WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki satıcının ayıplı mal satışından kaynaklanan sorumluluğu esasına dayalı davada Torbalı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ve İzmir 5. Tüketici Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satın alınan ürünün ayıplı çıktığı iddiası ile ödenen bedelin iadesi ve ayıplı mal satışı nedeniyle uğranılan zararların tazmini istemine ilişkindir. Asliye hukuk mahkemesi, "4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun “Ayıplı hizmet" başlıklı 4/D maddesinde tüketicinin ayıplı mal satışından korunduğu ve aynı Kanunun 23. maddesinde de kanundan kaynaklanan uyuşmazlıklarda tüketici mahkemesinin görevli olduğu" gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

    vazgeçtiklerini, davalının müvekkilini maddi ve manevi zarara uğrattığını iddia ile müvekkilinin ödemiş olduğu 88.000 TL satış bedelinin, ayıplı malın taşınmazı için yapılan 1.500 TL harcamanın, ayıplı mala el konulması nedeniyle yapılan 4.000 TL harcamanın, sözleşmenin yerine getirilmemesi nedeniyle uğranılan 1.000 TL kar kaybının, el koyulan malın yerine mal almak maksadıyla bankadan alınan kredi için ödenen 9.000 TL faizin, ceza yargılaması kapsamında yapılan 5.000 TL gider ile ceza yargılaması sonucu müvekkili şirketin kişilik hakları ve itibarının zarara uğraması nedeniyle 30.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/02/2014 NUMARASI : 2013/229-2014/140 Dava konusu uyuşmazlık, mahkemenin nitelendirmesinde de belirtildiği gibi, ayıplı mal satışından kaynaklı alacak talebine ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, açık oto pazarında beğendiği ...plakalı aracı, satın almak istediğini, davalılara ait Oto Yaşarlar'a götürerek çeşitli testlerden geçirdiğini, testler sonucunda araçta hasar ve boya olmadığının tarafına söylendiğini, bu nedenle aracı piyasa fiyatı ile satın aldığını, bilahare kendi tamircisine götürdüğünü, burada yapılan kontrollerde aracın hasarlı ve boyalı olduğunun anlaşıldığını ileri sürerek hasarlı araç ile hasarsız araç arasındaki değer farkı nedeniyle 2.000,00 Tl maddi, 1.000,00 Tl manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın husumet, görev ve esastan reddine karar verilmesini dilemiştir....

          Davaya konu ayıplı mal satışı nedeniyle davacı şirketin itibarının sarsıldığına dair dosyada delil bulunmadığı, dinlenen davacı tanığının sadece olayın basına yansıdığını beyan ettiği, mal varlığı zararının meydana gelmesinin tek başına manevi tazminat için yeterli olmadığı, olayda manevi tazminat şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Her ne kadar kısa kararda sehven "davacı ve davacın vekilinin yüzüne karşı" ibaresi kullanılmışsa da, duruşma zaptından da görüleceği üzere karar duruşmasına sadece davalı katıldığından, söz konusu maddi hata gerekçeli kararda düzeltilmiştir. Açıklanan nedenlerle, davacının maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların ve davacının yerinde olmayan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı 13.12.2003 tarihinde açtığı birleşen davası ile araçtaki ayıp nedeniyle tamir süreci ve geçirdiği kazalardan dolayı maddi ve manevi tazminat talep etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Gaziosmanpaşa 1.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 29.06.2011 gün ve 2011/8785-7882 sayılı, 1.Hukuk Dairesinin 13.07.2011 gün ve 2011/8825-8288 sayılı, 13.Hukuk Dairesinin 15.09.2011 gün ve 2011/12655-12311 sayılı, 14.Hukuk Dairesinin 13.10.2011 gün ve 2011/13029-12002 sayılı, 4.Hukuk Dairesinin 03.11.2011 gün ve 2011/13692-11657 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, ayıplı mal satışından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle,hükmün temyiz inceleme görevi 13.Hukuk Dairesine aittir....

                . - K A R A R - Dava; finansal kiralama sözleşmesine dayalı olarak davalı kiralayanın, davacı kiracıya ayıplı mal teslim etmesi iddiasına dayalı kiralanan mal nedeni ile 1.739,810,600TL'nin istirdatı ve 2.510.530.740TL için borçlu olmadığının tespiti, olmadığı takdirde sözleşmenin feshi ve malın iadesi istemine ilişkindir. Davacı ......

                  Tüketici Mahkemesi özel bir mahkemedir ve görevleri 4077 Sayılı Yasadan kaynaklanır. 4077 Sayılı Yasanın 3/f. maddesinde satıcı "kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişiler" olarak tanımlanmıştır. Somut olayda; davalının 4077 Sayılı Yasanın 3/f maddesi anlamında satıcı olmadığı gibi,uyuşmazlık 2004 model opel corsa marka H.Otomobilin ayıplı olduğu iddiası ile 2.135,00.- YTL. Tazminat istemi ile 2. El otomobil satışından kaynaklanmakta olduğu anlaşılmakla, 4077 Sayılı Yasa kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın genel hükümlere göre görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Ankara 10.Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 24.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Bu durumda davacının avans olarak davalıya verdiği 106.751,27 TL ve ayıplı mal olan ve satılan közlenmiş biberin dışında olup da satılamayan ayıplı mallar ve diğer ayıplı malların bedeli olan (65.029,61 TL - 44.889,60 TL = 20.140,01 TL) 20.140,01 TL'nin davacıya iade edildiğine dair davalının sunduğu bir delil olmadığından bunlara yönelik davanın kabulü gerekir. Bu nedenle bu iki kalemin toplamı olan (106.751,27 TL + 20.140,01 TL) = 126.891,28 TL'nin temerrüt tarihi olan 13/05/2016 tarihinden itibaren işleyen ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu