Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; davacının dava açıldığı tarihte taşınmaz değerini tam ve kesin olarak belirlemesi mümkün olmadığından; davanın HMK'nun 107/1. madddesi uyarınca belirsiz alacak davası niteliğinde olduğu bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından, Davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 09.05.2019 gün ve 2018/13354-2019/9090 E/K sayılı bozma kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede; Dava; kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Davacının dava açıldığı tarihte taşınmaz değerini tam ve kesin olarak belirlemesi mümkün olmadığından, dava HMK'nun 107/1. madddesi uyarınca belirsiz alacak davası niteliğindedir....

    Ne var ki; icra emrinde talep edilen asıl alacak miktarının 159.251,80TL olduğu ve alacaklının takip tarihine kadar işlemiş faiz ya da temerrüt faizi adı altında herhangi bir talebinin bulunmadığı görülmektedir.Şu hale göre, kredi sözleşmesi, ipotek akit tablosu ve hesap kat ihtarnamesi birlikte değerlendirildiğinde, takipte istenen asıl alacak miktarının ihtarname kesinleşen 105.976,06 TL asıl alacağın üzerinde olduğu ve takipte, ihtarnamede kesinleşen asıl alacak miktarının üzerinde bir asıl alacak talep edilemeyeceğine göre; mahkemece, borçluların 150/e maddesi uyarınca düşen önceki takipte yapılan ödemeleri bulunması halinde bu ödemelerle, varsa diğer ödemelerin dikkate alınarak Yargıtay denetimine olanak tanıyacak biçimde bilirkişi incelemesi yaptırılıp rapor alınması ve takip konusu yapılabilecek asıl alacak miktarının tespiti ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçluların temyiz...

      TMK 873/3 maddesi aynı alacak için birden çok taşınmazın rehnedilmiş olması halinde, rehnin paraya çevrilmesi isteminin taşınmazların tamamı hakkında yapılacağını düzenlemiştir. Bu hükme kıyasen aynı alacak için aynı taşınmaz üzerinde farklı derece ve/veya sırada tesis edilmiş ipotek varsa bunlar hakkında da birlikte takip yapılması gerekir. Diğer taraftan İİK’nun 150/ı maddesi delaleti ile uygulanması gereken İİK'nun 149. maddesinde ise; "İcra memuru, ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva ettiğini ve alacağın muaccel olduğunu anlarsa, borçluya ve taşınmaz üçüncü şahıs tarafından rehnedilmiş veya taşınmazın mülkiyeti üçüncü şahsa geçmişse ayrıca bunlara birer icra emri gönderir" düzenlemesi mevcut olup, madde içeriğinden, borçlu ile ipotek veren arasında zorunlu takip arkadaşlığının bulunması nedeniyle haklarında birlikte takip yapılması gerektiği anlaşılmaktadır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak hukukuna ilişkin davada Ankara 3. Aile ve l5. Asliye Hukuk mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, evlilik anında davalıya verilen taşınmaz ve araç bedeli ile bankaya yatırılan paraların tahsili istemine ilişkindir. Aile Mahkemesince, eşler arasındaki mallara yönelik katılma rejiminin tasfiyesine yönelik bir dava olmadığı, sebepsiz zenginleşmeden doğan katkı payı alacağı olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davacı ile davalının evliliklerinin devamı sırasında ve eşler arasındaki edinilen mallara karşı katkı payı oranında alacak davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak hukukuna ilişkin davada Ankara 3. Aile ve l5. Asliye Hukuk mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, evlilik anında davalıya verilen taşınmaz ve araç bedeli ile bankaya yatırılan paraların tahsili istemine ilişkindir. Aile Mahkemesince, eşler arasındaki mallara yönelik katılma rejiminin tasfiyesine yönelik bir dava olmadığı, sebepsiz zenginleşmeden doğan katkı payı alacağı olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davacı ile davalının evliliklerinin devamı sırasında ve eşler arasındaki edinilen mallara karşı katkı payı oranında alacak davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Uyuşmazlık, taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 28.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              ün aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Tasarrufun iptali davalarında harç ve vekalet ücreti takip konusu alacak miktarı ile iptali istenen tasarrufun tasarruf tarihindeki değeri karşılaştırılarak düşük olan değer üzerinden hesaplanır.Somut olayda vekalet ücreti alacak miktarına göre eksik hesaplanmış olmakla birlikte temyiz edenlerin sıfatına göre bu husus bozma nedeni yapılmamış, mahkemece belirlenen vekalet ücretinin takip konusu alacak miktarına göre oranlamasının yapılması gerekmiştir. Dosya kapsamından takip konusu alacak miktarı (30.611,52 TL) iptali istenen tasarrufların tasarruf tarihindeki değerinden(... yönünden 46.279 ,00 TL, ......

                SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple gerekçeli kararının hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan ‘‘.. 05/01/2016 karar ..’’ ibaresinden çıkarılarak yerine ‘...76.000,00-TL’sine (158 parsel sayılı taşınmaz ve ... plakalı araç nedeniyle olan toplam alacak) 05.01.2016 tarihinden, 266.850,00-TL’sine (2378 parsel sayılı taşınmaz nedeniyle olan alacak) 11.07.2019...’ ibarelerinin yazılmasına, hükmün bu bölümünün düzeltilmiş şekliyle temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.15.03.2022 (Salı)...

                  Dosyada yapılan incelemede; dava konusu taşınmazlardan kanal geçirilmesi sebebiyle kamulaştırmasız el atıldığından bahisle davalı kuruma karşı fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 100,00-YTL. alacak için Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılmıştır. Bu durumda el atılan taşınmaz bedelinin tamamı alacak konusudur. Davacı vekilince ilk rapor doğrultusunda fazlaya ilişkin hak saklı tutularak 4.894,94-YTL. için ıslah yapılmış, ancak mahkemece daha sonra alınan ek rapordaki 7.328,68-YTL. bedel hükme esas alınmış ve ıslah talebiyle bağlı kalınarak fazlaya ilişkin hak saklı tutulup hüküm kurulmuştur. HUMK.'nun 4/2. maddesi uyarınca fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak dava açılmış ise; alacağın tamamı çekişmeli sayılacağından, mahkemenin görevi dava edilen alacak miktarına göre değil alacağın tamamı üzerinden belirlenir....

                    Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, kiralanan taşınmaz üzerinde yapılan faydalı masrafların tahsili istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, davanın sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı alacak davası olduğu ve uyuşmazlığın çözümünde asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Asliye Hukuk Hukuk Mahkemesi ise, dava konusu alacağın kira ilişkisi nedeniyle yapılmış bir masraf olduğu, kira ilişkisinden doğan alacak davalarının sulh hukuk mahkemelerinde görüleceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 6100 Sayılı HMK.'...

                      UYAP Entegrasyonu