Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından itirazın iptali talep edilen Ankara... Müdürlüğü'nün 2020/10348 esas numaralı icra dosyası kapsamında takibe konulan faturanın, 14.05.2020 tarihli sözleşmeye dayandırıldığını, sözleşmenin taraflarının ... ve ... Dekorasyon İnş. İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti. olduğunu, sözleşme ile ...'in aile konutu için üretilecek mallar ve verilecek hizmetlerin belirlendiğini, davalı şirketin bu sözleşmeye taraf olmadığını, davalı şirkete alacak talebinde bulunulmasının hukuka aykırı olduğunu, alacak talebinin ...'e yöneltilmesi gerektiğini, davalı şirket ile davacı taraf arasında herhangi bir hukuki ilişki veya sözleşme ilişkisi bulunmadığını, davanın esasa girilmeksizin husumet yokluğu nedeniyle reddini talep ettiklerini, sözleşmede 100.000,00-TL götürü bedel üzerinden anlaşıldığını, süreç içerisinde sözleşmenin tarafı davacı ... tarafından dava dışı .......

    Davalı vekili, davacının dayandığı sözleşmelerdeki imzanın müvekkili şirket yetkililerine ait olmadığını, bu nedenle sözleşmeye dayalı alacak isteminin yerinde bulunmadığını, iddianın aksine faturalara süresinde itiraz edildiğini belirterek davanın reddi ile % 40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde davalı yanın faturalara ilişkin itirazlar ile fatura iadelerini içeren ihtarnamede tarihsiz sözleşmenin kabul edildiğine ilişkin beyan bulunduğundan ayrıca davalı şirket tarafından bir kısım ödemeler yapıldığından, yetkisiz kişilerce imzalanmış olsa bile sözleşmenin davalı şirket tarafından benimsendiği kanaatine varılmış, sözleşme hükümleri gereğince davacının no-show (tazminat) talep etme hakkının olduğu, davacının talep edebileceği tazminat miktarının ayrık rapor veren mali müşavir bilirkişi Kaan Azak tarafından düzenlenen 6.11.2008 tarihli raporda belirlendiği üzere toplam 7.132.95....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.10.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, tescil mümkün olmazsa alacak istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 13.10.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 21.08.2006 günlü taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademedeki istek ödenen satış bedeli 45.000,00 TL’nin tahsili istemlerine ilişkindir. Davalı vaat borçlusu ..., sözleşmenin doğru olduğunu bildirmiş, davaya dahil edilen Şavşat Belediye Tüzel Kişiliği cevap vermemiştir. Mahkemece, mülkiyet aktarımı istemi reddolunmuş, belediye hakkındaki dava ise husumet yönünden reddedilmiş, ikinci kademedeki alacak istemi hüküm altına alınmıştır....

        Sayılı dosyasında takip başlatıldığını, 15.10.2009 tarihinde asıl alacak miktarının ödendiğini, bankaya yatan paranın 1 ay hesapta tutulması uygulamasının haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmenin 5. maddesinin haksız şart niteliğinde olduğu kanaatine varılarak, davanın kısmen kabulüne, ... 4....

          İtirazın iptali davaları icra takibine ve takipteki sebebe sıkı sıkıya bağlı davalar olup takipte hangi sebebe ve miktara dayanılmış ise yargılama da o miktar ve sebep üzerinden yürütülür. Öyle ki itirazın iptali davalarında ıslah yolu ile müddeabihin arttırılması da mümkün değildir. Büyükçekmece Bakırköy ...... İcra Dairesi ..... Esas sayılı dosyasının incelenmesinde alacaklının ..... Kargo Lojistik A.Ş.., borçlunun ,...., alacağın açık hesaptan kaynaklı 966,29-TL alacak olduğu, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu ve alacaklı tarafından İİK 67 de belirtilen yasal bir yıllık itiraz süresinde davanın açıldığı anlaşılmıştır. Dava TTK'nun 5/A maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuğa tabi olup, arabuluculuğa başvuru şartının sağlandığı ve arabuluculuk sürecinin anlaşmama ile sonuçlandığı anlaşılmıştır. Taraflar arasında araçla şehir içi kargo taşıma sözleşmesini varlığı hususunda uyuşmazlık bulunmadığı, taraflar arasındaki sözleşmenin sona erdiği, sözleşmenin 24....

            Asıl ve birleşen davalar, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Öncelikle dava değeri ile Mahkemece hüküm altına alınan alacak miktarına göre davalının, karara karşı istinaf hakkının bulunup bulunmadığını değerlendirmek gerekmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 341. maddesinde istinaf yoluna başvurulabilen kararlar gösterilmiştir....

              Davalı davanın süresinde açılmadığını, sözleşmenin feshi için açtıkları davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini ve sözleşmenin feshinden dolayı kira bedeli talep edilemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/91 esas sayılı dosyasında; davacı kiralayan tarafından ödenmeyen kira bedellerinin tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali ve temerrüt nedeniyle tahliye davasının açıldığı 18.02.2010 tarihinde sözleşmenin feshedilmiş sayılacağı gerekçesi ile bu tarihe kadar olan rödovans bedeli yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Davada dayanılan ve hükme esas alınan 09.06.2008 tarihli ve 01.01.2018 bitiş tarihli rödovans sözleşmesi konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen sözleşmenin iptali, tapu iptali ve tescil davaları sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 11.07.2012 gün ve 2012/1606 Esas, 2012/4842 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Davacılar vekili, arsa sahibi müvekkili ile davalı... arasında 01.08.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, bu kapsamda yükleniciye devredilmesi gereken dairelerin davalı yüklenici tarafından kandırılmak suretiyle 30.03.1998’de devirlerin davalı yükleniciye devredildiği zannıyla diğer davalı şirkete yaptırıldığını, buna rağmen davalı yüklenicinin sözleşme gereğince verilmesi gereken tapuların verilmesini istediğini, yapılan konutların imara aykırı olması nedeniyle ruhsatının alınamadığını, bu durumun da dairelerin değerini düşürdüğünü, teslimde gecikme olması halinde ödenmesi kararlaştırılan...

                  Davalı vekili, müvekkil ile davacı arasındaki 24.9.2004 tarihli bir yıllık sözleşmenin süresi sonunda davacının, sözleşmeyi yok sayarak keyfince belirlediği günlük depo kirası üzerinden düzenlediği faturalara istinaden müvekkilden alacak talep ettiğini,sözleşmenin 24.9.2005 tarihinde sonlandırıldığını ancak ticari ilişkinin kesintisiz devam ettiğini, bunun üzerine müvekkil istirdat hakkını saklı tutarak tüm fatura bedellerini ödeyerek depoyu boşalttığını,davacının MK 2.maddesine aykırı davrandığını,kesintisiz devam eden ticari ilişkiye aynı şartlarla yenilenen sözleşme şartlarının uygulanması gerektiğini,istirdat haklarını saklı tutarak malları alma kaygısıyla ödemelerin yapıldığını savunarak davanın reddi ile davacı aleyhine %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir....

                    İcra Müdürlüğü'nün 2013/5526 esas numaralı dosyası ile başlattıkları icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamını ve alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının çalışanlarının işi sözleşmeye uygun yapmadıklarını, davacının denetim görevini yerine getirmediğini, bu konularda tutanak tutulduğunu, sözleşmenin karşılıklı mutabakat sağlanarak sona erdirildiğini, sözleşmenin tek taraflı feshedildiği kabul edilse dahi feshe davacının sebep olduğunu, haklı sebeple fesihte kâr mahrumiyetinin istenemeyeceğini, talep edilen miktarın içerisinde başka alacak kalemlerinin de olduğunu, tamamının davacının kazancı olmadığını, davacının yoksun kalınan kârını ispatlar delil bulunmadığını savunarak, davanın reddini ve alacağın %40’ından az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu