DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kira sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasında 25.02.2018 tarihli iş yeri kira ve alt kira sözleşmesi akdedilmiştir. HMK. madde 4'de Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevinin belirtildiği, buna göre dava konusunun değer ve tutarına bakılmaksızın “a” bendinde kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıklara konu olan davalar ile bu davalara karşı açılan davaların da belirtildiği anlaşılmıştır. İşbu dava konusu kira sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkin olup uyuşmazlığın kira hükümleri kapsamında hal ve çözümü gerekmektedir....
a ödendiğini, ancak davacının işletme bilgisi az olduğundan bir süre bu yerin işletmesinin birlikte yapılması konusunda anlaşma vardıklarını, davacının, davalıya “ biz aramızda devir yapacağız ama, işyeri sahibinin de bu devirden haberi olması lazım,çünkü kendisi ile bundan sonra muhatap olacağız “ dediğinde ,”bizim bu yeri size devretmemizde engel yok, işyeri sahibi de sorun çıkarmaz” diyerek davacıyı ikna ettiğini, elindeki kira kontratını da göstererek kiralananın devrinde engel olmadığını gösterdiğini, davacının artık işletmeyi tek başına işletebileceğine karar verdiğinde kendisine resmi devrin yapılmasını istediğini, taraflar arasında .......... yevmiye nolu işletme devir sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşme ile işletmenin tamamı devir alındığından kalan %25 lik hisse değeri olan ............
Dosya kapsamında sunulan bilirkişi raporunda; bilirkişi tarafından "..Davalı Şirket tarafından cevap dilekçesinde; “işçi devir sözleşmesi ve muvafakatin ekte olduğu” bildirilmiş ise de, cevap dilekçesi ekinde işçi devir sözleşmesi ile muvafakata rastlanmamıştır. Yine davalı vekili tarafından 11.06.2018 tarihli dilekçede; işyeri devir muvafakati vd. bulunduğu işyeri dosyasının sunulduğu bildirilmiş ise de, dilekçe ekinde işyeri dosyası bulunmamaktadır..." değerlendirmelerinde bulunulmuş, davacı tarafça kendilerine bildirilmeyen, bu nedenle içeriklerine vakıf olma imkanı bulamadıkları deliller ile sonuca gidilmesinin hatalı olduğu noktasındaki istinaf başvurusunda haklı olduğu anlaşılmıştır. "iş hukukunda işyeri devrinin işçilik alacaklarına etkileri üzerinde ayrıca durulmalıdır....
Zira yukarıda belirtildiği üzere 22/06/2015 tarihindeki devir ile T3 Termik Santrali işyeri EÜAŞ’a bağlı işyerleri için alınmış işletme toplu iş sözleşmesi yetkisinin kapsamından çıkmıştır. İmza tarihinde bu işyeri EÜAŞ’a ait olmadığı ve dolayısıyla da yetki kapsamında olmadığından bu işletme 16. Dönem TİS’in ORHANELİ Tunçbilek Termik Santrali işyeri için uygulanması mümkün değildir; bu işyeri 16. Dönem TİS’in yer itibariyle uygulama kapsamına girmemektedir. Dolayısıyla TİS’in yürürlük başlangıcının devir tarihinden önceye götürülmüş olması da bu işyerinde çalışan işçilerin 16.Dönem TİS ‘den faydalanmasına imkan tanımaz. Bu işçiler en son EÜAŞ’a bağlı işyerleri için imzalanan 15....
Mahkememizce, celp edilen deliller kapsamında, alınan gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre yapılan yargılama sonucunda; taraflar arasında imzalanan Bursa 9.Noterliğinin 08.06.2012 tarihli İşyeri Devir ve Teslim Sözleşmesi ile davacı taraf ile davalı tarafın Özel ......
