Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacı tarafından keşidecisinin davacı, lehtarının davalı ------ ödemenin davalı ---- sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince tahsili talebine ilişkindir. Davacı, keşidecisinin davacı, lehtarının davalı olan -------- bedelli ödemenin davalı ..--- sebepsiz zenginleşme hükümleri kapsamında ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde söz konusu çeklerin kanunda öngörülen 1 yıllık zamanaşımı süresinden sonra sebepsiz zenginleşme kapsamında alacak davasına konu edilmiş olması nedeniyle öncelikle davanın TTK 732/4 maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir. TTK m. 814 uyarınca çek vadeden itibaren 3 yıl içerisinde icraya konulabilir ve dava konusu edilebilir. 1 yılık zaman aşımının ise TTK 732'den kaynaklanan "Sebepsiz Zenginleşme" dava açma süresi olduğu, 3 yıllık sürenin dolmuş olması halinde alacaklı 1 yıl içerisinde sebepsiz zenginleşme davası açarak senedi doğrudan "delil" olarak gösterip alacağını ispat etmek suretiyle alacağına kavuşabileceği, somut olayda dava konusu çekin 10.03.2017 keşide tarihli olup, davanın zamanaşımı süresi içeresinde açıldığı anlaşılmakla davalının zamanaşımı def'ine yönelik itirazının reddine karar vermek gerekmiştir....

      Mahkemece; mülkiyetin aidiyetinin tespiti davası hakkında karar tarihinden önce ortaklığın giderilmesi davası açılmış olması nedeniyle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, sebepsiz zenginleşme nedeniyle açılan alacak davasının ise kısmen kabulü ile, davalılardan ...'den 123,48 TL, ...'den 92.61,00 TL, ...'ten 192.94,00 TL, ...'den 192.94,00 TL, ...'dan 609.70,00 TL ve ...'...

        DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davalı sigorta şirketi, trafik kazası nedeniyle davacının murisinin sebebiyet verdiği tazminatı halefiyet ilkesi gereğince icra marifetiyle davacıdan tahsili cihetine gitmiş, davacının hesabında bulunan 23.334,79 TL haczedilmiş, davacı hasımlı olarak mirasın reddi davası ikame etmiş, davanın kabulüne karar verilmiş ve karar kesinleşmiş, bu kez davacı ödenen paranın istirdadı talebinde bulunmuştur. Sebepsiz zenginleşme, haklı bir neden olmaksızın bir kimsenin malvarlığının başka bir kimsenin malvarlığı aleyhine çoğalmasıdır.. Sebepsiz zenginleşme, haksız olarak başkasının mal varlığından veya emeğinden zenginleşen kimsenin, bu zenginleşmeyi geri vermesi amacını taşır. Bu şekilde, hukuki değerler arasında bozulmuş olan denge yeniden tesis edilmiş olur. Sebepsiz zenginleşme TBK 77- 82. maddeleri arasında düzenlenmiştir....

        HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava , taraflar arasındaki sözleşmenin ifa edileceği inancı ile , davacı tarafından davalı adına yapılan ödemelerin ,sözleşmenin feshedilmesi sebebiyle davalı yönünden sebepsiz zenginleşme oluşturduğu iddiası ile alacak talebine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının haklı bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalmasıdır. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında, bir başkasının aleyhine bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir....

        Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhinde çoğalması gerekir. Dolayısıyla sebepsiz zenginleşme için zenginleşme ile fakirleşme arasında illiyet bağı bulunmalıdır. Bu nedenle de iade borcunun kapsamı belirlenirken öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tesbit edilmesi gerekir. Somut olayda; huzurdaki davanın açıldığı tarihte davaya konu yapıların üzerinde bulunduğu 687 numaralı parselle ilgili açılmış olan ortaklığın giderilmesi davası derdest olup, taşınmaz satılarak davacının elinden alınmamış ve davacı aleyhine henüz zenginleşme oluşmamıştır. Bu bağlamda, davacının sebepsiz zenginleşmeye ilişkin talebin reddinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; çoğun içinde az da vardır kuralından hareketle davaya konu parsel üzerindeki yapıları davacının meydana getirdiğinin tespitine yönelik hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

          Öyle ise, dava konusu olayda sebepsiz zenginleşenin davalı olduğunun kabulü gerekir.", olarak belirtildiği üzere, davacı sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak ödediği paranın iadesini talep edebilir ve sebepsiz zenginleşme davasının davalısı, mal varlığı zenginleşen asıl icra dosyası alacaklısıdır. 6098 sayılı TBK'nun sebepsiz zenginleşme davalarında zamanaşımını düzenleyen 82. maddesinde "Sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar." düzenlemesine yer verilmiş olup , davalı davacı tarafından ödemenin 30.10.2019 tarihinde yapıldığı ve alacağın zamanaşımına uğradığını iddia etmiş ise de, davacı kendi içerisinde ödeme tarihi itibariyle istem hakkı olduğunu bilse bile, bu istem hakkını ileri sürebilmesi istihkak iddiasının kabul edilmesi ile mümkündür ki davacı 15/06/2022 tarihli Yargıtay onama ilamından...

            Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında, bir başkasının aleyhine bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır.Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

                Somut olayda, dava konusu taşınmazda yeralan dükkân için yapılan imalat ve onarımların bedeli sebepsiz zenginleşme kurallarına göre diğer mirasçılar olan davalılardan talep edilmektedir. Uyuşmazlık, taşınmazın davacı tarafından dava tarihine kadar kullanılıp kullanılmadığı ve iade borcunun kapsamı noktasında toplanmaktadır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında (02.02.1991 tarihli, 1990/1 Esas; 1991/1 Karar) vurgulandığı gibi, iade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Uyuşmazlık, konusu olayda olduğu gibi dava tarihinden çok önce yapılan ve davacı tarafından kullanılarak yararlanılan giderler nedeniyle, sebepsiz zenginleşme borçlularının (davalıların) bu giderlerin yapıldığı tarihte ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği kabul edilemez. Sebepsiz zenginleşme nedeni ile iade isteminde bulunabilmek için bir tarafın malvarlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu