Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödediğini geri isteyebilir. Yanlışlık eda ile ilgili olup, edada bulunanda bağışlama irade ve arzusunun bulunmadığını gösteren bir yanılmadır....

    Mahkemece, davalının aracın eski eşi tarafından davacıya satıldığı ve bedelinin de dava dışı Osman tarafından alındığı iddiasının aksinin davacı tarafça ispatlanamadığı, sebepsiz zenginleşme halinde alacak isteminin ancak zenginleşene ve onun külli haleflerine karşı ileri sürülebileceği, mülkiyet hakkı sahibine karşı ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Sebepsiz zenginleşme, BK.nun 61-66.maddeleri (TBK.nun 72-82.maddeleri) gereğince, bir kimsenin malvarlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin malvarlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun malvarlığından bir başkasının aleyhine olarak zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır....

      Bankası'na bu durumun bildirilmesine rağmen iade işleminin gerçekleşmeyeceğini bildirdiklerini, bu nedenle müvekkilinin son ciranta ...Bank A.Ş'den protesto yediğini, sehven yatırılan bu bedelin sebepsiz zenginleşme olduğunu belirterek, Türkiye ... Bankası ... Şubesi'ne yatan 10.620,00.-TL miktarındaki para üzerine üçüncü kişilere devrini önlemek amacıyla tedbir konulmasına, davalı tarafın hesabına yatan paranın hesaptan alınarak müvekkiline ödenmesine ve bu olay neticesinde sebepsiz zenginleştiği 10.620,00.-TL'nin sebepsiz zenginleştiği ... tarihinden itibaren işleyecek temerrüt ve yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı taraf davaya cevap vermemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava; dava konusu bono bedelinin cirantaya ödenmesine rağmen sehven bir kez de lehdara ödenmesi nedeniyle, davalıya sehven yapılan bu ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre istirdatına karar verilmesi istemine ilişkindir....

        Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2011/185 esasından 10.08.2010 tarihinde 1.000,00 TL için dava açtığı, bu miktar için 20/03/2012 tarihinde kabul kararı verildiği, davacının mahkememize açtığı dava tarihi ise 21/05/2012 olduğu, dava sebepsiz zenginleşme kurallarına dayalı açıldığına göre, ödemenin yapıldığı tarihte sebepsiz zenginleşmenin gerçekleştiği, en son ödeme 06/05/2010 tarihinde yapıldığına göre bu tarihte zenginleşmenin gerçekleştiği, dolayısıyla zamanaşımının da bu tarihte işlemeye başladığı, davacının .......

          zenginleşme nedenine dayalı alacak istemine ilişkin uyuşmazlığın genel yetkili mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

            Davacı taraf dava dışı borçlu aleyhine başlatılan icra takibine müvekkilinin adresine gelerek haciz ve muhafaza işlemleri yapıldığını, bu nedenle ticari itibarlarının zedelenmemesi için ihtirazi kayıtla ödeme yapmak durumunda kaldıklarını iddia etmiş, ayrıca verilen ıslah dilekçesi ile davanın sebepsiz zenginleşme olarak ıslah edildiği ileri sürülmüştür. Davalı taraf ise davanın reddini savunmuştur. Davacı taraf icra dosyasında borçlu konumunda değildir. Bu itibarla davacının İİK'nın 72. Maddesi uyarınca istirdat davası açması hususunda aktif dava ehliyeti bulunmadığı gibi bu konuda hukuki yararı da bulunmamaktadır. Öte yandan davanın davacının ıslahı doğrultusunda sebepsiz zenginleşme davası olarak kabul edilmesi halinde dahi icra dosyasına yapılan ödemelerin icra borcuna mahsuben yapıldığının kabulü gerekir. Dolayısıyla bu şekilde yapılan bir ödemeden dolayı sebepsiz zenginleşen dava dışı takip borçlusudur....