Söz konusu hükümde, işyerinin veya bir bölümünün devrinde devir tarihinde mevcut olan iş sözleşmelerinin bütün hak ve borçlarıyla devralan işverene geçeceği öngörülmüştür. Devir tarihinden önce doğmuş ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlar açısından, devreden işverenle devralan işverenin birlikte sorumlu oldukları aynı maddenin üçüncü fıkrasında belirtilmiş, devreden işverenin sorumluluğunun devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlı olduğu hükme bağlanmıştır. İşyeri devri ile birlikte iş sözleşmesinin de devrinden söz edebilmek için, devir tarihi itibariyle işçi veya devreden işveren tarafından fesih bildiriminde bulunulmamış olması, kısaca devir tarihi itibariyle sözleşmenin devam ediyor olması gerekir. Açık bir fesih bildirimini müteakip isçinin ara vermeden yeni alt işveren nezdinde çalışmaya devam etmesi yeni bir iş sözleşmesi olarak nitelendirilmelidir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/495 Esas KARAR NO : 2022/759 DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 09/06/2021 KARAR TARİHİ : 29/09/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 31/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı Müflis ..... İnşaat'ın kayymı arasında 23.06.2016 tarihli alacağın devri sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme ile ..... İnşaat davalı ..... Uluslararası Nakliyat nezdinde bulanan alacağının 44.259,94 TL'sini davacı müvekkili ..... Mekanik'e devir ve temlik ettiğini, bu borcun davalı tarafça ödenmemesi nedeniyle İstanbul .... İcra müdürlüğü ..... Esas sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız takibe borçlu yetki itirazında bulunduğunu, gönderme talebi ile takibin Bakırköy .... İcra müdürlüğü ..... Esas sayılı dosyasına kaydedildiğini, Bakırköy ......
Söz konusu hükümde, işyerinin veya bir bölümünün devrinde devir tarihinde mevcut olan iş sözleşmelerinin bütün hak ve borçlarıyla devralan işverene geçeceği öngörülmüştür. Devir tarihinden önce doğmuş ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlar açısından, devreden işverenle devralan işverenin birlikte sorumlu oldukları aynı maddenin üçüncü fıkrasında belirtilmiş, devreden işverenin sorumluluğunun devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlı olduğu hükme bağlanmıştır. İşyeri devri ile birlikte iş sözleşmesinin de devrinden söz edebilmek için, devir tarihi itibariyle işçi veya devreden işveren tarafından fesih bildiriminde bulunulmamış olması, kısaca devir tarihi itibariyle sözleşmenin devam ediyor olması gerekir. Açık bir fesih bildirimini müteakip isçinin ara vermeden yeni alt işveren nezdinde çalışmaya devam etmesi yeni bir iş sözleşmesi olarak nitelendirilmelidir....
İşyeri devri ile birlikte iş sözleşmesinin de devrinden söz edebilmek için, devir tarihi itibariyle işçi veya devreden işveren tarafından fesih bildiriminde bulunulmamış olması, kısaca devir tarihi itibariyle sözleşmenin devam ediyor olması gerekir. Açık bir fesih bildirimini müteakip isçinin ara vermeden yeni alt işveren nezdinde çalışmaya devam etmesi yeni bir iş sözleşmesi olarak nitelendirilmelidir. Bir fesih bildirimi söz konusu değilse ve işçinin kesintisiz veya makul sayılabilecek bir süre sonra çalışmaya devam etmesi halinde işyeri devri kurallarına göre hareket etmek gerekir.Belirtmek gerekir ki, 4857 sayılı İş Kanununun 6. maddesi hükmü uyarınca işyeri devri sırasında iş sözleşmeleri devam eden işçilerin iş sözleşmeleri devralana geçmektedir....
İşyeri devri ile birlikte iş sözleşmesinin de devrinden söz edebilmek için, devir tarihi itibariyle işçi veya devreden işveren tarafından fesih bildiriminde bulunulmamış olması, kısaca devir tarihi itibariyle sözleşmenin devam ediyor olması gerekir. Açık bir fesih bildirimini müteakip isçinin ara vermeden yeni alt işveren nezdinde çalışmaya devam etmesi yeni bir iş sözleşmesi olarak nitelendirilmelidir. Bir fesih bildirimi söz konusu değilse ve işçinin kesintisiz veya makul sayılabilecek bir süre sonra çalışmaya devam etmesi halinde işyeri devri kurallarına göre hareket etmek gerekir.Belirtmek gerekir ki, 4857 sayılı İş Kanununun 6. maddesi hükmü uyarınca işyeri devri sırasında iş sözleşmeleri devam eden işçilerin iş sözleşmeleri devralana geçmektedir....