Vekâlet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların da 6502 sayılı Kanun kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir. Aynı zamanda taraflar arasındaki işlemin de anılan yasada tanımı yapılan tüketici işlemi vasfını taşıması zorunludur. Buna göre, taraflar arasındaki ilişki 6502 sayılı Kanun kapsamı dışında kaldığından, genel hükümlere göre sonuçlandırılması gereken uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Ankara 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13/11/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir.. Somut uyuşmazlıkta taraflar arasındaki vekalet ilişkisinde davalının ticari amaçla hareket ettiği, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin tüketici işlemi olmadığının kabulü gerekir. Bu itibarla uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kalmadığına göre davaya bakmaya genel mahkemeler görevlidir. Mahkemenin işin esasına girerek hasıl olacak sonuca uygun karar vermesi gerekirken değinilen bu yönü göz ardı ederek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-3 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 13/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Eldeki davada davacı, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan ücretinin ödenmediğini ileri sürerek icra takibine vaki itirazın iptaline yönelik eldeki davayı açmıştır.Somut uyuşmazlıkta, davacının vermiş olduğu hizmet mesleki ve ticari amaçlı olup, davalıda tüketicidir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece, işin esası incelenerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, vekâlet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi; "...6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1. maddesi uyarınca vekalet ilişkisinden doğan davalara bakma görevinin tüketici mahkemesine ait olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. ......
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, hukuki danışmanlık sözleşmesinden kaynaklanan alacak için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. ... 16. Asliye Hukuk Mahkemesi; "...6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1. maddesi uyarınca vekalet ilişkisinden doğan davalara bakma görevinin tüketici mahkemesine ait olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ... 7....
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, vekâlet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi; "...6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1. maddesi uyarınca vekalet ilişkisinden doğan davalara bakma görevinin tüketici mahkemesine ait olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ... 6....
Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması, diğer tarafın ise ticari veya mesleki amaçlarla hareket etmesi gerekmektedir. Öyle olunca mahkemece, davalının ticari veya mesleki amaçlarla hareket edip etmediği araştırılmadan yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan 29,20 TL harcın istek halinde iadesine, 14/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. ....
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, vekâlet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi; "...6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1. maddesi uyarınca vekalet ilişkisinden doğan davalara bakma görevinin tüketici mahkemesine ait olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ... 2....
Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez.Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eldeki davada, davacı avukat davalı şirket tarafından haksız olarak azledildiğini ileri sürerek ücret alacağını ve manevi tazminatın tahsilini istemektedir. Davalı, şirket olup 6502 sayılı yasada tanımlanan tüketici vasfını taşımamaktadır. Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir.Somut uyuşmazlıkta davalı şirket, tüketici yasasında tanımı yapılan tüketici kapsamında olmadığından, taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı yasa kapsamı dışında kaldığı anlaşılmaktadır....
Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukukî işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Davacı, maliki olduğu taşınmazın satışı için davalıya vekâlet verdiğini, ancak davalının sadakat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak taşınmazı değerinden daha düşük bedelle sattığını ileri sürerek davalıdan alacağının tahsilini talep etmiş olup 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketici vasfını taşımamaktadır. Vekâlet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların da 6502 sayılı Kanun kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir. Aynı zamanda taraflar arasındaki işlemin de anılan kanunda tanımı yapılan tüketici işlemi vasfını taşıması zorunludur....