WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalıdan tedbir ve yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat, ev eşyası alacağı, ziynet eşyası alacağı ile mal rejiminden kaynaklanan alacak taleplerim yoktur. Protokolde belirtilen hususlara göre boşanmamıza karar verilmesini istiyorum." şeklinde beyanda bulunmuştur. Davalı yargılama aşamasında "Protokoldeki imza bana aittir. Her hangi bir zorlama olmadan kendi hür irademle imzaladım. Davacı boşanmak istiyor ben de boşanmak istiyorum, yapacak bir şey yok. Protokolde her ne kadar müşterek çocuk için 1.000,00- TL. nafaka istenmeyecek şeklinde yazılmışsa da yanlış yazılmıştır, Müşterek çocuğumuzun velayetinin davacıya verilmesini kabul ediyorum. Davacıya müşterek çocuk için aylık 1.000,00- TL. iştirak nafakası ödeyeceğim. Davacıdan tedbir ve yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat, ev eşyası alacağı, ziynet eşyası alacağı ile mal rejiminden kaynaklanan alacak taleplerim yoktur....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm *eşler arasında Borçlar Kanunundan kaynaklanan ziynet eşyası istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 29.01.2007 tarihli kararının 2. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 6. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 6. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 09.09.2008...

    Davalı vekilinin ziynet eşyalarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde, davacının düğünde takılan ziynet eşyalarının davalının zorlaması ve baskısıyla iade edilmek üzere davalıya verildiğini iddia etmiş, davalı ise davacıdan ziynet eşyalarını almadığını savunmuş, 04.06.2015 tarihli ilk kararda ziynet eşyaları yönünden bir karar verilmemiş, 11.12.2017 tarihli Dairemizin ilamında da ziynet eşyaları yönünden olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmadığı gerekçesiyle bozma yapılmış, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda ziynet eşyalarının davacıya ait olduğu, evlilik birliği içinde edinilen mallar için kullanılmadığı gerekçesiyle ziynet eşyalarına yönelik talebin yazılı şekilde kabulüne karar verilmiştir. Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür (TMK mad.6)....

      GEREKÇE : Davanın konusu, (boşanma davasından tefrik edilen) ziynet eşyası alacağı talebine ilişkindir Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nun 355.maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; kadın tarafından ziynet eşyası alacak talebine ilişkin davanın 31/07/2019 tarihinde birleşen boşanma davası ile birlikte açıldığı, boşanma davasının yargılaması sırasında 16/03/2021 tarihli duruşmada ziynet eşyası alacak davasının tefrikine karar verildiği, tefrik sonrasında harçların ikmal edildiği ve yargılamaya bu esas üzerinden devam edildiği anlaşılmıştır....

      GEREKÇE : Davanın konusu, (boşanma davasından tefrik edilen) ziynet eşyası alacağı talebine ilişkindir Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nun 355.maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; kadın tarafından ziynet eşyası alacak talebine ilişkin davanın 31/07/2019 tarihinde birleşen boşanma davası ile birlikte açıldığı, boşanma davasının yargılaması sırasında 16/03/2021 tarihli duruşmada ziynet eşyası alacak davasının tefrikine karar verildiği, tefrik sonrasında harçların ikmal edildiği ve yargılamaya bu esas üzerinden devam edildiği anlaşılmıştır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; düğünde takılan ziynet eşyalarının iadesi, mümkün olmaması halinde bedelinin tahsiline ilişkindir. Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi, evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak, normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, kadının ispatlaması gerekir. Bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan, düğün sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kadına bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır....

      MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece; çeyiz eşyalarına yönelik istemin kısmen kabulüne, ziynet eşyalarına yönelik talebin reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili ziynet eşyalarına yönelik olarak temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun ....maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür....

        Mahkemece de kabul edilen ve davalı-karşı davacıdan kaynaklanan evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylar, davacı-karşı davalı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde değildir. Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesindeki koşullar davacı-karşı davalı kadın yönünden gerçekleşmemiştir. O halde, davacı-karşı davalı kadının manevi tazminat talebinin reddine karar verilecek yerde kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. 3-Davacı-karşı davalı kadın, boşanma davasına ilişkin dava dilekçesinde ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsilini istemiştir. Davacı-karşı davalı kadının ziynet alacağı talebi boşanma davasının ferisi niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir. Başvuru harcı dava dilekçesindeki bütün istekleri kapsar....

          Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hangi konut ve eşyalar olduğu belirtilmeksizin yalnızca konut ve ev eşyasından yararlanmaya ilişkin talep yönünden davanın kabulüne denilerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 24.04.2017 (Pzt.)...

            Kararı). 3-Davacı, dava dilekçesinde nafaka isteği yanında Türk Medeni Kanununun 197/2.maddesi gereğince konuttan ve ev eşyasından yararlanması için gerekli önlemlerin alınmasını da talep etmiştir. Sözü edilen hükme göre, birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya,konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri almak zorundadır. Tarafların davalının kusurlu tutum ve davranışları sonucu ayrı yaşadıkları ve davacının önlem alınmasını istemekte haklı olduğu anlaşıldığına ve mahkemece de böyle kabul edildiğine göre; ayrılmalarından önce birlikte oturdukları konuttan ve bu konutta bulunan ev eşyalarından davacının yararlanması için uygun önlemin alınması gerekirken, infazda duraksamaya yol açacak şekilde neredeki hangi eşyalardan ve ne suretle yararlanılacağı gösterilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

              UYAP Entegrasyonu