WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Türk Medeni Kanununun 312 nci maddesi gereğince; "küçük, gelecekte evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilir ve ana ve babadan birinin rızası eksik olursa, evlat edinen veya evlat edinmede aracılık yapan kurumun istemi üzerine ve kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce, onun oturduğu yer mahkemesi .. rızanın aranıp aranmamasına karar verir. Diğer hallerde bu konudaki karar evlat edinme işlemleri sırasında verilir." Bu hükme göre; evlat edinmede aracılık yapan kurumun veya evlat edinenin istemi üzerine, evlat edinmede ana ve/veya babanın rızasının aranmamasına karar verilebilmesi için, iki koşulun birlikte var olması gereklidir. Birincisi; küçük, gelecekte evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilmiş olmalıdır. İkincisi ise; ana ve babadan birinin rızasında eksiklik bulunmalıdır....

    Çocuk hakkında koruma kararı alınıp kuruma yerleştirildiğine göre ana ve baba rızasının aranmamasının evlat edinme davası içinde değerlendirilmesi gerektiğinden açılan bu davanın reddi yerine kabulü, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Küçüklerin evlat edinilmesinde aracılık faaliyetlerini yürütmekle görevli ve yetkili olan kurum, ana ve babanın özen yükümlülüğünü yerine getirmediğini ileri sürerek, evlat edinmede rızalarının aranmamasına karar verilmesini istemektedir. Baba aramalara rağmen bulunamamıştır. Özen yükümlülüğünün yerine getirilmemiş olması sebebine dayanıldığına göre bu hususta deliller toplanıp hasıl olacak sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, annenin evlat edinmeye rızasının bulunmadığı, babanın ise bulunamadığı gerekçe gösterilerek isteğin reddi doğru değildir. Bu sebeple sayın çoğunluğa katılmıyorum....

        Mahkemece, evlat edinmede ana baba rızasının aranmamasına karar verilmesi istenen küçük kuruma yerleştirilmiş olduğundan TMK'nin 312/1 hükmünde yer alan süre geçirilmiş bulunmakla rızanın aranmaması kararının ancak evlat edinme işlemleri sırasında verilmesinin mümkün olduğu, küçüğün evlat edinme işleminin başladığı da iddia edilmediğine göre ana baba rızasının aranmaması koşulunun henüz gerçekleşmediği, davalının davetiye tebliğine rağmen duruşmaya katılmadığı ve davacı kurumun küçüğü evlatlık olarak vermesi halinde rıza aranmasına yönelik herhangi bir beyanda bulunmadığı, küçüğün evlat edindirilmesine muvafakatinin bulunmadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir. Davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi üzerine davacı vekilince istinaf isteminin esastan red kararı temyiz edilmiştir....

          Yapılan muhakeme ve toplanan delillere göre davacının yapılan istinaf incelemesinde; Dosyadaki bilgi ve belgelerden 13/03/2015 doğumlu Zeynep Su Dereli'nin 30/04/2014 tarihli koruma kararı üzerine kuruma yerleştirildiği ve bu karardan sonra istinafa konu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 312. maddesinde "küçük, gelecekte evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilir, ana ve babadan birinin rızası eksik olursa, evlat edinenin veya evlat edinmede aracılık yapan kurumun istemi üzerine ve kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce, onun oturduğu yer mahkemesi bu rızanın aranıp aranmamasına karar verir. Diğer hallerde, bu konudaki karar evlat edinme işlemleri sırasında verilir." hükmü getirilmiştir. Çocuk hakkında koruma kararı alınıp kuruma yerleştirildiğine göre, ana ve baba rızasının aranmamasının evlat edinme davası içinde değerlendirilmesi gerektiğinden, açılan davanın bu nedenle reddi doğru olmuştur. İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki Yargıtay 8....

