirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar dava dilekçesinde, müşterek çocuklarının çevresinde "..." adıyla tanınmasına karşın nüfus kütüğüne "..." olarak kaydedildiğini ileri sürerek, tanınıp bilindiği adının, nüfus kayıtlarında yer almasını temin için Jansere olan adının iptali ile ... olarak nüfusa kayıt ve tescilini istemiş, mahkemece Türk Dil Kurumu Büyük Türkçe Sözlüğü ile Türk Dil Kurumu Kişi Adları Sözlüğünde yapılan incelemede Türkçe'de ... ve ... şeklinde ad kullanımı olmadığının bildirildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Açıklanan sebeplerden ve dosya içindeki delillerden davacının, adının istem gibi değiştirilmesinde hukuki yararı bulunduğundan ve davasını da ispat etmiş olduğundan, davacının adının da değiştirilmesi gerekirken, haklı neden olmadığı gerekçesiyle bu konuya ilişkin istemin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 08.05.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olaya gelince; dosya içinde mevcut nüfus kayıtlarından, anne-baba adının değiştirilmesi talep edilen murisin doğum tarihinde, iddia edilen genetik annenin evli olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda dava, anne adının silinip genetik anne adının yazılması ve kayden baba olan kişinin isminin silinmesi talepleri yönünden “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olmakla birlikte, nüfus kaydına genetik baba isminin yazılması yönünden soybağı davası niteliğindedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, tüm talepler yönünden uyuşmazlığın, özel mahkeme olan aile mahkemesi tarafından çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince... Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 10/11/2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi....