Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır....

Davacının geri isteme hakkının olduğunu öğrenebilmesi için zenginleşenin kimliğini, zenginleşmenin kendisine ait olduğunu ve haksız zenginleşmenin miktarını fiilen bilmesi gerekir. Bu şartlar, davacı tarafından kesin veya en azından davanın açılmasına imkan verecek ölçüde bilinmelidir. Sebepsiz zenginleşmede geri alma hakkının doğum anı; sebepsiz zenginleşme ve yoksullaşma olgularının gerçekleştiği andır. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Malvarlığı henüz zenginleşene verilmeden, davalının sebepsiz iktisabından ve bunun doğal sonucu olarak geri almaya ilişkin dava hakkından bahsedilemez. Dava hakkının doğmadığı hallerde ise zamanaşımının uygulanması düşünülemez. Bu bağlamda, sebepsiz zenginleşme olgusunun ve zamanaşımı def’i yönünden de iade borcunun muaccel olduğu anın dolayısıyla sebepsiz zenginleşme anının tespiti önemlidir....

    Dosyaya sunulan Bilirkişi ....... tarafından düzenlenen raporda davacı tarafın davalı tarafa geçmişten gelen davadan kazanmış olduğu 112.277,74 TL'lik tutarı muhasebe sisteminden kaynaklanan hata sebebiyle davala tarafa sehven ödendiği, davacının davalıdan net 112.277,74 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır. Davacının alacağı sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalıdır. 6098 sy TBK. m.77/1'e göre; zenginleşen başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. Geri verme borcunun konusu ve kapsamı TBK. m. 79 ve 80'de "aynen geri verme ilkesi"ne göre düzenlenmiştir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zengin- leşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır....

      Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının nedeni ise kişinin iradesi dışında malvarlığında bir eksilmenin meydana gelmesidir. Taraflar arasında malvarlıklarının değişimi bir sözleşmeye dayanır ise sebepsiz zenginleşmeden sözedilemez. Hukuki işlemlerden ve bunun en yaygın türü olan sözleşmeden doğan borçlarda borçlunun borcunu anlaşmaya uygun bir şekilde yerine getirmesi gerekir. Borçlu anlaşmaya uygun davranmazsa alacaklı borca aykırılık hükümlerini işletir ve mümkün ise borcun aynen ifasını, değilse doğan zararının giderilmesini talep eder. Sebepsiz zenginleşmede ise sadece mal varlığındaki eksilmenin giderilmesinin talep edilmesi sözkonusudur. Sebepsiz zenginleşme alacaklıya 2.derecede (tali nitelikte) bir dava hakkı temin eder. Malvarlığındaki azalmanın başka asli nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davası gündeme gelemez....

        amacı taşıdığını, davacının işbu davayı açmasında hukuki yararı olmaması sebebiyle öncelikle davanın usulden reddi gerektiğini, esasa girilecek olursa işbu davaya konu alacak yok hükmünde olduğunu, hukuk dünyasında doğmadığını, sebepsiz zenginleşme şartlarının oluşmaması sebebiyle davanın reddine ve alacaklının başlatmış olduğu icra takibinin iptaline karar verilmesini, alacaklının haksız ve kötüniyetli olması sebebiyle de lehimize kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, açılmış olan davanın reddine, davacının haksız ve kötü niyetli olması sebebiyle takip kötü niyet tazminatı kararı verilmesini, masraf ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        zenginleşme bulunmaması nedeniyle, haksız kazanç sağlamak için açılmış olan işbu davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı taraf üzerinde bırakılmasını davalı şirket adına talep etmiştir....

          Sebepsiz zenginleşme için, bir taraf zenginleşirken diğer tarafın fakirleşmesi, zenginleşme ile fakirleşme arasında nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edebilmek, için öncelikle, davalının mal varlığında bir çoğalmanın meydana gelmesi gerekir. Bu zenginleşme, mal varlığının artması şeklinde olabileceği gibi, azalmasının önlenmesi şeklinde de olabilir. Zenginleşmenin miktarı istenebilecek alacağın da üst sınırını oluşturur. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan, tahakkuk etmemiş veya varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hata sonucu verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır....

            İlk derece mahkemesince; TBK 82.madde hükmüne göre sebepsiz zenginleşmeden doğan alacak talebinin geri isteme hakkının öğrenildiği tarihten başlayarak 2 yıllık zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle "Davanın zamanaşımı nedeniyle reddine" şeklinde hüküm tesis edilmiştir. Kararı davacı tarf istinaf kanun yoluna getirmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu alacağa sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanamayacağını, talebin TBK genel zamanaşımı hükümleri uyarınca 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu savunarak kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, 5510 sayılı yasasının 81.maddesi uyarınca haksız kesintinin iadesi istemine yöneliktir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 1.946,28 TL alacak için itirazın iptali, inkar tazminatının masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dava dilekçesinde davalı çalışana haksız ödenen 1.946,28 TL alacağın sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir....

              Haksız fiilden doğan tazminat borçlarında, temerrüdün haksız fiil tarihinde kendiliğinden gerçekleşeceği konusunda öğreti ve Yargıtay'ın kararlılık kazanmış uygulaması birbirine paralel olduğu halde; sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan iade borcunda temerrüdün ihtar gerekmeksizin zenginleşme tarihi itibariyle oluşacağına dair öğretideki görüşün Yargıtay uygulamasında genel bir kabul görmediği; Yargıtay'ın bazı Dairelerinin, sebepsiz zenginleşmede dahi borçlu temerrüdünün gerçekleştiğinin kabul edilebilmesi için alacaklının ihtarının varlığını aradığı; buna karşılık, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ve diğer bazı dairelerinin öğretiye paralel olarak, bu gibi hallerde ihtar gerekmeksizin zenginleşme tarihinde temerrüdün gerçekleşeceğini kabul ettikleri görülmektedir. (Örneğin, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 13.11.1991 gün ve Esas: 1991/11-303, Karar: 1991/567 sayılı)....

                UYAP Entegrasyonu