            Davacı taraf dava dışı borçlu aleyhine başlatılan icra takibine müvekkilinin adresine gelerek haciz ve muhafaza işlemleri yapıldığını, bu nedenle ticari itibarlarının zedelenmemesi için ihtirazi kayıtla ödeme yapmak durumunda kaldıklarını iddia etmiş, ayrıca verilen ıslah dilekçesi ile davanın sebepsiz zenginleşme olarak ıslah edildiği ileri sürülmüştür. Davalı taraf ise davanın reddini savunmuştur. Davacı taraf icra dosyasında borçlu konumunda değildir. Bu itibarla davacının İİK'nın 72. Maddesi uyarınca istirdat davası açması hususunda aktif dava ehliyeti bulunmadığı gibi bu konuda hukuki yararı da bulunmamaktadır. Öte yandan davanın davacının ıslahı doğrultusunda sebepsiz zenginleşme davası olarak kabul edilmesi halinde dahi icra dosyasına yapılan ödemelerin icra borcuna mahsuben yapıldığının kabulü gerekir. Dolayısıyla bu şekilde yapılan bir ödemeden dolayı sebepsiz zenginleşen dava dışı takip borçlusudur....

              Mahkemece, davalılar tarafından zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de, davacı tarafından açılan istirdat davası ile zamanaşımının kesildiği, davanın çalınma nedeniyle süresinde bankaya ibraz olunamayan ve istirdat davası ile davacıya iadesine karar verilen çek nedeniyle sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı olarak açılan itirazın iptali davası olduğu, dava konusu çek hamiline yazılı olup, davacının meşru hamil olduğunun ...8. Asliye Ticaret Mahkemesi kararıyla sabit olduğu, çekin keşidecisi konumunda olan davalıların haksız olarak zenginleşmediklerini isbatla yükümlü olup, bu yönde bir delil sunamadıkları çek bedelini ödemekle yükümlü oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne, ......

                DAVALININ CEVABI : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; davanın sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak davası olduğunu ve bu nedenle davanın adli yargıda değil idari yargıda görülmesi gerektiğini , zaman aşımı itirazında bulunduklarını, bedellerin alınmasında hukuka aykırı bir yön bulunmadığını , temerrüte düşürülmediğinden faiz talep edilemeyeceğini bildirerek davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir. DELİLLER VE DEĞERLENDİRME: Dava, sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşme, bir tarafın diğer tarafta hiçbir ticari ve hukuki ilişki içerisinde bulunmadan sağladığı kazanımdır. Bu kazanım haksız olduğundan iadesi istenebilir. İade edilmemesi halinde yargı yoluna başvurulabilir. Kamu iktisadi girişimleri kurdukları ticari işletmeler nedeniyle tacir niteliğini taşımaktadırlar. Bu nedenle, gerek sözleşmeden gerekse sözleşmeye aykırılık nedenleriyle özel hukuk kuralları uygulanır....

                  Esas sayılı dosyasında borçlu olarak gösterilmediği, dolayısıyla davanın dayanağının İİK'nın 72/7 maddesine dayanan istirdat talebi olarak nitelendirilmesi halinde davacının takip dosyası borçlusu olmaması sebebiyle aktif husumetinin bulunmadığı, davanın dayanağının sebepsiz zenginleşme kurumu olduğunun kabulü halinde ise, 11.185,90 TL bedelin davacı tarafından ödendiğinin ispat edilemediği, 27.265,00 TL ödeme yönünden ise davacının, davalıya ödeme yaparak dava dışı borçlular ... şirketi ile ...'i mevcut bir borçtan kurtardığı, davalının söz konusu ödeme ile var olan bir alacağına kavuştuğu, sebepsiz zenginleşme iddiasının ancak malvarlığında söz konusu ödeme nedeniyle azalma gerçekleşmeyen borçlulara karşı ileri sürülebileceği ve davalının pasif husumetinin olmadığının anlaşıldığı" gerekçesiyle davanın husumet nedeniyle reddine karar verildiği görülmüştür....

                    UYAP Entegrasyonu