Bilindiği üzere; B.K.nun 511. maddesinde, “kaydı hayat ile bakma mukavelesi, akitlerden birinin diğerine ölünceye kadar bakmak ve onu görüp gözetmek şartıyla bir mamelek yahut bazı malların temlikini iltizam etmesinden ibaret olan bir akit” olarak tarif edilmiştir. Anılan yasanın bu ve devamı maddelerinin açık hükümlerin de belirtildiği gibi ölünceye kadar bakım sözleşmesi ile, bakım alacaklısı sözleşmeye konu olan mamelek veya bazı mallarının mülkiyetini bakım borçlusuna geçirme, bakım borçlusu da kural olarak bakım alacaklısını kendi ailesi içerisine alıp, ona özenle ölünceye kadar bakıp gözetmek yükümlülüğü altına girer....
Davalı söz konusu pay satışının ölünceye kadar bakma sözleşmesi çerçevesinde gerçekleştiğini belirtmiştir. Dava konusu taşınmazın tapu kaydı incelendiğinde davalıya ait pay devrinin 22/01/2016 tarihinde gerçekleştiği, edinme sebebinin ölünceye kadar bakma sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Söz konusu devre dayanak düzenleme şeklinde ölünceye kadar bakma satış sözleşmesi incelendiğinde sözleşmede herhangi bir bedelin olmadığı, devrin vaat alacaklısı Havil Şengül'e ölünceye kadar bakma, sağlık, bakım, beslenme, barınma, giyim ve bütün benzeri giderleri karşılama ve her türlü ihtiyaçlarını ölünceye kadar temin karşılığı gerçekleştiği, sözleşmede herhangi bir başkaca bedelin bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda dava değeri dava konusu taşınmaz payının dava tarihindeki değeri olacaktır. Davanın açılması harca tabi usulü bir işlemdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakanı ...’un maliki olduğu 5,7 ve 10 parsel sayılı taşınmazları mirastan mal kaçırmak amacıyla, muvazaalı olarak davalılara ölünceye kadar bakma akdiyle temlik ettiğini ileri sürerek, miras payı oranında tapu iptali ve adına tescilini istemiştir. Davalılar, taşınmazların ölünceye kadar bakma akdi ile devredildiğini, bakma akdinden kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirildiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, mirasçılardan ...'ın açtığı muvazaa davasının redle sonuçlandığı, davalıların vecibelerini yerine getirdikleri gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ACIPAYAM ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/12/2013 NUMARASI : 2012/393-2013/553 Taraflar arasında görülen davada; Davacı; maliki olduğu 4164 parsel sayılı taşınmazı 24.11.2000 tarihli ölünceye kadar bakma akti ile davalıların murisi olan oğlu Ramazan temlik ettiğini; ancak, aktin yapılmasından 5 gün sonra bakım borçlusu Ramazan ölümü nedeniyle ölünceye kadar bakma sözleşmesindeki amacın gerçekleşmediğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın, bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını ve haksız olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, ölünceye kadar bakma sözleşmenin feshi için Türk Borçlar Kanunu'nun 618. maddesinde öngörülen bir yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TENKİS Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı ..., miras bırakan Kanber Acar’ın saklı payı ihlal etmek kastıyla 163 ada 64 parsel sayılı taşınmazın ½ payını ölünceye kadar bakma koşuluyla oğulları davalılara temlik ettiğini, bakım ihtiyacının olmadığını, davalıların bakım görevini yerine getirmediğini ileri sürerek ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptaline, olmadığı taktirde tenkise karar verilmesini istemiştir. Birleşen davanın davacıları, miras bırakan ...’ın mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla 163 ada 64 parsel sayılı taşınmazın ½ payını ölünceye kadar bakma koşuluyla oğulları davalılara temlik ettiğini, murisin maddi durumunun iyi olup, bakım ihtiyacının bulunmadığını ileri sürerek muvazaa nedeniyle tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir....
Alan adına kayıtlı dava dilekçesinde ve ölünceye kadar bakma sözleşmesinde hudutları belirtilen 81 ada 10 parsel sayılı taşınmaz kalmıştır....
Vasiyetname; vasiyet tasarruflarını içeren ve yasada gösterilen biçimlere uyularak yapılan ve vasiyetçi tarafından ölünceye kadar dönülebilen yazılı irade beyanıdır. Ölüme bağlı tasarruf; vasiyet ve miras mukavelesi gibi, gerçek kişilerin hukuki etki ve hükümlerini ölümlerinden sonra doğuran hukuki işlemleridir. Ölünceye kadar bakma sözleşmesi ise sözleşmecilerden birinin ötekine, ölünceye değin bakma ve kendisini görüp gözetme koşuluyla bir malvarlığını veya bir takım mallarını intikal ettirmesi borcunu doğuran sözleşmedir. Yani, ölünceye kadar bakma sözleşmesi sağlar arası ve çift taraflı borç yükleyen bir sözleşme olup, etkisini ölüme bağlı tasarruf gibi ölümden sonra değil imzalanmasıyla birlikte gösterir. Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, ölüme bağlı bir tasarruf değildir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olaya gelince,Vasiyetnamenin açılması TMK'nın 596....
Türk Borçlar Kanunu'nun 611 ve devamı maddelerinde düzenlenen ölünceye kadar bakma sözleşmeleri, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşmelerdir. Bireylerin yaşlanma ve yaşlılıkta yalnız kalma korkusu ölünceye kadar bakma sözleşmelerinin doğumuna ve yargısal içtihatlarla gelişmesine yol açmıştır. Ölünceye kadar bakım sözleşmeleri taraflara hak ve borçlar yükleyen ivazlı sözleşme türlerinden olduğu gibi talih ve tesadüfe bağlı sözleşmelerdir. Öte yanden TBK'nun 611. maddesi bakım alacaklısı yönünden gerçek kişi olması dışında özel bir nitelik öngörmemiştir. Bu bakımdan bakım alacaklılarının akit anında özel bakma muhtaç olmasını aramak, kanunda bulunmayan bir unsuru ilave etmek olur. Bir başka hususta ölünceye kadar bakma sözleşmelerinde bakım borcunun yerine getirilmediği iddiasını ileri sürmek bakım alacaklısına tanınmış bir haktır....
Noterliğinin 03.03.1997 tarih, 10062 yevmiye numaralı ölünceye kadar bakma sözleşmesi imzalandığını, muris ...’nin kendisine mirasen intikal eden 2030 parsel sayılı taşınmazda bulunan bağımsız bölümün 1/2 hissesini ölünceye kadar bakma şartıyla davacıya devrettiğini, murisin 28.11.2011’de vefat ettiğini belirterek tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Davalı-karşı davacı vekili, asıl davanın reddedilmesi gerektiğini, sözleşmenin imzalandığı esnada murisin 72 yaşında olduğunu, doktor raporunun ve ölünceye kadar bakma sözleşmesinin murisin evinde düzenlendiğini, murisin el yıkama şeklinde obsesyonunun bulunduğunu, akıl hastanelerinde de tedavi görmesine rağmen bu hastalığından kurtulamadığını, murisin fiil ehliyetinin bulunmadığını, irade sakatlığı sebebiyle de sözleşmenin geçersiz olduğunu belirterek karşı dava olarak açtıkları ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptali davasının kabulüne karar verilmesi gerektiğini savunmuştur....
ya devrettiğini ileri sürerek, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptali, ikinci kademede aynı taşınmazlarla ilgili tenkis isteminde bulunmuş, birleştirilen dosyada ise, davacı ..., ölünceye kadar bakma sözleşmesine konu olan ... Köyü 369, 1190, 1217, 1270, 1306, 1401, 1652 ve 118 ada 13 parsel sayılı taşınmazların muris ... adına olan tapu kayıtlarının iptali ile adına tescilini istemiştir. Mahkemece, asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir. Ölünceye kadar bakım sözleşmeleri taraflara hak ve borçlar yükleyen sözleşmelerden olup, bakım borcuna karşılık bir taşınmazın devri kararlaştırıldığında, bakım alacaklısının ölümünden sonra onun mirasçıları mülkiyeti geçirme borcu ile yükümlüdürler. Bu yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde, sözleşmeye dayanılarak tapu iptali ve tescil istemi ile dava açılabilir....