Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TCK.nın 234/3. maddesinde “kanuni temsilcinin bilgisi ve rızası dışında evi terk eden çocuğu, rızasıyla da olsa, ailesini ve ya yetkili makamları durumdan haberdar etmeksizin yanında tutan kişi, şikâyet üzerine, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” hükmündeki “ana baba haberdar edilmeksizin” tabirinin sadece ana babaya haber vermek olmadığı, bunun aynı zamanda ana babanın zımni veya açık izin veya rızasını almak olduğu anlaşılmaktadır....

    Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında; Türk Medeni Kanunu'nun 305 ve devam eden maddelerinde yer alan küçüklerin evlat edinilmesine ilişkin koşullar ile küçüklerin evlat edinilmesinde ana ve babasının rızasının aranmamasına dair koşullar gerçekleşmiştir. Bu durumda mahkemece, küçük Ayşegül’ün evlat edindirilmesinde ana babasının rızasının aranmamasına ve davacılar tarafından evlat edinilmesine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. " şeklinde karar vermiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Koruma Kararı-Evlat Edinmede Rıza Aranmaması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Küçük ..., 08.10.2013 doğumlu olup, evlilik dışı ilişki sonucu doğmuştur. Davalı anne, aile ve çevresinden gelebilecek tepkiler dolayısıyla küçük doğduktan bir gün sonra kuruma verdiği dilekçe ile çocuğun bakımını üstlenmek istemediğini, küçüğün evlat edinilmesini istediğini beyan etmiş, bunun üzerine davacı kurum tarafından evlat edinmede ana-baba rızasının aranmaması ve 5395 sayılı Kanunun 5/1-c maddesi uyarınca bakım tedbiri kararı verilmesi talep edilmiştir....

      , çocukların 3 yıldır davacıların bakım ve gözetiminde olmaları, onları anne baba olarak bilmeleri, davacıların, çocukların her türlü bakımıyla ilgilenmeleri, yaşam şartlarının çocukların fizyolojik psikolojik gelişimine uygun olması ve çocukların geleceklerinin güvence altına alınmış olması nedeni ile davalıların rızasının aranmamasına karar verilerek talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, biyolojik ana babanın rızası bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi hatalı bulunmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi Dava dilekçesinde, evlat edinmede ana baba rızasının aranmamasına karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, evlat edinmede anne-baba rızasının aranmamasına karar verilmesi talep edilmiş, mahkemece duruşma açılmadan dosya üzerinden davanın reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 317. maddesinde; davalıya tebligat yapılması gerektiği, 320/1. maddesinde ise; “Mahkeme, mümkün olan hallerde tarafları duruşmaya davet etmeden dosya üzerinden karar verir.” hükmü öngörülmüştür. Mahkemece, bu madde hükmü gözetilerek, dosya üzerinden karar verilmişse de, varılan sonucun maddenin yanlış yorumlanmasından kaynaklandığı anlaşılmıştır....

        Üzerinde durulması gereken husus, TMK'nin 312.maddesinde çocuğun evlat edindirilmesinde eksik olan ana ve/veya babanın rızasının aranmaması için davanın ne zaman açılabileceği ve bu kapsamda madde metninde ifade edilen "kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce"ibaresinden ne anlaşılması gerektiğidir. bu husus; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23/12/2020 tarihli ve 2017/1926 Esas, 2020/1057 Karar sayılı ilamında tartışılmıştır. Bu görüşe göre; "...madde metninde geçen ikinci "yerleştirilme"ifadesinin küçüğün evlat edinecek kişi veya ailenin yanına yerleştirilmesi olarak anlamak gereklidir. Diğer bir deyişle, bu fıkra kapsamında düzenlenen ana ve/veya babanın rızasının aranıp aranmayacağına yönelik karar, aracı kuruma yerleştirilen küçüğün evlat edinecek kişi veya ailenin yanına yerleştirilmesinden önce verilmelidir....

        Üzerinde durulması gereken husus, TMK'nin 312.maddesinde çocuğun evlat edindirilmesinde eksik olan ana ve/veya babanın rızasının aranmaması için davanın ne zaman açılabileceği ve bu kapsamda madde metninde ifade edilen "kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce"ibaresinden ne anlaşılması gerektiğidir. bu husus; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23/12/2020 tarihli ve 2017/1926 Esas, 2020/1057 Karar sayılı ilamında tartışılmıştır. Bu görüşe göre; "...madde metninde geçen ikinci "yerleştirilme"ifadesinin küçüğün evlat edinecek kişi veya ailenin yanına yerleştirilmesi olarak anlamak gereklidir. Diğer bir deyişle, bu fıkra kapsamında düzenlenen ana ve/veya babanın rızasının aranıp aranmayacağına yönelik karar, aracı kuruma yerleştirilen küçüğün evlat edinecek kişi veya ailenin yanına yerleştirilmesinden önce verilmelidir....

        nin evlat edinilmesine karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 305. maddesine göre; bir küçüğün evlat edinilmesi, evlat edinen tarafından bir yıl süreyle bakılmış ve eğitilmiş olması koşuluna bağlıdır. 309. maddesine göre ise; evlat edinme küçüğün ana ve babasının rızasını gerektirir. 311. maddesi gereğince; ana ve babadan birinin kim olduğu veya uzun süreden beri nerede oturduğu bilinmiyorsa veya ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun bulunuyorsa veya küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmiyorsa bu hallerde ana ve babadan birinin rızası aranmaz. 316. maddesi uyarınca da; evlat edinmeye, ancak esaslı sayılan her türlü durum ve koşulların kapsamlı biçimde araştırılmasında evlat edinen ile edinilenin dinlenmesinden ve gerektiğinde uzmanların görüşünün alınmasından sonra karar verilir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davalı anne ...'...

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Evlat Edinmede Ana Baba Rızasının Aranmaması İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 8. Aile Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda İstanbul 8. Aile Mahkemesinin 10.07.2018 tarihli ve 2018/92 Esas, 2018/459 Karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiş, Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlat Edinmede Ana-Baba Rızası Aranmaması Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, evlat edinmede anne ve baba rızasının aranmamasına karar verilmesi istenmiş, mahkemece, hasımsız olarak açılan davada, duruşma açılmadan yapılan inceleme tutanağı ile davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, evlat edinmede anne ve baba rızasının aranmamasına karar verilmesi istemine ilişkin dava hakkında ilk itirazlar değerlendirilip, taraf teşkili sağlanmadan karar verilip verilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. (HMK. m. 114/1-c maddesine göre dava şartları ve ilk itirazlar ön incelemede sonuca bağlanır....

              UYAP Entegrasyonu