"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, nüfus kütüğünde .... olan adının ,...., yine nüfus kütüğünde Bessi olan anne adının Besse olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Davacı dava dilekçesinde nüfus kütüğünde Abdulkadır olan adının ......olan anne adının da ...... olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinden davacının annesinin sağ ve kayden adının ..... olduğu görülmüştür....
Davalı ... temsilcisi yargılama sırasında, davacının soyadının "..." iken, mahkeme kararına dayanılarak "..." olarak düzeltildiğinden 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36/b maddesi uyarınca davanın reddi gerektiğini savunmuş, davacının soyadının ikinci kez değiştirilmesine ilişkin mahkeme kararını aynı gerekçe ile temyiz etmiştir. 4721 Sayılı Türk Medeni Yasasının 27. maddesi hükmü gereğince adın (bu bağlamda soyadın) değiştirilmesi, ancak haklı nedenlere dayanılarak hakimden istenebilir. Böyle bir durumda 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesinin (a) bendinde öngörülen esaslar uyarınca yapılacak yargılama sonunda hakim, toplanan kanıtlara göre oluşacak sonuç doğrultusunda kararını verecektir. Burada hemen belirtmek gerekir ki 5490 Sayılı Yasanın 36. maddesinin (b) bendi ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi (değiştirilmesi) davalarına bir sınırlama getirilmiş bulunmaktadır....
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre suça sürüklenen çocuğun, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-)Gerekçeli karar başlığında suç adının "başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması" yerine "iftira" olarak yazılması, 2-)Suça sürüklenen çocuk hakkında verilen adli para cezasının taksitlendirilmesinde zaman aralığının gösterilmemesi, Yasaya aykırı ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, gerekçeli karar başlığındaki suç adının "başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması" şeklinde değiştirilmesi, hükmün adli para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin 6. maddesindeki “24 eşit taksitle” ibaresinden önce gelmek üzere “1...
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfusta anne ve baba adının değiştirilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, davanın nesep davası olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, babalığın tespiti davasından anneliğin tespiti davası tefrik edilerek,anneliğin tespitine yönelik davanın gerçeğe aykırı beyanla oluşan nüfus kayıtlarının iptaline ilişkin olduğu gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dosya kapsamından,Aile Mahkemesi'nce babalığın tespiti davasından anneliğin tespiti davası tefrik edilerek görevsizlik kararı verilmiş isede,dava ile ... ve ...'nun kızı olarak gözüken Şenanur'un gerçekte Nimet ve Savaş Katagal'ın kızı olduğu bildirilerek, anne ve baba adının düzeltilmesine yöneliktir....
hususların yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK'nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 1. paragrafına TCK’nın 267/1 ibaresi önüne “TCK’nın 268/1. maddesi yollamasıyla” ibaresinin, hükmün 6. paragrafına “TCK'nın 52/4. maddesi uyarınca” ibaresinin eklenmesi ve gerekçeli karardaki suç adının “ başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” olarak değiştirilmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
yapılmaksızın CMUK'nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkrasının TCK'nın 53/1-c maddesine ilişkin kısmı hükümden çıkarılarak yerine "TCK'nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrası gereğince kendi altsoyu üzerindekiler bakımından koşullu salıverme tarihine, diğerleri yönünden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar sürdürülmesine" ibaresinin eklenmesi, gerekçeli karar başlığındaki suç tarihini 27.06.2007, suç adının ise “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” olarak değiştirilmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hüküm davalı ... müdürlüğü temsilcisi tarafından soyadının değiştirilmesi isteminin kabulüne yönelik olarak temyiz edilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 36/1. maddesine göre kişisel durum, bu amaçla tutulan resmi sicille belirlenir. Aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.'' Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı, dava dilekçesinde nüfus kaydında "..." olan adının "... ...", 1981 olan doğum yılının da 1983 olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın adın değiştirilmesi yönünden kabulüne, doğum yılının değiştirilmesi yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde nüfus kütüğünde ... olarak yazılmış adının gerçekte ... ... olduğunu ileri sürerek bu yanlışlığın düzeltilmesini istemiş, mahkemece davacının adının ... ... olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 27. maddesine göre, haklı sebeplerin varlığı halinde kişiler adlarının değiştirilmesini hakimden isteyebilirler....
Bu nedenle, anne-babanın, çocuğun doğum tarihinde evli bulunmamakla birlikte sonradan evlenmiş olmaları durumunda; babanın bildirimde bulunması (başka bir anlatımla çocukların kendi çocukları olduğunu bildirmesi) ya da davada davacı olarak taraf bulunması halinde, ortada soybağı yönünden çözülmesi gereken bir ihtilaf kalmadığı için bu davanın da müstakilen “gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olarak kabul edilmesi usul ekonomisinin gereğidir. Somut olaya gelince; dosya içinde mevcut nüfus kayıtlarından, anne-baba adının değiştirilmesi talep edilen çocukların doğduğu tarihte, iddia edilen anne ve babanın evli olmamakla birlikte daha sonra evlendikleri anlaşılmaktadır. Ancak, iddia edilen genetik baba 17.08.2014 tarihli dilekçesiyle çocukların, kendi çocukları olduğu yönünde bildirimde bulunmuştur....
ın yanına getirildiğini, dedenin çocuğa bakamayacağını beyan ederek çocuğu yuvaya verdiğini, bu nedenlerle küçük Umutcan'ın nüfus kaydında anne adı Huriye baba adı ise Osman Erol olan anne adının Zehra baba adının ....olarak tahsisine karar verilmesini talep etmiştir. Dosya içinde mevcut nüfus kayıtlarından, anne-baba adının değiştirilmesi talep edilen ...'ın doğum tarihinde, iddia edilen genetik annenin idda edilen genetik baba ile evli olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda dava, anne adının silinip genetik anne adının yazılması ve kayden baba olan kişinin isminin silinmesi talepleri yönünden “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olmakla birlikte, nüfus kaydına genetik baba isminin yazılması yönünden soybağı davası niteliğindedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, tüm talepler yönünden uyuşmazlığın, özel mahkeme olan aile mahkemesi tarafından çözümlenmesi gerekmektedir....