Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesinde "Yeni Çeltek, devir tarihinden önceki (kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve senelik izin haricinde) tüm mahkemelik hukuki konular, borçlar ve alacaklar, her türlü idar, hukuki ve cezai sorumluluklardan sorumludur. Yeni Çeltek, devir tarihinden sonra oluşacak tahakkuk edecek hiçbir borç ve alacaktan sorumlu değildir." hükmü yer aldığı, devir Sözleşmesinin Ek-4 "İşyeri Devir Protokolü" başlıklı bölümünün 8. maddesinde "Gürmin Enerji, çalışanlarının tümünü devirden önceki tüm çalışma sürelerine ait kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve senelik izin ücretlerinden sorumludur. Gürmin Enerji, devri tarihinden itibaren işyeri ile ilgili her türlü idari, hukuki ve cezai sorumluluklardan sorumludur." , devir sözleşmesi ve eklerinden anlaşıldığı üzere 30.04.2013 tarihinden sonra açılmış olan huzurdaki davada tüm sorumluluğun Gürmin Enerji Mad. San. ve Tic. A.Ş.'...

E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-İşyeri devrinin iş ilişkisine etkileri ile işçilik alacaklarından sorumluluk bakımından taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 6. maddesinin 1. fıkrasında göre “işyeri veya işyerinin bir bölümü hukuki bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer”. Aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca, “yukarıdaki hükümlere göre devir halinde, devirden önce doğmuş olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan işveren birlikte sorumludurlar. Ancak bu yükümlülüklerden devreden işverenin sorumluluğu devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlıdır.”...

    İşyeri devrinin iş ilişkisine etkileri ile işçilik alacaklarından sorumluluk bakımından taraflar arasında uyuşmazlık sözkonusudur. İşyeri devrinin esasları ve sonuçları 4857 sayılı İş Kanunu’nun 6. maddesinde düzenlenmiştir. Sözü edilen hükümde, işyerinin veya bir bölümünün devrinde devir tarihinde mevcut olan iş sözleşmelerinin bütün hak ve borçlarıyla devralan işverene geçeceği öngörülmüştür. Devir tarihinden önce doğmuş ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlar açısından, devreden işverenle devralan işverenin birlikte sorumlu oldukları aynı yasanın üçüncü fıkrasında belirtilmiş, devreden işverenin sorumluluğunun devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlı olduğu hükme bağlanmıştır. 4857 sayılı Kanun'un 120. maddesi uyarınca yürürlüğü devam eden, 1475 sayılı Kanun'un 14. maddesi gereğince, işyeri devirlerinde kıdem tazminatına hak kazanma ve hesap yöntemi bakımından belirtilen madde hükmü uygulanmalıdır....

      dan davalı-karşı davacı tarafından kiralanan işyerini 23.08.2011 tarihli sözleşmeyle davalı-karşı davacıdan devraldığını, devir bedeli olarak davalı-karşı davacıya 20.000,00 TL ödendiğini, ancak devralınan işyeri sahibi tarafından müsaade edilmemesi nedeniyle müvekkilince yasal izinlerin alınıp çalışılamadığını, bu nedenle devir sözleşmesinin feshedildiğini, davalı-karşı davacının devir sözleşmesi uyarınca almış olduğu bedel nedeniyle sebepsiz zenginleştiğini, ileri sürerek davalı-karşı davacının devir bedeli olarak aldığı ve fesih nedeniyle sebepsiz zenginleştiği 20.000,00 TL'nin davalı-karşı davacıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...Dava, ortaklar arasındaki hisse devir sözleşmesinden kaynaklı hisse devir bedeli ve kar payının tahsili amacıyla açılan alacak davasıdır. Davalılar vekili, dava dilekçesinin ve tensip tutanağının tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde sunmuş olduğu cevap dilekçesinde zamanaşımı def'inde bulunmuştur. Dava, limited şirket hisse devir sözleşmesi nedeniyle ödenmeyen bedelin tahsili ile şirketin kuruluşundan itibaren ödenmeyen kar payının tahsili istemine ilişkindir. 6098 sayılı TBK'nın 147....

