WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ltd.Şti. bünyesinde yapılan teftiş sonucunda düzenlenen 07.07.2014 tarih ve 4687 sayılı muvazaa raporunda alt işverenler Kent-Yol A.Ş. ve Atlas İnş....

Maddesi hükmüne göre bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur. Asıl işverenin işçilerinin alt işveren tarafından işe alınarak çalıştırılmaya devam ettirilmesi suretiyle hakları kısıtlanamaz veya daha önce o işyerinde çalıştırılan kimse ile alt işveren ilişkisi kurulamaz....

'in bu kişilerin çocukları olarak kayıtlı bulundukları anlaşıldığından; üst soy sağ iken alt soyun bu davayı açma hakkının bulunmadığı gözetilerek davanın aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi yerine kesin hüküm nedeni ile reddedilmesi doğru değil ise de, sonucu itibariyle doğru olan kararın gerekçe değiştirilerek ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 31.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Talep terekedeki alt soyun denkleştirilmesi isteğine ilişkindir.İş bu talepde TMK 669- 675 maddelerinde düzenlenmektedir İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, mirasta denkleştirme hukuksal nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun İş bölümüne ilişkin kararı gereğince "4721 sayılı TMK'nın "Miras Hukuku" (TMK 3. Kitap) hükümlerinden kaynaklanan ve diğer dairelerin görevine girmeyen davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar" karşı istinaf inceleme görevinin 6. Hukuk Dairesi'ne ait olduğunun belirlendiği, bu sebeple dairemizin istinaf başvurusunu incelemeye görevli olmadığı kanaatiyle dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesine gönderilmesine, belirtilen dairece de daha önce görevsizlik kararı verilerek dosyanın dairemize gönderilmiş olması nedeniyle dosyanın görevli dairenin belirlenmesi için Başkanlar Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, üst soyun tespiti istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 10.03.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İşverenler arasında muvazaalı biçimde asıl işveren alt işveren ilişkisi kurulmasının önüne geçilmek istenmiş ve 4857 sayılı İş Kanununun 2/7 maddesinde bu konuda bazı muvazaa kriterlerine yer verilmiştir. Bu kriterler, asıl işveren işçilerinin alt işveren tarafından işe alınarak çalıştırılmaya devam ettirilmesi sureti ile haklarının kısıtlanması veya daha önce o işyerinde çalıştırılan kimse ile alt işveren ilişkisinin kurulması olarak belirtilmiştir. Asıl işveren ve alt işveren arasındaki sözleşmenin muvazaalı olması halinde, alt işveren işçisi, aynı madde uyarınca başlangıçtan itibaren asıl işveren işçileri sayılacaktır. Böyle bir durumda işe iade isteyen alt işveren işçisinin asıl işveren işyerine işe iadesine karar verilmesi gerekir. Zira alt işveren gerçekte işveren değildir ve işveren sıfatı bulunmamaktadır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, alt bayilik sözleşmesine dayalı maddi tazminat ve denkleştirme tazminatı istemlerine ilişkindir....

        Koruyucu ıskat ise, murisin, hakkında borç ödemeden aciz belgesi bulunan alt soyun çocuklarını koruma amacıyla, alt soyun saklı payının yarısının mirasçının çocuklarına özgülenmesine yöneliktir. Öte yandan mirasçılıktan çıkarılmaya itirazı düzenleyen TMK'nun 512. maddesi; "Mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakan ancak buna ilişkin tasarrufunda çıkarma sebebini belirtmişse geçerlidir. Mirasçılıktan çıkarılan kimse itiraz ederse, belirtilen sebebin varlığını ispat, çıkarmadan yararlanan mirasçıya veya vasiyet alacaklısına düşer. Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir; ancak, mirasbırakan bu tasarrufu çıkarma sebebi hakkında düştüğü açık bir yanılma yüzünden yapmışsa, çıkarma geçersiz olur." hükmü getirilmiştir. Bu açıklamalardan sonra, somut olaya dönüldüğünde; davaya cevap veren davalı ... davayı kabul etmiş, davalı ... davaya cevap dilekçesi sunmakla birlikte delil bildirmemiştir....

          Yukarıda da belirtildiği gibi miras bırakan Orhan Işık'ın 04/09/2018 tarihinde vefat ettiği geriye mirasçıları olarak eşi Hatice Işık ile müşterek çocukları Kıvanç Işık, T2 ve Deniz Işık'ın kaldığı, bunlardan tüm alt soyu oluşturan Kıvanç Işık, T2 ve Deniz Işık'ın Çaycuma Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2018/1415 Esas, 2019/98 Karar sayılı kararı ile miras bırakan Orhan Işık'ın mirasını reddettikleri anlaşılmaktadır. TMK'nın 613. maddesinde "Alt soyun tamamının mirası reddetmesi halinde, bunların payı sağ kalan eşe geçer. " hükmü yer almaktadır. Somut olayda, miras bırakan Orhan Işık'ın mirası alt soyun tamamı olan Kıvanç Işık, T2 ve Deniz Işık tarafından reddolunmuş olup TMK'nın 613. maddesi uyarınca bunların miras payı sağ kalan eş ve yasal mirasçı olan Hatice Işık'a geçtiğinden ve böylece miras bırakan Orhan Işık'ın mirası tamamen eşi Hatice ışık'a ait olduğundan davacı çocuklar Kağan Ulaş Baki ve Eylül Baki'nin mirasçılık sıfatı bulunmamaktadır....

          Yukarıda da belirtildiği gibi miras bırakan Orhan Işık'ın 04/09/2018 tarihinde vefat ettiği geriye mirasçıları olarak eşi Hatice Işık ile müşterek çocukları T2, Sema Baki ve Deniz Işık'ın kaldığı, bunlardan tüm alt soyu oluşturan T2, Sema Baki ve Deniz Işık'ın Çaycuma Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2018/1415 Esas, 2019/98 Karar sayılı kararı ile miras bırakan Orhan Işık'ın mirasını reddettikleri anlaşılmaktadır. TMK'nın 613. maddesinde "Alt soyun tamamının mirası reddetmesi halinde, bunların payı sağ kalan eşe geçer. " hükmü yer almaktadır. Somut olayda, miras bırakan Orhan Işık'ın mirası alt soyun tamamı olan T2, Sema Baki ve Deniz Işık tarafından reddolunmuş olup TMK'nın 613. maddesi uyarınca bunların miras payı sağ kalan eş ve yasal mirasçı olan Hatice Işık'a geçtiğinden ve böylece miras bırakan Orhan Işık'ın mirası tamamen eşi Hatice ışık'a ait olduğundan davacı çocuk Ali Asaf Işık'ın mirasçılık sıfatı bulunmamaktadır....

          UYAP Entegrasyonu