Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak murisin ticari faaliyetlerinin olduğu SGK dan gelen prim borcu olduğuna ilişkin yazı cevabı ile sabit olup murisin ticari faaliyeti olmasına karşın ticaret sicilden kaydı olmadığına ilişkin yazı gelmiştir.Sayın mahkeme gerek muris ve gerekse mirasçılar yönünden esnaf odası vergi dairesine yazı yazarak her hangi bir kayıtlarının olup olmadığını sormamıştır.Bu yapılmış olsa idi iddia ettiğimiz üzere murisin ölmeden önce ticari faaliyetlerini sürdürdüğü aynı adreste mirasçıların ticari faaliyetlerine devam ettiği bu şekilde murisin işini devam ettirmek sureti ile de aslında mirası kabul ettikleri hususu açıkça görülebilecektir....

Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler ve tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Ayrıca TMK'nun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına ilişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması zorunludur. Davanın niteliği gereği davalı-alacaklıların, murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmemeleri, bilmelerinin de mümkün olmaması ve terekenin borca batık olup olmadığına yapılan yargılama sonrasında karar verildiği durumlarda yargılama gideri ve harçtan davalıların değil davacıların sorumlu tutulması gerekmektedir....

    nun bayilik sözleşmesinde taraf olmadığı, sadece akaryakıt istasyonunun kurulu bulunduğu taşınmazın ½ hissesini 25.11.2004 tarihinde satın aldığı, davaya konu intifa ivaz bedeli bu davalıya ödenmediğinden geçersiz kalan süreye tekabül eden kısım bakımından bu davalıdan talepte bulunulamayacağı; ancak davacı tarafından ödenen intifa terkin masraflarının ½ hisseye tekabül eden 14.362,20 TL ' sinden davalı ...'nun sorumlu olduğu; birleşen davadaki davalılar ölü ...'ın mirasçıları olduğu, murisin mirasının iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi olup, açılan davanın tüm mirasçılarına veya tereke temsilcisine yöneltilmesinin zorunlu olduğu, davalılar ..., ..., ..., ...'ın mirası reddetmeleri nedeniyle davanın bu mirasçılara karşı yöneltilemeyeceği, davacının bu mirasçılar yönünden davayı takip etmemesi nedeniyle davanın işlemden kaldırıldığı ve yasal sürede yenilenmediği, mirası reddetmeyen mirasçı ...'...

      Şu halde açıklanan yasal düzenleme gereğince, murisin; “ortağı” olduğu limited şirketin, şirketin malvarlığından tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan vergi borcundan, şirket ortağı olarak “koyduğu sermaye hissesi oranında” doğrudan doğruya sorumluğu söz konusudur. Murisin yasal mirasçısı olan davacılar hakkında, amme alacaklısı tarafından henüz takibe geçilmemiş ise de bu durum yasal mirasçıların borç tehdidi altında olmadıkları anlamına gelmez....

        Şu halde açıklanan yasal düzenleme gereğince, murisin; “ortağı” olduğu limited şirketin, şirketin malvarlığından tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan vergi borcundan, şirket ortağı olarak “koyduğu sermaye hissesi oranında” doğrudan doğruya sorumluğu söz konusudur. Murisin yasal mirasçısı olan davacılar hakkında, amme alacaklısı tarafından henüz takibe geçilmemiş ise de bu durum yasal mirasçıların borç tehdidi altında olmadıkları anlamına gelmez....

          Sulh Hukuk Mahkemesince, en yakın yasal mirasçılar tarafından miras reddedildiği takdirde, red kararını veren Sulh Hukuk mahkemesinin resen tasfiye işlemlerini de değerlendirilmesi gerektiği, ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 10/03/2016 tarih 2016/637-449 Esas ve Karar sayılı ilamı ile mirasın gerçek reddine karar verildiği, terekenin resmen yönetilme ve tasfiye istemli davada mirasın gerçek reddine karar veren mahkemenin görevli olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesince ise, murisin ikamet adresinin "...Mah. ... Cad. No:47/6 .../..." olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. Türk Medenî Kanununun 612. maddesi uyarınca "En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir.” Dosya kapsamından, ... 3....

            Terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler ve tapu müdürlüğü vb. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı göz önünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir. 4. Borcun, miras bırakanın şahsi vergi borcu değil, ortağı ve temsilcisi olduğu limited şirketin vergi borcu olduğunun anlaşılması hâlinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun'un 22.7.1998 tarihli 4369 sayılı Yasayla değişik 35 inci maddesi hükmüne göre; limited şirket ortakları, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu Kanun gereğince takibe tabi tutulurlar....

              Davacı vekili, davacı idarenin hesaplarındaki paraların davalıların murisi ... tarafından kendi hesaplarına aktarılarak idareyi zarara uğrattığını, murisin 07.02.2012 tarihinde öldüğünü, davacı idare tarafından bu zararın ... A.Ş. ve mirasçı davalılardan tahsili amacıyla İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde alacak davası açıldığını, davalıların murisinin hesabında bulunan 89.000,00 TL'nin mirasçılar tarafından alındığını, davalıların ret süresi dolmadan terekenin kabulü yolunda işlem yaptıklarını, bu nedenle davalıların mirasın reddi yoluyla sorumluluktan kurtulamayacaklarını ileri sürerek mirasın reddine ilişkin İzmir 11. Sulh Hukuk Mahkemesinin 03/05/2012 tarih 2012/650-275 E. K sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

                E numaralı dosyası ile mirası reddetmiş olduklarını, murisin süresi içerisinden ödenmeyen borcundan dolayı davalılara ... Genel İcra Dairesi ... E sayılı dosyası kapsamında davacı tarafından ilamsız icra takibi başlatılmış olduğunu, başlatılan ilamsız icra takibinin de hukuka aykırı olduğunu, çünkü davalılar mirası reddettikleri için terekenin borçlarından da sorumlu olmadıklarını, Reddi miras, kanunda belirtilen yasal mirasçıların veya muris tarafından iradi olarak vasiyetname, miras sözleşmesi vb. işlemlerle mirasçı olarak tayın edilen atanmış mirasçıların mirası reddetmeleri olduğunu, reddi miras halinde mirasçı sıfatını haiz olan mirasçılar terekenin borcundan da kurtulacaklarını, yasal mirasçı olan davalılar mirası reddettikleri sebebiyle, davaya konu icra takibine de yasal süresi içerisinde itiraz etmiş olduklarını, davalılar mirası reddettikleri için borçtan sorumlulukları olmadığını ve .... Genel İcra Müdürlüğünde açılan......

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Mirasın Hükmen Reddi istemine ilişkindir. TMK'nun 605/1 maddesinde gerçek ret, 605/2 maddesinde ise hükmen ret düzenlenmiştir. Mirasın gerçek reddine ilişkin dava, Türk Medeni Kanununun 606/2. maddesinde belirtilen 3 aylık süre içerisinde, hasım gösterilmeden ve mirasın reddi için herhangi bir sebep ileri sürülmeden Sulh Hukuk Mahkemesine açılmalıdır. Mirasın hükmen reddi ise süreye tabi olmayıp murisin terekesinin borca batıklığının mirasçılar tarafından ileri sürülmesi halinde, murisin tespit edilebilen alacaklıları hasım gösterilmek sureti ile malvarlığı hakkına ilişkin olduğundan HMK'nun 2/1 maddesi gereğince Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gereken davalardandır. Uygulamada gerçek red mi, hükmen red mi olduğu karıştırılan bu tür davalarda görevli mahkeme belirlenirken, terekenin borca batıklığının ileri sürülüp sürülmediği hususuna dikkat etmek gerekecektir....

                  UYAP Entegrasyonu