Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava, araç satımından kaynaklanan alacak davasına ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2012 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 25.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Davacının davasının dayanağını oluşturan sözleşme 30.03.2009 tarihli olup, sözleşmenin düzenlendiği bu tarihte dava konusu taşınmaz tarafların ortak miras bırakanı ..... adına tapuda kayıtlı bulunmaktadır. Böyle bir taşınmazda...... mirasçıları olduğu anlaşılan taraflar arasında yapılan ve miras payının devrine ilişkin bulunan dayanak sözleşme TMK'nun 677. maddesi hükmü uyarınca kural olarak geçerli ve sonuç doğuran bir sözleşmedir. Miras payının devrine ilişkin sözleşmeye değer verilebilmesi için terekenin kısmen veya tamamen tasfiye edilmemiş (paylaşılmamış) olması gereklidir. Ancak; incelenmekte olan davanın açıldığı 17.02.2011 tarihinden önce 13.04.2009 tarihinde tarafların ve davacının da katılımıyla tapuda yapılan intikal işlemi ile, taşınmaz paylı mülkiyete dönüştürülmüş; böylece miras ortaklığı bu taşınmaz yönünden sona ermiştir. Bu işlem tarafların oybirliğiyle miras payının devrine ilişkin 30.03.2009 tarihli sözleşmeden dönme niteliğindedir....

      Kimlik nolu Fadime Göker (KAYA)'e, 30 Payının Ali Osman ve Gülüzar’dan olma, 29/04/1941 d.lu, T.C. Kimlik nolu Hakime Göker (Kapkaç)'e, 10 Payının Mehmet ve Zeynep’den olma, 02/04/1953 d.lu, T.C. Kimlik nolu Cafer Göker'e, 10 Payının Mehmet ve Zeynep’den olma, 01/01/1956 d.lu, T.C. Kimlik nolu Hacer Göker'e, 10 Payının Mehmet ve Zeynep’den olma, 12/05/1959 d.lu, T.C. Kimlik nolu Bilal Göker'e, 10 Payının Mehmet ve Zeynep’den olma, 01/03/1966 d.lu, T.C. Kimlik nolu T1 10 Payının Mehmet ve Zeynep’den olma, 19/04/1964 d.lu, T.C. Kimlik nolu T5 (Baran)'e, 10 Payının Şahin ve Döne'den olma, 02/02/1964 d.lu, T.C....

      İlk Derece Mahkemesince, miras payının devri sözleşmesinden dönüldüğü gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hükme yönelik davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince, “..TMK.nın 676 ve 677 . maddesi hükümlerine göre, miras payının devrine ilişkin sözleşmeler yazılı olması koşuluyla geçerlidir. Eldeki davada davalı taraf sözleşmenin varlığını ve geçerliliğini inkar etmiştir. Hal böyle olunca davacıların sözleşmenin geçerliliğini ispat etmeleri gerekmektedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından davalılar aleyhine 22.05.2012 gününde verilen dilekçe ile miras payının devri nedeni ile tapu iptal tescil istenmesi üzerine Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine dair verilen 18/02/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, miras payının devri nedeniyle tapu iptal tescil isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, dava konusu Kahramanmaraş ili, ... ilçesi, ......

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 1998/193 Esas sayılı dosyada ikrarı olduğunu belirterek, dava konusu 7 parça taşınmazdaki davalıların murisi ...’nin payının iptali ile davacı adına tescilini, bu talebi kabul edilmediği takdirde ödenen bedelin tahsilini talep etmiştir. Davalılar vekili cevap dilekçesinde, müvekkillerinin murisi ...’nin ev satın alırken abisi olan davacıdan borç para istediğini, davacıdan alınan borcun bir yıl içinde geri ödendiğini, sözleşmenin yazılı olarak yapılmaması nedeniyle geçersiz olduğunu, ayrıca alacak yönünden zamanaşımı itirazları olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, miras payının haricen satın alınmasına dayalı tapu iptali ve tescili, olmazsa bedel iadesi talebine ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Davacıların dayandıkları sözleşmenin başlığında her ne kadar "düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesi ve taahhütname" yazılı ise de sözleşmede müşterek muristen intikal eden miras paylarının bedelsiz devrinin konu edildiği anlaşılmaktadır. Mevcut hali ile sözleşme satış vaadi sözleşmesi olmayıp TMK'nın 677 maddesinden kaynaklanan miras payının devri sözleşmesidir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 24.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              ya intikal eden miras payının, tasarruf tarihi itibariyle değeri konusunda bilirkişiden alınan ek rapor doğrultusunda tasarrufun değeri kesinleşen alacak miktarından daha az olduğundan tasarruf değeriyle sınırlı olarak tasarrufun iptaline karar verilmiştir. Ancak, bozma ilamına uyulmakla davalılar yararına usuli kazanılmış hak oluşmuş, mahkemece bu hususun dikkate alınmaması isabetli görülmemiştir. Dairece bozulan 18.09.2007 tarihli ilamda davalı borçludan kardeşi davalı ...'ya intikal eden miras payı, borçlunun 1/4 miras payının 5/6'sı oranında hesaplanmıştır. Bozma ilamı miras payına değil, değerin tasarruf tarihi yerine dava tarihi itibariyle hesaplanmış olmasına yöneliktir. O halde borçlunun 1/4 miras payının 5/6'sını davalı kardeşi ...'...

                ya intikal eden miras payının, tasarruf tarihi itibariyle değeri konusunda bilirkişiden alınan ek rapor doğrultusunda tasarrufun değeri kesinleşen alacak miktarından daha az olduğundan tasarruf değeriyle sınırlı olarak tasarrufun iptaline karar verilmiştir. Ancak, bozma ilamına uyulmakla davalılar yararına usuli kazanılmış hak oluşmuş, mahkemece bu hususun dikkate alınmaması isabetli görülmemiştir. Dairece bozulan 18.09.2007 tarihli ilamda davalı borçludan kardeşi davalı ...'ya intikal eden miras payı, borçlunun 1/4 miras payının 5/6'sı oranında hesaplanmıştır. Bozma ilamı miras payına değil, değerin tasarruf tarihi yerine dava tarihi itibariyle hesaplanmış olmasına yöneliktir....

                  - Mirasın reddi dışında vasiyetname gibi ölüme bağlı tasarruflar veya miras sözleşmesi gibi tasarruflar var ise mahkemece öncelikle bu tasarrufların nitelikleri değerlendirilmeli, Belirtilen tasarruflarda miras bırakan tasarrufa konu miras payının akıbetinin ne olacağı konusunda ( muayyen mal vasiyeti gibi) bir düzenleme yapmış ise mahkemece miras payının akıbeti hakkında herhangi bir hüküm kurulmamalı, tasarruf olgusunu ve bu olguların hukuki sonuçlarının terekenin bölüştürülmesi sırasında gözetileceğini hüküm yerinde göstermekle yetinmelidir. Ancak miras bırakan tasarrufa konu miras payının akıbetinin ne olacağı konusunda ( muayyen mal vasiyeti gibi) bir düzenleme yapmamış ise mahkemece miras payının akıbetinin ne olacağı hükümde gösterilmelidir....

                  UYAP Entegrasyonu