          Dosyamızda sanık yönünden TCK.nın 109/1. maddesindeki suçun oluşup oluşmadığı sonucuna varabilmek için, çocuğun bu rızasının geçerli olup olmadığı konusunun tartışılması gerekir. Bunun içinde Medeni Kanundaki ebeveynlerin çocuk üzerindeki hak ve yetkilerinin ne olduğuna bakmak gerekmektedir. Medeni Kanunun 339. maddesine göre; “Ana ve baba, çocuğun bakım ve eğitimi konusunda onun menfaatini göz önünde tutarak gerekli kararları alır ve uygularlar. Çocuk, ana ve babasının sözünü dinlemekle yükümlüdür.Ana ve baba, olgunluğu ölçüsünde çocuğa hayatını düzenleme olanağı tanırlar; önemli konularda olabildiğince onun düşüncesini göz önünde tutarlar.Çocuk, ana ve babasının rızası dışında evi terkedemez...” Yine medeni Kanunun 16. maddesine göre de; “Ayırt etme gücüne sahip küçükler ve kısıtlılar, yasal temsilcilerinin rızası olmadıkça, kendi işlemleriyle borç altına giremezler. Karşılıksız kazanmada ve kişiye sıkı sıkıya bağlı hakları kullanmada bu rıza gerekli değildir...”....

            Türk Medeni Kanunu'nun 312. maddesi uyarınca küçük, gelecekte evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilir ve ana ve babadan birinin rızası eksik olursa, evlat edinenin veya evlat edinmede aracılık yapan kurumun istemi üzerine ve kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce, onun oturduğu yer mahkemesi bu rızanın aranıp aranmamasına karar verir. Diğer hallerde, bu konudaki karar evlat edinme işlemleri sırasında verilir. Babanın rızasının aranmaması kararının evlat edinme dosyası içinde değerlendirilmesi ve karara bağlanması gerekir. Nitekim Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 03.10.2011 gün 3648-14805 sayılı bozma ilamında da bu hususa işaret edilmiştir. Davacıların evlat edinme davası içinde değerlendirilecek bu konuyu ayrı dava konusu yapmalarında hukuki yarar bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle davanın reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü doğru görülmemiştir....

              Dava, evlat edinme istemine ilişkin olup 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 305. maddesinde; küçüğün evlat edinilmesinin, evlat edinen tarafından bir yıl süreyle bakılmış ve eğitilmiş olması koşuluna bağlı olduğunu, 306. maddesinde ise; eşlerin ancak birlikte evlat edinebileceğini, eşlerden birinin, en az iki yıldan beri evli olmaları veya kendisinin otuz yaşını doldurmuş bulunması koşuluyla diğerinin çocuğunu evlat edinebileceğini, 309. maddesinde de; evlat edinmek için küçüğün ana ve babasının rızasının gerektiğini, 311. maddesinde ise; ana ve babadan birinin kim olduğu veya uzun süreden beri nerede oturduğu bilinmiyorsa veya ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun bulunuyorsa veya küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmiyorsa bu hallerde ana ve babadan birinin rızasının aranmayacağını hükme bağlamıştır....

                Aile Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda İstanbul 14. Aile Mahkemesinin 05.03.2019 tarihli ve 2018/284 Esas, 2019/175 Karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiş, Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun reddine şeklinde hüküm kurulmuş olup, bu kez davacı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Dava dilekçesinde, çocuk mahkemesinin koruma ve bakım tedbiri kararı gereği koruyucu aile yanına yerleştirilen ...'ün evlat edinilmesinde ana/baba rızasının aranmamasına karar verilmesi istenilmiştir....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evlat Edinmede Ana ve Babanın Rızasının Aranmaması Davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kendisiyle hukuken soybağı ilişkisi kurulmamış olan, nüfus kaydında baba hanesinde ismi belirtilen biyolojik babanın açık kimliği ve varlığının ileri sürülmediğinin anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.23.02.2012 (Prş)...

                    UYAP Entegrasyonu