Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın lehdarı olup ciranta sıfatıyla imzaladığı 16.01.2004 vade tarihli 3.850 TL bedelli kambiyo senedini alacağın temliği sözleşmesiyle dava dışı ciranta Şakir Yeşil'den devraldığını beyan ederek, senedin kambiyo vasfını yitirmiş olması nedeniyle 3.850,00 TL asıl alacak 4.111,89 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.691,89 TL'lik alacağın tahsili için yaptığı ilamsız takibe davalıların itirazının iptali ile %40 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, senedin zamanaşımına uğradığını, vadeyi takip eden 3 yıldan sonraki 1 yıl içinde sebepsiz zenginleşme davası açılmadığını davanın zamanaşımı nedeniyle reddini, alacağını temlik eden ciranta ... ile ibraname yaptıklarını ve borçlarının olmadığını beyan ederek davacı aleyhine %40 kötüniyet tazminatına hükmedilmesiyle davanın reddini savunmuşlardır....

    Davalı; dava konusu dairenin tüm masraflarını kendisinin karşılayıp yaptırdığını, ekonomik gücü olmayan davacıya sadece daireyi kullanması ve isterse kiraya vermesi hususunda muvafakat ettiğini, ahlaki görevin ifası nedeniyle sebepsiz zenginleşme talep edilemeyeceğini, davacının getirisinden istifade ettiği dönemler için bakım ve zorunlu giderleri isteyemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir. İlk derece mahkemesince; dava konusu taşınmazın davacıya ait olmasına rağmen davalı tarafından satılarak sebepsiz zenginleştiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile 88.759,93 TL'nin 02/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....

      Bu nedenle, taraflar sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre verdiklerini geri isteyebilirler." şeklinde davanın harici taşınmaz satımı nedeni ile ödenen bedelin istirdatı istemine ilişkin olup sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanacağı açık şekilde belirtilmiş olup uzun yıllardır yapılan işbölümü uyarınca uygulama bu yöndedir. Konusunda uzman daire olan Yargıtay 3.HDnin süregelen kararları doğrultusunda resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersiz olan taşınmaz satım sözleşmesinden kaynaklı davalar TBK 77 vd maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca çözümlenecektir. Paralel düzenleme olan HSK Birinci Dairesinin 13/02/2018 tarihli ve 208 sayılı BAM'nin iş bölümlerine ilişkin kararının Antalya BAM 7. Hukuk Dairesinin görev alanının düzenlendiği kısmın "8" numaralı bendine göre Sebepsiz zenginleşmeye dayalı davalara ilişkin istinaf incelemesinin Antalya BAM 7.Hukuk dairesince yapılacağında hiç bir tereddüt yoktur....

      Dava, dava dilekçesinin konu kısmından da anlaşılacağı üzere eşlerin boşanması nedeniyle mal ortaklığının tasfiyesi olarak açılmış ancak, nitelendirmenin tam olarak yapılmadığı bu ibarenin yanında alacak ve sebepsiz zenginleşme davası olarakta nitelendirildiği anlaşılmıştır. Eşlerin Kadıköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin Yargıtay denetiminden geçerek 27.06.2003 tarihinde kesinleşen 2002/1581 Esas ve 2002/1378 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları, daha sonra her iki eşin birlikte üyesi oldukları kooperatif yoluyla edinilen taşınmaz nedeniyle davacının alacak isteğinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Kural olarak 01.01.2002 öncesi geçerli bulunan 743 sayılı TKM.nin 170. maddesi gereğince mal ayrılığından kaynaklanan katkı alacağı ile, 4721 sayılı TMK.nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden sonra yasal mal rejimi olarak kabul edilen edinilmiş mallardan ve değer artış payından kaynaklanan alacaklar nedeniyle ayîn (mülkiyet) hakkı istenemeyeceği açıktır....

        "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan muhdesatın aidiyeti ve sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak istemine ilişkindir....

          Sebepsiz zenginleşme için, bir taraf zenginleşirken diğer tarafın fakirleşmesi, zenginleşme ile fakirleşme arasında nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edebilmek, için öncelikle, davalının mal varlığında bir çoğalmanın meydana gelmesi gerekir. Bu zenginleşme, mal varlığının artması şeklinde olabileceği gibi, azalmasının önlenmesi şeklinde de olabilir. Zenginleşmenin miktarı istenebilecek alacağın da üst sınırını oluşturur. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan, tahakkuk etmemiş veya varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hata sonucu verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır....

            Davacı; murise ait taşınmazda kendisi tarafından yapılan faydalı giderler bulunduğunu, murisin vefatı sonrası tarafların elbirliği ile mülkiyetinde bulunan taşınmazın ortaklığın giderilmesi davası sonucu ihale ile kendisi tarafından satın alındığını, davalının kendisi tarafından yapılan faydalı giderler nedeniyle yüksek ihale bedeli hak ederek zenginleştiğini öne sürerek, bunun sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı olarak tahsilini istemiştir....

            Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayandığını ve davacı tarafça net ve açık bir surette sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde alacak talebi yöneltildiğini, sebepsiz zenginleşme iddiası olan ödemenin 23.09.2008 tarihinde gerçekleştiğini, sebepsiz zenginleşmenin ödemeye ilişkin taşınmazın icra marifeti ile satıldığı tarihte, 2011- 055 sayılı meclis kararının alındığı 01.11.2011 tarihinde, Edirne 1. İcra Müdürlüğünün 2014/4606 Esas sayılı dosyasında yapılan satış gününde, Edirne İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/246 Esas sayılı dosyasında davanın açıldığı tarihte, davacı tarafça Edirne 1....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali, Tescil ve Alacak K A R A R Davacı her ne kadar harici satışa dayanarak tapu kaydının iptali ile tescil talebinde bulunmuş ise de, 10.10.2008 tarihli ıslah dilekçesinde talebini alacak davası olarak ıslah ederek sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak talebinde bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (13.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Davalı, TTK uyarınca sebepsiz zenginleşme hükmüne dayanarak ancak ciro yolu ile çeki eline geçiren hamilin dava açmasının mümkün olduğunu, lehtar ile keşideci arasında temel ilişki bulunduğundan bunlar arasındaki davada TTK uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanamayacağını, davacının temel ilişki iddiasında bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere göre; davacının, dava konusu çekler zamanaşımına uğramış olsa da sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanması gerektiğinden bahisle davalının itirazının iptali isteminde bulunduğu, her ne kadar TTK.'...

                UYAP Entegrasyonu