          Yukarıdaki bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde, davalılar arasında öncelikle marka devir sözleşmesi ile 25/12/2018 tarihinde "Butikek" markasının devredildiği, ardından aynı adreste 27/12/2019 tarihinde, davalı Butikek şirketinin araç ve gerekçeleri ile birlikte davalı Limasol şirketinin kurulduğu, hal böyle olunca davalılar arasındaki hukuki ilişkinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 6. maddesi uyarınca işyeri devri olarak kabul edilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır. Davacının iş sözleşmesinin davalılar arasında yapılan işyeri devir tarihinden sonra 08/01/2020 tarihinde feshedildiği dikkate alındığında, davalı Limasol Gıda T4 Ltd. Şti.'nin talep edilen işçilik alacaklarından, çalışılan tüm hizmet süresi yönünden sorumlu olduğu açıktır....

          Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın iddia ve taleplerinin doğru olmadığını, müvekkil ile davacı arasında 06.11.2019 tarihinde işletme devir sözleşmesi imzalandığını, iş bu sözleşmeye istinaden ....... Mah. ......Sok. ..... Residence ........

            Adi ortaklardan bir ya da bazılarının hisselerini devri de sorumlulukların belirlenmesi noktasında işyeri devri olarak işlem görmelidir. Banka veya borsa aracı kurulu işyerlerine Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun el koyması ise işyeri devri niteliğinde değildir. Gerçekten bu halde işyeri devredilmemekte sadece yönetime müdahale edilmektedir. Özelleştirme işlemi sonucu kamuya ait hislerin devri de işyeri devri olarak değerlendirilemez. Belirtilen işlemde, işyeri aynı tüzel kişilik altında faaliyetini sürdürmekte sadece kamuya ait hisselerin bir kısmı ya da tamamı el değiştirmiş olmaktadır. Bununla birlikte tamamı kamuya ait olan bir işyerinin özelleştirme işlemi sonucu başka bir işverene geçmesi işyeri devri olarak değerlendirilmelidir ( Yargıtay 9.HD. 8.7.2008 gün ve 2008/25370 E, 2008/ 19682 K.). İşyeri devri fesih niteliğinde olmadığından, devir sebebiyle feshe bağlı hakların istenmesi mümkün olmaz. Aynı zamanda işyeri devri kural olarak işçiye haklı fesih imkanı vermez....

              Sözü edilen hükümde, işyerinin veya bir bölümünün devrinde devir tarihinde mevcut olan iş sözleşmelerinin bütün hak ve borçlarıyla devralan işverene geçeceği öngörülmüştür. Devir tarihinden önce doğmuş ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlar açısından, devreden işverenle devralan işverenin birlikte sorumlu oldukları aynı yasanın üçüncü fıkrasında belirtilmiş, devreden işverenin sorumluluğunun devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlı olduğu hükme bağlanmıştır. Değinilen Yasanın 120 nci maddesi hükmüne göre, 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesi halen yürürlükte olduğundan, işyeri devirlerinde kıdem tazminatına hak kazanma ve hesap yöntemi bakımından belirtilen madde hükmü uygulanmalıdır. Anılan maddeye göre, işyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde, işçinin kıdemi işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanmalıdır....

                Davalı vekili; 2 yıllık zamanaşımının geçtiğini, davacı şirketteki hisselerinin Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca hisse devir sözleşmesi kapsamında özelleştirildiğini, gerek ihale şartnameleri gerek İHDS hükümlerine göre davacının geriye dönük alacak talebinde bulunamayacağını, devir tarihi itibarıyla borç ve alacak devri yapıldığını, rücuya tabi olduğu öne sürülen olayın kendilerine ihbar edilmediğinden yargılama gideri ve faizden sorumlu tutulamayacaklarını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu