WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesinin 04/02/2022 tarih ve 2020/14 Esas sayılı dosyasının yapılan istinaf incelenmesinde : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin murisi olan Osman Acar 21.02.2003 tarihinde Denizli 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2004/717 E ve 2013/306 K. sayılı davası ile kardeşleri T11 Saadet Başar ve T10 ve mirasçılarına Denizli ili Merkez Deliktaş Mahallesi 4996 ada 3 parsel numaralı 2760 metrekare taşınmaz İçin muris muvazaası nedeni ile tapu iptali ve tescili davası açtıklarını, işbu davanın Saadet Başer yönünden takip edilmediği için açılmamış sayılmasına, T11 yönünden malik olmadığından davanın husumet yönünden reddine, T10 aleyhinde ise davanın kabulüne karar verildiğini, Davalı T11 yönünden de T10 ile birlikte muris muvazaası sübut bulmuş olup açılmış dava muris muvazaası nedeni ile tapu iptali ve tescili niteliğinde olduğundan dava husumet yönünden reddedildiği ancak muris muvazaası nedeni ile tazminat da açma hakkı müvekkillerince saklı...

Dosya kapsamına göre; dava konusu taşınmaz tapuda davalı tarafından bizzat önceki malikinden edinilmiştir, dolayısıyla muris hiç bir zaman çekişme konusu olan ve davalı adına kayıtlı taşınmazın tapuda maliki olmamıştır. Davacının iddiası davalı adına kayıtlı taşınmazın bedelinin muris tarafından ödendiği olduğuna göre iddianın ispatlanması halinde doğrudan davalı adına tescil edilen taşınmazın parasının ödenmesi menkul bağışı niteliğindedir. Muris kendi adına kayıtlı olan bir taşınmazı gizli olarak bağışlamakla birlikte resmi işlemde satış, ölünceye kadar bakma akti vb bir sebeple temlik etmiş olsaydı olayda yukarıda ilkeleri belirtilen muris muvazaası hükümlerinin uygulanma imkânı olacaktı....

Muris muvazaasına ilişkin açılan tapu iptal ve tescil davalarının herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süreye bağlı olmaksızın her zaman açılabileceği gerek Yargıtay ve gerekse doktrince kabul edilen yerleşik içtihatlardandır (özellikle davanın dayanağı olan muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda 01/04/1974 tarih, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile hak düşürücü ve zamanaşımı süresi öngörülmediğinden). Ancak hemen belirtmek gerekir ki; muris muvazaası, sahtecilik, vekaletin kötüye kullanılması iddiasına dayalı davaların, herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süreye tabi olmaksızın her zaman açılabileceği tartışmasız olmasına rağmen, bu haller kadastro tespitinden önce ise ve on yıllık hak düşürücü süre geçmiş ise buna ilişkin itiraz ve davalar dahi dinlenemez. 6....

Zira dosya konusu iddia ve talep; muris anne T6'ın 10.04.2001 tarihli satışının muris muvazaası hukuksal nedeniyle gerçek bir satış olup olmadığından, muris anne T6'ın mirastan mal kaçırma amacıyla hareket edip etmediğinden ve bu kapsamda tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adına tescil edilip edilmeyeceğinden ibarettir. 1986 tarihindeki satış bedelinin baba Yüksel tarafından ödendiği yönündeki düşünce ise muris anne T6'ın taşınmazı devir amacından tamamen bağımsız olarak; baba Yüksel'in 1986 yılında oğlu lehine bir kazandırma yapıp yapmadığı, bu kazandırmanın terekeye iade edilip edilmeyeceği ve baba Yüksel'in terekesine ilişkin mirasta denkleştirme kurumunun konusu olup olmayacağına ilişkindir. Bu kapsamda Yerel Mahkeme'nin muris muvazaası davasının kabulüne ilişkin açıkladığı gerekçe hatalı hukuki nitelendirme içermektedir....

Temyiz Nedenleri Davacı, temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın değeri ile temlik bedeli arasında fahiş fark bulunduğunu, mirasbırakanın taşınmazı satmaya ihtiyacı olmadığı gibi temlik bedelinin de terekeden çıkmadığını, davalının taşınmazı satın alacak ekonomik gücü olmadığını, devrin mal kaçırma amacıyla yapıldığını, davalının ve eşinin aldığı maaşlar için SGK'ya müzekkere yazılmadığını, firmaların gönderdiği bilgilerle yetinildiğini, o bilgilerin de net olmadığını, 22 yıl öncesine ilişkin tanık bulmalarının mümkün olmadığını, muris muvazaası kamu yararının zedelediği için mahkemenin kendisinin araştırma yapması ve sonuca ulaşması gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescili, olmazsa tenkis isteminden kaynaklanmaktadır. 3.2....

    Yeniyol mevki, 1392 ada, 8 parsel sayılı tasınmazın vasfı ve niteliginin değişmesi nedeniyle muris muvazaasından kaynaklanan alacak olarak talepte bulunmuş" mahkemece talep ve ıslah doğrultusunda hüküm kurulduğunu, karar içeriğinden anlaşılacağı üzere, söz konusu taşınmazın vasfının değişmesi nedeniyle parasal istemde bulunulmuş olmasının davanın "taşınmazın aynına ilişkin olduğu" gerçeğini değiştirmediğini, kaldı ki iki ayrı taleple tek dava açıldığını, taşınmazın aynına ilişkin bir hukuki durumdan doğan iç içe iki istem bulunduğunu, Birinde tapu iptali ve tescil istenirken diğerinden parasal değerden kaynaklı alacak talep edildiğini, mahkemece inceleme yapılırken taşınmazlarla ilgili hüküm kurulduğunu, kaldı ki muris muvazaası nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davaları da taşınmazın aynına ilişkin olduğunu, taşınmaza ve buna ilişkin ayni haklara ilişkin ilamların kesinleşmeden takibe konu edilemeyeceğini beyanla icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2016/965 ESAS 2019/1157 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Muris Muvazaası Nedeniyle) KARAR : Manisa 1....

    Eldeki davanın konusunu oluşturan ve “muris muvazaası” olarak isimlendirilen muvazaa türünün ise Türk Hukukunda büyük bir yeri ve önemi vardır. Muvazaa davalarının büyük bölümü muris muvazaasına ilişkin bulunmaktadır. Az yukarıda açıklanan Türk Borçlar Kanunu’nun genel hükmü dışında muris muvazaasına ilişkin bir düzenleme kanunlarımızda yer almamaktadır....

    tarafın muris muvazaası ve mal kaçırıldığı iddiası açısından kesin ve somut bir delil bulunmadığı ve muris muvazaası iddiasının çelişkili olduğu ,dosya kapsamına göre murisin taraflarla arasında bir husumet bulunmadığı,tapu resmi satış senedindeki satış miktarının bilirkişi raporuna göre belirlenen değerden farklı olmasının tek başına muris muvazaası yapıldığına delil olmadığı,yapılan kolluk araştırmasına göre muris muvazaası yapıldığına dair bir tespit bulunmadığı ve taraflar ile muris arasında bir husumet bulunmadığının belirtildiği,davalıların taşınmazın parasını ödeyerek satın aldıklarını beyan ettikleri ve tapu resmi satış senedinin ve bir kısım tanık beyanlarının bu hususu doğruladığı ve bu durumun aksinin davacı tarafından ispat edilemediği ve dosya kapsamında mal kaçırmak kastıyla muvazaalı işlem yapıldığına dair kesin,somut bir delil mevcut olmadığı anlaşılmakla tüm bu hususlar hep birlikte değerlendirildiğinde dava konusu taşınmazın mirasçılardan ve davacıdan mal kaçırmak...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil, karşı dava maddi ve manevi tazminat, birleşen dava ise tenkis istemine ilişkin olup, temyiz istemi muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davasına yönelik olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 05.11.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      UYAP Entegrasyonu