ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2021/18 Esas KARAR NO: 2022/95 KARAR TARİHİ: 25/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket aleyhinde, tüketici ---- tarihinde aldığı telefonun ayıplı çıkmasından dolayı --- tarafından bilirkişi incelemesiyle birlikte ---- bedel iadesi kararı alındığını, ----verdiği bedel iadesi kararı doğrultusunda tüketici --- bedel iadesi ücreti olan ---ödendiğini, tüketici -----, telefonunda sürekli hale geldiğini iddia ettiği arızalar nedeniyle müvekkil şirkete başvurduğunu, müvekkili şirket telefonu üç farklı yetkili teknik servise göndermesine rağmen telefonda cihazın ayıplı mal sayılmasına neden olabilecek herhangi bir hata bulunamadığını, ---- tarafından başvurulmasıyla birlikte yapılan bilirkişi incelemesinde bilirkişi ----- arızalı olduğunu tespit etmiş ve bu arızanın imalattan kaynaklanan bir...
nin geçtiğini, şirketin opel yetkili servisi olarak çalışıp Opel marka araçları satan bir bayii olduğunu, üretici ve ithalatçının satılan ayıplı maldan müteselsilen sorumlu olduğunu, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı tarafça istinaf başvuru dilekçesine karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, ücretsiz onarım hakkının kullanılmasına rağmen maldaki ayıbın giderilemediği/onarımın yapılamadığı, arızanın devam ettiği iddiasına dayalı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir....
Somut uyuşmazlıkta dava, faturaya konu malın ayıplı olması ve beklenen faydayı sağlamaması sebebiyle iade edilen aracın bedel iadesi için başlatılan icraya itirazın iptali davasıdır. Anılan dava, davacının üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği dava türlerindendir. Geçerli şekilde davacı vekili, vekaletnamesindeki yetkiye dayalı olarak davasından feragat etmiştir. Davalı vekili de 10/05/2023 tarihli dilekçesiyle vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını açıklamıştır. Bu durum karşısında, başka bir husus araştırmaya gerek olmaksızın davacının davasının feragat nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....
Uyuşmazlık, cep telefonunun ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbarının usulüne uygun şekilde ve yasal hak düşürücü süre içerisinde yapılıp yapılmadığı, davacının misli ile değişim veya bedel iadesi talebinin haklı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. 6102 sy TTK m. 23/c uyarınca ticari satışlarda malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir, açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemek ve incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa durumu bu süre içerisinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Gizli ayıp basit bir muayeneyle anlaşılamayacak durumda ise bu tür bir ayıbın ortaya çıkması halinde B.K.'nun 223-2. fıkrası uyarınca ayıbın derhal satıcıya bildirilmesi gerekir. Somut olayda; davacı alıcının, davalı satıcından 19.04.2018 tarihli irsaliyeli fatura ile adet ......
Uyuşmazlık, cep telefonunun ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbarının usulüne uygun şekilde ve yasal hak düşürücü süre içerisinde yapılıp yapılmadığı, davacının misli ile değişim veya bedel iadesi talebinin haklı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. 6102 sy TTK m. 23/c uyarınca ticari satışlarda malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir, açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemek ve incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa durumu bu süre içerisinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Gizli ayıp basit bir muayeneyle anlaşılamayacak durumda ise bu tür bir ayıbın ortaya çıkması halinde B.K.'nun 223-2. fıkrası uyarınca ayıbın derhal satıcıya bildirilmesi gerekir. Somut olayda; davacı alıcının, davalı satıcından 19.04.2018 tarihli irsaliyeli fatura ile adet ......
A.Ş ye yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacının, diğer davalılar yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde; 4077 sayılı yasanın 4. maddesi gereğince ayıplı bir malın teslimi halinde tüketici bedel iadesi de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir. Aynı yasanın 13. maddesi tüketici onarım hakkını kullanmışsa ... süresi içinde sık şık arızalanma nedeniyle maldan yararlanamama süreklilik arz etmesi halinde 4. maddede yer alan diğer seçimlik hakların kullanılabileceği düzenlemesini getirmiştir. ......
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.” Bu yasal düzenlemeyle tüketiciye ayıplı mal nedeniyle tanınan seçimlik haklarından birisi de ayıplı malın iadesi ve ödenen bedelin tahsilidir. Tüketici, yasayla kendisine tanınan dört seçimlik hakkından birini tercih etmekte özgürdür. Öte yandan, 14/6/2003 tarihli ve 25138 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan ......
Bu talebin yerine getirilmemesi durumunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur." hükmü mevcuttur. 6502 sayılı Yasa'nın 56. maddesi ve yukarıda belirtilen Garanti Belgesi Yönetmeliği'nin 9. maddesi hükmünde düzenlenen, zorunlu garanti kapsamında kalan malın tamiri mümkün değil ise, tamir süresi aşılmış ise veya tamir yapılmasına rağmen tekrar arızalanır ise tüketici diğer seçimlik haklarını kullanabilir. Bu seçimlik haklar kural olarak bedel iadesi ve misli ile değişim talepleridir. Dava konusu eşya mobilya olup her zaman göz önünde bulunan ve estetik amaçlı olarak kullanılması hedeflenen bir mal olması nedeni ile tüketicinin ayıplı eşyanın görüntüsüne katlanmasının beklenemeyeceği ve davacının kanundan kaynaklı seçimlik haklarını ve bedel iadesi istemini satıcıya karşı kullanabileceği kanaatine varılmış olup, tespit edilen olgulara göre ilk derece mahkemesince verilen kararda yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır....
GEREKÇE : Dava, ayıplı ticari satış olduğu iddiasından kaynaklı ilgili malın ayıpsız misli ile değişimi mümkün olmadığı takdirde bedel iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında davaya konu buzdolabına yönelik akdi ilişki kurulduğu ve teşhir ürünü olduğu taraflar arasında çekişmesizdir. Buzdolabının teşhir ürünü ve arızanın kozmatik olması nedeniyle garanti kapsamına girmeyeceği, arızanın düzelmesi için buzdolabı kapaklarının değişmesi gerektiği tespit edilmiştir....
Çünkü kanunda yapılan düzenlemede seçimlik haklardan onarım ve malın yenisi ile değişim taleplerinin üreticiye (ithalatçıya) karşı kullanılabileceği kabul edilmiştir. Bu nedenle ayıplı mal nedeniyle satıcı sözleşme ilişkisi nedeniyle tüketiciye karşı seçimlik hakların tamamından (bedel iadesi, yenisi ile değişim, bedelde indirim, onarım ve tazminatlar) sorumludur. Üretici ve ithalatçı ise, sadece misli değişim ve onarım talep edilmesi durumunda, satıcı ile birlikte müteselsil sorumlu olur. Ancak 6502 sayılı TKHK.madde 56. maddesinde düzenlenen, zorunlu garanti kapsamında kalan malın tamiri mümkün değil ise, tamir süresi aşılmış ise veya tamir yapılmasına rağmen tekrar arızalanır ise tüketici diğer seçimlik haklarını kullanabilir. Bu seçimlik haklar kural olarak bedel iadesi ve misli ile değişim talepleridir. Tüketici bu seçimlik hakları, satıcı ile birlikte üretici ve ithalatçıya karşı kullanabilir....