"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek tarafından açılan dava, Türk Medeni Kanununun 161. maddesinde düzenlenen zina hukuksal sebebine dayalıdır. Davacı erkeğin Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde yer alan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı bir davası bulunmadığı gibi usulüne uygun olarak yapılmış bir ıslah da bulunmamaktadır. Münhasıran özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan bir boşanma davasında genel boşanma sebebine (TMK m. 166/1) dayalı olarak karar verilmesi mümkün değildir. Zira hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır (HMK m. 26/1). Ondan fazlasına veya başka birşeye karar veremez....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma ve ziynet alacağı, birleşen dava zina nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Davacı-davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme, HMK'nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....
Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; tarafların 27/02/2013 tarihinde resmi olarak evlendikleri, bu evliliklerinden, müşterek çocuklarının olmadığı, davacı erkek tarafından davalı kadının kusurlu davranışları ile evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenine dayalı TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca boşanma ferilerine ilişkin talepte bulunarak dava açıldığı anlaşılmıştır....
Davacı karşı davalı kadın vekili, zina nedeniyle boşanma kararı verilmemesi, kusur, maddi ve manevi tazminat ile nafaka miktarlarının az olması, erkeğin davasının kabulü yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı karşı davacı erkek vekili, karşı taraftan maddi-manevi tazminat ve nafaka talebi olmadığını, bu haklarından feragat ettiğini belirterek kusur, kadın lehine maddi ve manevi tazminat ve nafaka takdiri ile miktarları yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı karşı davalı kadın vekilini istinafa cevap dilekçesinde, istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrar etmiştir, İlk derece mahkemesince davacı kadının zina nedeni ile açılan davasının reddine dair karar ve gerekçesinin dosya kapsamı ile uyumlu olması nedeni ile davacı davalı kadının bu yöndeki istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir."...
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı kadın, evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) ve zina (TMK m. 161) hukuksal sebeplerine dayalı olarak boşanma talep etmiş, mahkemece kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında "kadının birleşen davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına" karar verildiği halde, hükmün gerekçesinde; kadının davasının evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma davası olduğu ve evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle davanın kabul edildiği belirtilerek, gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturulmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz (HMK m. 298/2). Buna göre, tefhim edilen hüküm sonucu yanlış da olsa, gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna uygun düzenlenmesi gerekmektedir....
Mahkemece; "Boşanma talebi ve Kusur durumu açısından: Dava, zina hukuki sebebine dayalı boşanma talebine ilişkindir. TMK 161/1 maddesine göre, "Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur". Davacı kadın dava dilekçesinde davalının Leyla isimli bir kadınla ilişkisi olduğunu, dava dışı Leyla isimli kadının bu ilişki neticesinde hamile kaldığını, davacı kadının Rize Aile Mahkemesinin 2017/81 Esas 2017/240 Karar sayılı dosyası ile açtığı boşanma davası neticesinde Mahkememizce verilen boşanma kararının davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine Samsun BAM 4....
GEREKÇE : Asıl davanın evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma davası, karşı davanın ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma , ziynet alacağı ve mehir alacağı davası olduğu anlaşılmıştır....
Dava, erkek tarafından, TMK'nun 149 ve 150 maddeleri uyarınca nispi butlan nedeni ile evliliğin iptali, TMK'nun 165 maddesi uyarınca akıl hastalığı nedeni ile boşanma, olmadığı takdirde TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile açılan boşanma, karşı dava ile kadın tarafından TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca karşı eşin kusurlu davranışları ile evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenine dayalı TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ferilerine ilişkindir....
Davalı-davacı erkek istinaf dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, zinaya dayalı davanın reddi, kusur, kendi reddedilen tazminat talepleri, velayet ve nafaka yönlerinden kararın kaldırılmasını istemiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Asıl dava; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166/1- 2. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine dayalı boşanma ve ziynet alacağı, karşı dava; Türk Medeni Kanunu’nun 166/1- 2. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine dayalı boşanma; birleşen dava ise; erkek tarafından açılan zina kabul edilmediği takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava dilekçesi, mahkeme tarafından davalıya tebliğ edilir....