WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekilinin evlilik birliği içinde ödenen konut kredisi taksitlerine yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece her ne kadar kredi taksitlerinin evlilik sonrası döneme ilişkin ödeme yapıldığını gösterir herhangi bir evrak dosya kapsamına gelmediğinden talebin tamamı hakkında görevsizlik kararı verilmiş ise de dosya kapsamı incelendiğinde bozma sonrası tapu müdürlüğünden getirtilen resmi senet evrakında taşınmaz alınırken kayda konulan konut kredisine dair bilgilerinde yer aldığı görülmektedir. Evraktaki bilgilere göre muris adına taşınmaz satın alınırken 36 ay vadeli 100.000.000 TL konut kredisi çekildiği, kredinin 23 ayının taraflar evlenmeden önceye tekabül ettiği, geri kalan 13 taksitin evlilik sonrası dönemin içinde kaldığı, ancak taraflar evlendikten yaklaşık 5 ay sonra ipoteğin terkini işlemi yapıldığı sabittir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Tüketici Mahkemesi K A R A R Dava, sözleşmeye dayalı alacak nedeniyle yapılan icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın iptali, karşı dava ise sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı alacak istemine ilişkin olup, asıl davacı davasını 12.04.2005 tarihli dilekçesi ile tamamen ıslah ederek mülkiyet hakkına dayanarak iade yolu ile tapu iptali ve tescil istemiştir. Mahkemece dava ve karşı davanın reddine karar verilmiş, hükmü asıl davacı temyiz etmiş olduğundan temyiz edenin sıfatına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 28.05.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/10/2014 NUMARASI : 2011/371-2014/428 Dava, sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak istemi ile açılmış olup, 22.06.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile istem TMK'nun 724.maddesine dayalı tapu iptali ve tescili, olmadığı takdirde alacak olarak ıslah edilmiş ve davanın reddine dair verilen hüküm, her iki istem yönünden temyiz edilmiştir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 14.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 08.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Uyuşmazlığın hizmet alımı sözleşmesinden kaynaklandığı, bu nedenle davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği halde davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiş, mahkeme kararının bu yönden bozulması gerekmiştir. 2-) Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan bozma ilamında, davalı ... vekili tarafından cevap dilekçesinde taşınmazın satın alınması sırasında konut kredisi kullanıldığının ileri sürülmüş olduğu ve delil dilekçesine de bir ödeme makbuzu eklendiği, getirtilen banka yazısına göre de davalı ... tarafından konut kredisi alındığının anlaşıldığı, tasarrufun iptali davalarında bedel farkı hesaplaması yapılırken davalı 3. kişinin taşınmazı satın alırken kullandığı kredilerin de nazara alınması gerektiği, 3. kişi ...’in dava konu taşınmazı satın alırken konut kredisi kullanıp kullanmadığı başka bir deyişle ......

            Somut olayda, “Konut Finansman Kredisi Sözleşmesi” kapsamında alınan limit ipoteğine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçilip borçluya İİK.nun 149. maddesi kapsamında icra emri gönderildiği, borçlunun icra emrinin iptali talebi ile icra mahkemesine başvurduğu görülmüştür. Takibe konu ipotek, konut finansmanı kredisinin teminatı olarak düzenlenmiş olup, konut finansman kredisi, bir tür tüketici kredisi olmakla ipotek alacağının varlığı, miktarı ve muaccel olup olmadığı, Tüketici Kanununa tâbi olduğundan, ipoteğe dayalı olarak ilamlı takip yapılamaz. Ancak, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip yapılması ve borçluya İİK'nun 149/b maddesi uyarınca ödeme emri tebliğ edilmesine engel bir durum yoktur....

              Somut olayda da; davacı tüketici yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptali ve tescil isteğinde bulunduğundan o yerde ayrı bir tüketici mahkemesi varsa çekişmenin tüketici mahkemesinde görülmesi aksi halde davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması yasadan kaynaklanan zorunluluktur. Mahkemece kamu düzeninden olan görev hususu re’sen gözetilerek yukarıda yazılı olduğu şekilde işlem yapılması yerine çekişmenin esasının incelenip hükme bağlanması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana geri verilmesine 02.06.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.06.2010 gününde verilen dilekçe ile yükleniciden temlik alınan hakka dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın derdestlik nedeni ile reddine dair verilen 04.04.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalı yükleniciden devralınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, derdestlik sebebiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. 4822 sayılı Kanununla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesinin (c) bendi ile konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar da kanunun kapsamına alınmıştır....

                  Somut olayda da; davacı tüketici yüklenicinin temlikine dayalı tapu kaydı iptali ve tescil isteğinde bulunduğundan o yerde ayrı bir tüketici mahkemesi varsa çekişmenin tüketici mahkemesinde görülmesi aksi halde davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması yasadan kaynaklanan zorunluluktur. Mahkemece kamu düzeninden olan görev hususu re’sen gözetilerek yukarıda yazılı olduğu şekilde işlem yapılması yerine çekişmenin esasının incelenip hükme bağlanması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 750.00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, 05.10.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                    Somut olayda da; davacı tüketici yüklenicinin temlikine dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunduğundan o yerde ayrı bir tüketici mahkemesi varsa çekişmenin tüketici mahkemesinde görülmesi aksi halde davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması yasadan kaynaklanan bir zorunluluktur. Mahkemece kamu düzeninden olan görev hususu re’sen gözetilerek yukarıda yazılı olduğu şekilde işlem yapılması yerine çekişmenin esasının incelenip hükme bağlanması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 14.06.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu