Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukukumuzda yer alan kusursuz sorumluluk hâllerine örnek vermek gerekirse, ayırt etme gücü bulunmayan kişinin verdiği zarara ilişkin hakkaniyet sorumluluğu (TBK 65, BK 54), adam çalıştıranın sorumluluğu (TBK 66, BK 55), Hayvan bulunduranın sorumluluğu (TBK 67 BK 56), Yapı malikinin sorumluluğu (TBK 69, BK 58), Tehlike arzeden işletme faaliyetinden doğan zarar sorumluluğu (TBK 71), araç işleteninin sorumluluğu (KTK 85), ev başkanının sorumluluğu (TMK 369) hükümleri verilebilir. Bu hükümler gibi tapu sicilinin tutulmasından doğan zararlardan devletin sorumluluğu da bir kusursuz sorumluluk (tehlike sorumluluğu) düzenlemesidir. 818 sayılı Borçlar Kanununda kusur unsuru içermeyen sorumluluk hâlleri bulunmasına rağmen kusursuz sorumluluğun esaslarına yer verilmemiştir....

    Dairemizin 28.04.2021 tarihli ve 2020/8462 Esas, 2021/6614 Karar sayılı kararı ile 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi uyarınca tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle Hazinenin sorumluluğu söz konusu olduğundan Hazine hakkında açılan davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine dair hüküm kurulması, Noterlerin hukukî sorumluluğunu düzenleyen 1512 sayılı Kanun'un 162 nci maddesi gereğince kusursuz sorumluluk şeklinde düzenlenen noterin sorumluluğu, ancak zarar ile uygun nedensellik bağının kesildiğinin kanıtlanması durumunda ortadan kalkacağından, sahte işlem nedeniyle davalı noterin sorumluluğunun tespiti bakımından belirtilen hususta değerlendirme yapılması gerekirken, bu konuda inceleme yapılmadan, eksik inceleme ile hüküm kurulması, yerel mahkeme kararı, bozma ile ilk karar ortadan kalktığından bozmadan sonra yeniden karar verilmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulmasına karar verilmiştir. 3....

      Bu düzenlemeler ışığı altında noterlerin sahte belgeler ile işlem yapması, gerçek maliki iyi tespit edememesi hatalı ve eksik işlem sayılmalıdır. Bu nitelikte gerçekleşen işlem olmasa ne gerçek ruhsat sahibi ne de notere güvenerek satın alan kişi zarara uğrayacaktır. 1512 Sayılı Noterlik Kanunun 162. maddesinde düzenlenen noterlerin hukuki sorumluluğunun kusursuz olduğu genel ilke ve prensip olarak benimsenmiştir. Ancak bu sorumluluktan mutlak kusursuz sorumluluk olarak benimsendiği sonucu da çıkarılmamalıdır. Noterin hukuki sorumluluğunun olabilmesi için; noterin veya çalışanının bir eyleminin bulunması, bu eylemden dolayı bir zararın doğması, bu zararla birlikte eylem ile zarar arasında illiyet bağının bulunması gerekmektedir. Noter kusurunun bulunmadığını veya çalışanına gereken özeni gösterdiğini ispatlayarak sorumluluktan kurtulamaz. Ancak noterin noterlik faaliyeti ile doğan zarar arasında nedensellik bağının bulunmadığını ispatlayarak sorumluluktan kurtulması mümkündür....

      Bu nedenle, taraflar arasındaki uyuşmazlık, noterlerin ve ilgili bakanlığın hukuki sorumluluğundan kaynaklanmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı İş Bölümü Kararı uyarınca temyiz incelemesinin Dairemizin görevi dışında olup 3. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünüldüğünden, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 1/4/2015 tarihli ve 6644 sayılı Kanunun 2. maddesiyle değişik 60/3. maddesi uyarınca görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine 05/05/2015 gününde oy birliği ile karar verildi....

        Kongresinde, Noterlik mesleğine 10 yıl hizmet verdikten sonra yaş haddinden emekli olan noterlerin ve mesleğe en az 10 yıl hizmet vererek meslekten ayrılan noterlerden 31/12/2012 tarihi itibariyle 65 yaş ve üzerinde olan noterlerin primlerinin Birlikçe ödeneceğine karar verilmiştir. Bu kapsamda, 17/12/2012 tarihli Yönetim Kurulu toplantısında, 1-Mesleğe en az 10 yıl hizmet vererek yaş haddinden emekli olan noterlerin grup sağlık sigortasına dahil edilmesine ve primlerinin Birlikçe ödenmesine, 2-Mesleğe en az 10 yıl hizmet vererek meslekten ayrılan noterlerden 31/12/2012 tarihi itibariyle 65 yaş ve üzerinde olan noterlerin grup sağlık sigortasına dahil edilerek primlerinin Birlikçe ödenmesine karar verilmiştir. 45....

          Bu maddeye göre, noterlerin sorumluluğu kusursuz sorumluluktur. Kusursuz sorumlulukta ise, zarar gören kişinin kusurun varlığını ispat etmek zorunluluğu yoktur, aksine kusursuz sorumlu olan davalının (noterin) olayla zarar arasında uygun illiyet bağının bulunmadığını kanıtlaması gerekir. Sorumluluk hukukunun önemli ögelerinden biri de zarar ile eylem arasında illiyet bağının bulunmasıdır. İlliyet bağının kesildiği durumlarda kusursuz sorumlu olan kişi sorumlu tutulmayacaktır. Teoride ve uygulamada; mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru ve üçüncü kişinin ağır kusuru ile illiyet bağı kesilir ve kusursuz sorumlu olan kişi sorumluluktan kurtulur. Diğer taraftan Noterlik Kanununun 72. maddesi gereğince noter; iş yaptıracak kişilerin kimlik ve adresleri ile gerçek isteklerini tam öğrenmekle yükümlüdür. Noterin sahte belgeler ile işlem yapması ve gerçek maliki iyi tespit edememesi, hatalı ve eksik bir işlemdir. Somut olayda; dosya kapsamında yer alan Antalya 3....

            Hükmüne uyulan bozma ilamı kapsamında yapılan yargılama süreci sonunda, alınan bilirkişi kurul raporunda dava dışı sürücü ..... %100 kusurlu, yedek sürücü sigortalı Haluk Kaya kusursuz ve davalı işveren'in kusursuz olduğuna ilişkin bilirkişi raporunun hükme dayanak kılınmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa'nın 26. maddesi olduğuna göre; davalı işverenin sorumluluğu, ancak bu maddede öngörülen koşulların gerçekleşmesi bir başka ifadeyle zararlandırıcı sigorta olayının meydana gelmesinde kusurunun bulunması halinde mümkün olabilecektir. Hükme esas alınan kusur raporunda işveren şirkete herhangi bir kusurun izafe edilmemesi karşısında, anılan davalı hakkındaki istemin reddine karar verilmesi gerekirken, kusursuz sorumluluk ilkesi kapsamında istihdam edenenin sorumluluğuna ilişkin yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....

              Kusur aranmaksızın sorumluluğun düzenlendiği haller, kusursuz sorumluluk halleri olarak ifade edilmektedir. Doktrinde kusursuz sorumluluk hallerinin olağan sebep sorumluluğu-tehlike sorumluluğu şeklinde ikili ayırıma tabi tutarken, TBK tarafından açıklanan hakkaniyet sorumluluğu-özen (sebep) sorumluluğu-tehlike sorumluluğu şeklinde ayırıma tabi tutulduğu görülmektedir. Denetleme ve gözetimde özen (cura in custodio) gereği, kusur unsur olarak aranmaz. (G.Antalya B.Hukuku Genel Hükümler C.1.2012.İst.sh.533.535.) Özen sorumluluğuna dayalı kusursuz sorumluluğun düzenlendiği Borçlar Yasası'nın 58. maddesi gereğince; "…imal olunan herhangi bir şeyin maliki, o şeyin fena yapılmasından yahut muhafazadaki kusurundan dolayı mesul olur." (TBK. 69.maddesi). Belirtilen yasal düzenlemeler gereğince, davalı, zararlandırıcı sonucun doğmasına yol açan enerji hattının yapım ve bakım eksikliklerinden kaynaklanan zararlardan sorumludur....

                Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılamada iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca Noterlik Kanunu'nun 162. maddesi uyarınca noterlerin işlemlerinde kusursuz sorumluluk esasının benimsendiği, kusursuz sorumluluk halinin ortadan kalkması için zarar görenin ya da üçüncü kişinin ağır kusurlu olması veya sonucun meydana gelmesinde ön görülemeyecek bir halin meydana gelmesi gerektiği, davalı noterin zarar ile sonuç arasındaki nedensellik bağının kesildiğini kanıtlayamadığı, diğer davalı banka ise her ne kadar çek hesabı açarken yasanın aradığı belgelerin ibrazını sağlamışsa da objektif özen borcunun gereği çek hesabı açılan kişinin ticari itibarı, ekonomik ve sosyal durumu konusunda doyurucu araştırma yapmadığı gerekçesiyle davacının yaşadığı sıkıntılarının bir nebze olsun telafisi bakımından takdiren 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir....

                  Diğer bir anlatımla 162.madde de sözü edilen noterlerin hukuki sorumluluğunun kusursuz sorumluluk olduğunun kabulü gerekir.1512 Sayılı Noterlik Kanunun 162.maddesinde düzenlenen noterlerin hukuki sorumluluğunun kusursuz olduğu genel ilke ve prensip olarak benimsenmiştir. Ancak bu sorumluluktan mutlak kusursuz sorumluluk olarak benimsendiği sonucu da çıkarılmamalıdır. Noterin hukuki sorumluluğunun olabilmesi için; noterin veya çalışanının bir eyleminin bulunması, bu eylemden dolayı bir zararın doğması, bu zararla birlikte eylem ile zarar arasında illiyet bağının bulunması gerekmektedir. Noter kusurunun bulunmadığını veya çalışanına gereken özeni gösterdiğini ispatlayarak sorumluluktan kurtulamaz. Ancak noterin noterlik faaliyeti ile doğan zarar arasında nedensellik bağının bulunmadığını ispatlayarak sorumluluktan kurtulması mümkündür. Nedensellik bağını kesen sebepler sadece kusur sorumluluğunda değil, kusursuz sorumluluk hallerinde de uygulama alanı bulur....

                  UYAP Entegrasyonu