Tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisi ancak istisnai ve sınırlı durumlarda titizlikle uygulanması gereken bir teoridir.--------kararında ayrıntılı olarak belirtildiği üzere; tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisi her somut olayın özelliği gözetilerek değerlendirilmeli ve TMK’nın 2. maddesi gereğince dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılması yasağı gözetilerek tüzel kişiliğin alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla kullanılıp kullanılmadığı, tüzel kişiliği düzenleyen normların dışına çıkılıp çıkılmadığı incelenmelidir. Tüzel kişilik perdesinin kaldırılması üç şekilde görülebilmektedir. İlki tüzel kişilik perdesinin düz kaldırılması, bu hal şirket borcundan dolayı şirket yönetici ve ortaklarına gidilme olanağı sağlamaktadır. İkincisi tüzel kişilik perdesinin ters kaldırılması, bu hal şirket yönetici veya ortağının borcundan dolayı şirket tüzel kişiliğine gidilmesini sağlamaktadır....
Türk Medeni Kanunu’nun 47/1. maddesinde tüzel kişiler, kendilerini oluşturan kişi veya mal topluluklarından bağımsız ve ayrı kişilikler olarak tanımlanmıştır. Tüzel kişiler süreklilik arz eden ortak bir amacı gerçekleştirebilmek için ortaklarından ayrı ve bağımsız bir kişiliğe sahip olduğundan, malvarlıkları da ortaklarının malvarlığından ayrıdır. Bu nedenle, ortaklığın alacaklılarına karşı sadece ortaklığın sorumlu olacağına dair sınırlı sorumluluk ilkesi kabul edilmiştir Ancak uygulamada, sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü yükümlülükler ile borçlardan ve sorumluluklardan kurtulmak için tüzel kişiliğin bir araç olarak kötüye kullanıldığı ve kişilerin tüzel kişilik perdesinin arkasına sığındığı istisna da olsa bazen görülebilmektedir. Tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisinin amacı ise, tüzel kişiliğin ayrılığı ilkesinin kötüye kullanılarak hukuki sorumluluktan kaçınmayı önlemek, hakkaniyeti sağlamaktır....
Teorinin amacı, hakkaniyet gerektirdiği zaman tüzel kişilik perdesinin arkasına sığınılmasının önlenmesidir. Teorinin uygulanmasının yasal dayanağı olarak dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılması yasağını düzenleyen MK’nın 2. maddesi kabul edilmektedir. Tüzel kişiliğin varlığı asıl olup borcun yükümlüsü olan bir tüzel kişilik bulunmakta iken bu tüzel kişiliğin malvarlığının alacaklarının zararına olarak kötüye kullanılması durumu iddia edilip kanıtlanmadığında şirketin ortaklarına ya da başka bir şirkete karşı bu borçtan dolayı yönelinemeyecektir. Ancak tüzel kişiliğin kötüye kullanıldığı bazı istisnai hallerde tüzel kişilik perdesi aralanmak suretiyle gerçek ya da tüzel kişi ortakların sorumluluğu cihetine gidilebilecektir....
b-Tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisi; yasal dayanağını dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılması yasağını düzenleyen TMK'nun 2.maddesinden almakta olup, yukarıda kısaca incelenen ilkeye göre tüzel kişiliğin varlığı asıl borcun yükümlüsü olan bir tüzel kişi bulunmakta iken , bu tüzel kişinin varlığının alacakların zararı olarak kötüye kullanılması durumunda iddia edilip kanıtlanmasında, şirketlerin ortaklarına veya başka şirkete karşı bu borçtan dolayı , esasen üçüncü şirketler borçtan sorumlu olmamasına rağmen tüzel kişiliğin kötüye kullanıldığı bazı istisnai hallerde tüzel kişilik perdesinin aralanması sureti ile gerçek veya tüzel kişilerin sorumluluğu cihetine gidilmesi imkanı vermektedir....
Mahkemece Davacı ile dava dış..... arasında 02.11.2011 tarihinde sözleşme yapıldığı, sözleşme uyarınca sözleşme tarihinde şirket ortağı olan davalının taşınmazları üzerine tavuk kümeslerinin imâl edildiği, sözleşmeden kısa bir dönem sonra davalının şirketteki payını devrederek şirketten ayrıldığı, ancak davacı şirketin yaptığı kümeslerin davalı adına kayıtlı olan taşınmazlar üzerinde kaldığı, borcun dava dışı .... ait olduğu tartışmasız olsa da tüzel kişilik kavramının ardına gizlenerek kanuna karşı hile yapılması ya da tüzel kişilik kavramına sığınarak onun ardında yer alan gerçek kişilerin taraf oldukları sözleşmelerden doğan yükümlülüklerini ihlal etmeleri veya üçüncü kişilere zarar verme amacı gütmeleri halinde tüzel kişilik perdesinin aralanması ve tüzel kişi vasıtasıyla elde edilmek istenen amacın engellenmesi ........
Uluslararası Ticaret Hukuku Sempozyumu, "Tüzel Kişilik Perdesinin Aralanması", 2 Şubat 2008, s. 256) Tüzel kişilik perdesinin kaldırıldığı haller şu şekilde sıralanabilir: a.) Tüzel kişi ile ortaların alanlarının organizasyon ve malvarlığı bakımından birbirine karışması b.) Yetersiz sermaye c.) Kurumsal kötüye kullanma d.) Yabancı yönetim e.) Çapraz olarak perdeyi kaldırarak sorumlu tutma. (bkz. ÖZTEK Selçuk/MEMİŞ Tekin, Şirketler Hukuku ve İcra İflas Hukuku İlkeleri Karşısında Borçlu Şirketin Alacaklarının Hakim Ortağa Karşı Korunması, I. Uluslararası Ticaret Hukuku Sempozyumu, "Tüzel Kişilik Perdesinin Aralanması", 2 Şubat 2008, s. 205 vd; SAĞLAM İpek, Tüzel Kişilik Perdesinin Aralanması Kavramına Genel Bir Bakış, I....
Temelini Medeni Kanun m. 2'de düzenlenmiş olan dürüstlük kuralından alan bu teori ile uygulamada şirketlerin tüzel kişiliğin perdesine sığınarak alacaklılarına borçlarını ödemelerinden kaçınmalarına engel olmaktadır. Perdeyi aralamak teorisiyle, tüzel kişiliğin ayrılığı ilkesinin kötüye kullanıldığı durumlarda farklı tüzel kişilik savunması kabul edilmeyerek perdenin arkasındaki kişi sorumlu tutulabilmektedir. Başka bir anlatımla perdeyi aralama teorisiyle birlikte tüzel kişinin borcundan üyelerin, üyelerin borcundan tüzel kişinin ya da ana ortaklıkla yavru ortaklıkların özdeş kılınarak sorumlu tutulmasına olanak sağlanmaktadır. (Coşkun Koçak, Tüzel Kişilik Perdesinin Aralanması 1....
Tüzel kişilik perdesinin çapraz aralanmasına benzeyen bir başka kavram organik bağ kavramıdır. Tüzel kişilik perdesinin aralanmasında olduğu gibi organik bağ kavramında da bir tüzel kişinin borçlarından bir başka tüzel kişinin sorumluluğuna gidilmektedir. Bu haliyle organik bağ kavramının da kaynağını TMK’nın 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılması yasağı oluşturmaktadır. Ancak organik bağ kavramı, tüzel kişilik perdesinin aralanmasına göre daha geniş bir anlama sahip olsa da organik bağın varlığı, tek başına tüzel kişilik perdesinin aralanmasını gerektirmemektedir. Başka bir deyişle şirketler arasında organik bağ tespit edilse dahi tüzel kişilik perdesinin aralanması ve alacağın perdenin arkasındakinden de istenebilmesi için sırf alacaklıdan mal kaçırmak ve onu zarara uğratmak amacıyla kötü niyetli işlemler yapıldığının da somut verilerle ispatlanması gerekmektedir....
GEREKÇE: Dava; Tüzel kişilik perdesinin aralanması suretiyle Eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili talebine ilişkindir. Davacı vekili, davalılardan ... Sanat …Ltd Şirketi ile Taşeron sözleşmesi yapıldığını, ana işverenin Ankara Büyükşehir Belediyesi olup “Esertepe Rekreasyon Alanı Çevre Düzenleme Yapım İşi İnşaatı” işinin yapımı için sözleşme imzalandığını, davalılar ... Ltd. Şti. ile dava dışı ...İnş Ulus. AR. Nak. San. ve Tic AŞ nin işveren kuruma karşı asıl yüklenici olduğunu , ... Sanat LTD ŞTİ ortakları ile ... Ltd. Şti. ile ... A.Ş. kurucuları aynı kişi olup davalı şahıslar olduğunu, ... A,Ş. İle ilgili olarak iflas kararı verildiğini, kendilerinin edimlerini yerine getirdiğini ancak hak edişlere ve sözleşme dışı işlere rağmen bedelin ödenmediğini ileri sürerek Tüzel kişilik perdesinin aralanarak TMK 2. Maddesi uyarınca alacaklarının tahsilini istemiştir. Davalılar süresi içinde beyanda bulunmamışlardır....
Yargıtay HGK'nın 2017/(22)9-3109 esas 2021/1075 karar sayılı ilamı; " ... tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisi her somut olayın özelliği gözetilerek değerlendirilmeli ve TMK'nın 2. maddesi gereğince dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanma yasağı gözetilerek tüzel kişiliğin alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla kullanılıp kullanılmadığı, tüzel kişiliği düzenleyen normların dışına çıkılıp çıkılmadığı incelenmelidir. Borçlu şirketin yanında aynı ana şirkete bağlı bir kardeş şirketin sorumluluğuna gidilebilmesi tüzel kişilik perdesinin aralanması suretiyle mümkün olabilmektedir. ... Tüzel kişilik perdesinin aralanması genellikle kardeş şirketler arasında söz konusu olduğundan, ana şirket ile kardeş şirket ve ortaklar arasındaki karmaşık ilişkiler zinciri net bir şekilde ortaya konulmalıdır. Bu noktada bu şirketlerin ekonomik anlamda bağımsız şirket vasfında olup olmadığının araştırılması büyük önem taşımaktadır....