TMK'nın 197/2. maddesinde "Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır." hükmü TMK'nın 200. maddesinde ise "Koşullar değiştiğinde hakim, eşlerden birinin istemi üzerine kararında gerekli değişikliği yapar veya sebebi sona ermişse alınan önlemi kaldırır." hükmü yer almıştır....
Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Eşlerin ergin olmayan çocukları varsa hakim, ana ve baba ile çocuklar arasındaki ilişkileri düzenleyen hükümlere göre gereken önlemleri alır. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği, her iki eşin birliğin giderlerine katılma zorunluluğu vardır. Eşler, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılırlar....
kapsamına göre, 06/05/2011 tarihli faturanın şirket defterinde kayıtlı olup olmamasının sonuca bir etkisinin bulunmadığı, gümrük evrakına göre dava konusu mallarla ilgili EKS 061163 sayılı ve 06/04/2011 tarihli gümrük çıkış beyannamesinin davalı şirket adına işlem gördüğü, gümrük beyannamesinde davalı şirketin adının yazılı bulunduğu, davalı şirketin gümrük müdürlüğüne verdiği 16/05/2011 tarihli dilekçe ile beyannameyi sahiplendiği ve beyannameye konu eşya içindeki sorunsuz eşyanın iadesini istediği, “mavi” adlı şirkete gönderilen tezkereye olumsuz cevap verildiği, faturadaki imzanın şirket ortaklarına ya da temsil ettiği kişilere ait olmadığı biçimindeki davalı savunmasının, dava konusu malların ele geçirildiği aracın ve gümrük beyannamesinin davalıya aidiyeti karşısında sonuca etkisinin bulunmadığı, davalı vekilinin "matbu olarak gümrük müşavirine boş teslim edilen belgelerin irade dışında kullanıldığı" biçimindeki savunmasının hayatın olağan akışıyla bağdaşmadığı, dava konusu gümrük eşyasından...
:00 sıralarında ortak ikametlerinde bulundukları sırada aralarında tartışma çıktığı, sanığın katılandan habersiz katılana ait kullanmakta olduğu altın tuğralı ucu aldığı, katılanın yatak odasına gittiğinde altın tuğralı kolye ucunun yerinde olmadığını fark ettiği ve sanıktan istediği, sanığın tuğrayı vermeyi kabul etmeyip olay esnasında katılanın boynunda takılı olan zincir şeklinde altın kolyeyi de istediği, katılanın kolyeyi vermeyi kabul etmemesi üzerine sanığın katılanı basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte yaraladığı, arbede esnasında sanığın katılanın saçını çekerken parmağının zincir kolyeye takılması nedeniyle kolyenin koptuğu, sanığın altın kolye ve tuğra ucu ile birlikte evden ayrıldığı ve bu eşyaları bozdurduğu, sanık müdafiinin özellikleri belirtilen zincir ve tuğranın soruşturma aşamasında katılana teslim edilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığına ibraz ettiği, kovuşturma aşamasında söz konusu eşya katılana gösterildiğinde ayarı düşük ve kendisine ait ziynet eşyasından...
TMK'nın 197/2. maddesinde "Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır." hükmü TMK'nın 200. maddesinde ise "Koşullar değiştiğinde hakim, eşlerden birinin istemi üzerine kararında gerekli değişikliği yapar veya sebebi sona ermişse alınan önlemi kaldırır." hükmü yer almıştır....
Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır.Eşlerden biri, haklı bir sebep olmaksızın diğerinin birlikte yaşamaktan kaçınması veya ortak hayatın başka bir sebeple olanaksız hâle gelmesi üzerine de yukarıdaki istemlerde bulunabilir.Eşlerin ergin olmayan çocukları varsa hâkim, ana ve baba ile çocuklar arasındaki ilişkileri düzenleyen hükümlere göre gereken önlemleri alır (TMK m.197). Buna göre davacının ayrı yaşamada, haklı olup olmadığının araştırılması ve "ayrı yaşamada haklılık" olgusunun kanıtlanması gerekir. Toplanan delillerden; davalı erkeğin haklı bir neden olmaksızın müşterek konutu terk ettiği ve bir daha dönmediği, davacı eşe maddi yardımda bulunmadığı anlaşılmaktadır. Kadının tedbir nafakası davası yönünden Türk Medeni Kanununun 197. maddesi koşulları oluşmuştur....
Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır.( TMK m.197/1- 2) Buna göre; davacının ayrı yaşamada haklı olup olmadığının araştırılması ve "ayrı yaşamada haklılık" olgusunun kanıtlanması gerekir. Davacı tanığının tarafların fiilen ayrılığına konu eylemler ile ilgili görgüye dayalı bilgisinin bulunmadığı, davacı tarafından başka da bir delil sunulmadığı anlaşılmaktadır. Sunduğu deliller ile TMK 197.maddesi gereğince haklı sebeple ayrı yaşadığını ispat edemeyen davacı kadın yönünden nafaka talebinin reddi kararının yerinde olduğu, Anlaşılmakla; karar usul ve yasaya uygun bulunulmakla davacı tarafın yerinde görülmeyen istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
TMK'nun 197/2.maddesi ''Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır.'' şeklinde olup TMK'nun 197/2.maddesi uyarınca bağımsız tedbir nafakası talebinde bulunan davacının öncelikle ayrı yaşamakta haklılığını kanıtlaması gerekir....
Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Eşlerden biri, haklı bir sebep olmaksızın diğerinin birlikte yaşamaktan kaçınması veya ortak hayatın başka bir sebeple olanaksız hâle gelmesi üzerine de yukarıdaki istemlerde bulunabilir. Eşlerin ergin olmayan çocukları varsa hâkim, ana ve baba ile çocuklar arasındaki ilişkileri düzenleyen hükümlere göre gereken önlemleri alır (TMK m.197). Buna göre davacının ayrı yaşamada, haklı olup olmadığının araştırılması ve "ayrı yaşamada haklılık" olgusunun kanıtlanması gerekir. Somut olayda; davacı kadın tarafından TMK'nın 197....
Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır.(TMK 197/2) Somut olayda;davalının başka bir kadın ile ilişkisi ve evine karşı ilgisizliği ile düzenli ve yeterli geliri bulunmayan davacının ekonomik sıkıntısı tanık beyanları ile ispatlanmıştır. Tarafların birlikte malik oldukları taşınmazlardan gelen cüzi kira geliri dışında davacının düzenli gelirinin bulunmadığı da sabittir. Davacının elde ettiği kira geliri ve kira vermeksizin oturması dikkate alındığında mahkemenin takdir ettiği miktarın yerinde ve her iki tarafında ispatlanmış ekonomik güçleri ile uyumlu olduğu değerlendirilmiş ve her iki tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin karar verilmesi gerekmiştir....