Dava dilekçesinde, ziynet, ev ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde şimdilik eşyaların değeri olarak 1.000 TL talepte bulunulduğu, mahkemece bu 1.000 TL değerinin ne kadarının ziynet alacağı, ne kadarının çeyiz eşyaları alacağı için istendiği konusunda açıklama yapmak için davacı tarafa süre verilmesi gerektiği halde verilmediği, yargılama sırasında 12/03/2020 tarihli celsede çeyiz eşyaları konusunda tarafların anlaştıkları, davalı tarafın çeyiz eşyalarını almaları için davacı tarafa gün vereceklerini beyan ettikleri, 02/07/2020 tarihli celsede de taraflar arasında düzenlenen çeyiz ev eşyalarına ilişkin tutanak tuttuklarını bildirdikleri, bu tutanağın dosya arasına alındığı, mahkemece çeyiz eşyaları iade edildiği için bu alacak hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, ziynet alacağı talebinin ise reddine karar verildiği anlaşılmış olup davacı lehine vekalet ücreti hükmedilmiş ise de, bu vekalet ücretinin hangi alacak davası için verildiğinin belli olmadığı...
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, kadının davasının kabulü, aleyhine hükmedilen tazminatlar ve ziynet yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, tazminat miktarları ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Tarafların ziynet alacağına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; hükme konu alacak miktarının 23.216,00 TL olduğu ve karar tarihi itibarıyla temyiz kesinlik sınırının altında kaldığından, ziynet alacağına ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Tarafların boşanma davaları ve fer'ilerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından; kabul edilen ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m.6, HMK m.190/1). Davacı kadın dava dilekçesinde düğünde takılan ziynetlerin erkek tarafından alındığını, bozdurulup kendi ihtiyaçları için harcadığını ve motorsiklet aldığını, kendisine iade edilmediğini iddia etmiş, davalı erkek ise süresinde verdiği cevap dilekçesinde kadının ziynetleri alarak evden kaçtığını beyan etmiştir. Davacı kadın ziynet eşyasının erkekte kaldığını ispat yükü altındadır....
Taraflar arasındaki “karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı” davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda Bakırköy 5. Aile Mahkemesince “erkek eşin davasının reddine, kadın eşin boşanma ve ziynet alacağı davasının kabulüne” dair verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 04.04.2013 tarih ve 2012/23529 E., 2013/9438 K. sayılı kararı ile ziynet alacağı davasına yönelik olarak bozulmuş, sair yönlerden ise onanmıştır. 2. Bozma üzerine yapılan yargılama sonucunda Bakırköy 5. Aile Mahkemesince kesinleşen yönlere ilişkin karar verilmesine yer olmadığına ve davalı-karşı davacının ziynet alacağı talebine yönelik ise önceki kararda direnilerek, ziynet alacağı talebinin kabulüne karar verilmiş, direnme kararı davacı-davalı vekilince temyiz edilmiştir. 3. Bakırköy 5....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı ve Ziynet Alacağı ... ile ... aralarındaki katılma alacağı ve ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 13.03.2013 gün ve 74/103 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı vekili, evlilik birliği içerisinde edinilen iki adet taşınmaz, iki adet araç ve ziynet eşyalarıyla ilgili olarak alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, taşınmazlar ve araçların edinilmesinde davacının katkısının bulunmadığını, ziynet eşyalarının ise iddia edilen sayıda olmadığını ve davacı tarafta kaldığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....
Dairemize verilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere, ziynet eşyası alacak davası yönünden HMK'nın 362/1- a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
Dairemize verilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere, ziynet eşyası alacak davası yönünden HMK'nın 362/1- a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
Aile Mahkemesince; davacının talebinin mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi (mehri müeccel) niteliğinde mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olduğu, uyuşmazlığın aile hukukundan kaynaklanan alacak niteliğinde olmayıp genel hükümlere dayalı (TBK m. 286 vd) bir alacak talebi niteliğinde olduğu, davaya genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesinin bakmakla görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesince; borcun kaynağının mehir senedi olduğu, mehir senedinden kaynaklı alacak davalarında görevli mahkemenin aile mahkemesi olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacının ziynet eşyaları için aynen iade, olmadığı takdirde bedel talep ettiği, aynen iade talebinin olması sebebi ile davanın belirsiz alacak davası olmadığı, dava tarihinde talep edilen ziynetlerin değerinin belirlenmesinin mümkün olup, 21/04/2022 tarihli dilekçenin talep belirleme dilekçesi olduğu, dilekçede açık bir ıslah iradesinin bulunmadığı, dolayısıyla bedel yönünden taleple bağlı kalınarak karar verilmesi doğru olduğu gibi davacının umreye gitmek için kullandığı 2 bilezik için de davanın reddi kararı doğru olmakla davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Bu nedenlerle, ziynet eşyası alacak talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılarak davanın kısmen kabulüne dair karar verilmesi gerekmiştir. Ayrıca, yerel mahkemece kadının ziynet eşyası alacak talebinin tamamen reddine karar verildiği, erkek lehine bu dava yönünden vekalet ücretine hükmedilmediği, erkeğin bu konuda istinaf başvurusu bulunmadığı dikkate alınarak, Dairemizce ziynet eşyası bedelinin kısmen kabulüne dair yeniden karar verilirken de, erkek lehine reddedilen kısım yönünden vekalet ücretine hükmedilemeyeceği anlaşılmıştır. Tüm bu nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....