WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, 15.02.2014 tarihinde satın aldığı telefonun kamera camında çizik olması nedeniyle ayıplı malın bedelinin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Uyuşmazlık, yetkili servisin bedel iadesine ilişkin davada sorumlu olup olmadığı hususundadır. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4'üncü maddesine göre ayıplı mal ve hizmetlerden kimin sorumlu olacağı düzenlenmiştir. Buna göre imalatçı, üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve kredi veren ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Yetkili servisin sorumlu olacağına dair hiçbir düzenleme mevcut degildir. Görüldüğü gibi satın alınan malın yetkili servisi, maldaki ayıptan dolayı tüketiciye karşı yasal olarak sorumlu tutulmamıştır. Somut olayımızda davalı yetkili servis olup satıcı veya acente değildir. Yasal olarak ayıplı maldan dolayı sorumluluğu yoktur....

    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava ayıplı malın misli ile değiştirilmesi, mümkün olmazsa ayıp oranında bedel indirimi yada bedel iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu edilen aracın davalılara iadesi ile ücretsiz olarak yenisi ile değiştirilmesine şeklinde hüküm kurulmuştur. Aracın “yenisi” ile değiştirilmesi ibaresi infazda tereddüt yaratacak bir ifadedir. Ne var ki; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyip kararın düzeltilerek onanması HMUK'nın 438/7 maddesi hükmü gereğidir....

      Kanun gereğince tüketici, ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Verilen kararın hak ve menfaatler dengesini aşırı ölçüde bozması halinde ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakkının da değerlendirilmesi gerekecektir. Somut olayda da iadesine hükmedilen aracın satın alındığı tarih, davacının elinde bir yılı aşkın süre boyunca herhangi bir yakınma olmaksızın kullanılmış olması, ayıbın mahiyeti ve tespit edilen ayıbın aracın değerinde yalnızca 2.500,00 TL kayba neden olacağı dikkate alındığında mahkemenin ayıp oranda hakkaniyet gereği bedel indirimi seçeneğini değerlendirmemesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, davacı ...’un davalıdan dijital baskı makinesi satın aldığını, satım bedelinin bir kısmının ödendiğini, bakiye borç için davalıya bonolar verildiğini, ürünün gizli ayıplı olması nedeniyle davalıya ihtarname gönderildiğini, davalının bonolara dayalı takipler yaptığını, ayıp nedeniyle davacıların bono bedelinden sorumlu olmadıklarını ileri sürerek, malın iadesini, davalıya yapılan ödemelerin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekilli, dava konusu makinenin ayıplı olmadığını, süresinde ayıp ihbarının yapılmadığını, sözleşme ile takip konusu bonoların farklı olduklarını savunarak, davanın reddini istemiştir....

          TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen malın ayıplı olmasından kaynaklanan bedel iadesi veya misli ile değişim veya bedel indirimi davasının, bedel iadesi ve misli ile değişim talebinin reddine, bedel indirimi talebinin kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; tarafların istinaf başvurusunun davacı yönünden esastan reddine, davalıların istinaf başvurusunun kararın kesin olması nedeniyle reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının...

            Malın ayıplı olması halinde taraflara ait hak ve yükümlülüklerin nelerden ibaret olduğu, 4822 sayılı Kanun’la değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesinde düzenlenmiş; ayıbın gizli ya da açık olması halleri için ayrı ihbar süreleri getirilmiş; hatta ayıbın ağır kusur veya hile ile gizlenmesi halinde zamanaşımı süresinden yararlanılamayacağı, açıkça ifade edilmiştir....

              Takibe konu alacak faturaya dayalı cari hesap alacağından kaynaklandığından likit ve belirlenebilir olup, icra inkar tazminatına hükmedilmesi için takipte itiraz edenin kötü niyetli olması şartı da bulunmamaktadır. Davalı vekilinin ayıp iddiası nedeniyle alacağın likit bulunmadığıına yönelik istinaf nedeni davalının da analiz imkanı bulunması nedeniyle yerinde görülmemiştir.Likit alacak aynı zamanda miktarı belirli veya belirlenebilir anlamında bulunmaktadır. Bu durumda davalının ticari defterlerinde kayıtlı borç miktarı yönünden itirazın iptaline likit alacak yönünden davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle davalı karşı davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

                Davalı ilk derece yargılama makamına sunmuş olduğu yanıt dilekçesi ile dava konusu aracın üretimden kaynaklı ayıplı olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabul kısmen reddine, taraflar arasında satışa konu olan ... plakalı 2014 model Toyota marka E15J Tip beyaz (inci renkli) aracın ayıplı olması nedeniyle birlikte ifa kuralı gereğince ayıplı malın aynı anda davalıya iadesi ile davacı tarafından ödenen bedel 51.400,00 TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş; davalının istinaf talebi ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince incelenerek; davalının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. Bu karar süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                  Mahkemece dava konusu olayın niteliğine uygun, konusunda uzman bilirkişiden alınan, hüküm kurmaya, taraf, mahkeme ve kanun yolu denetimine elverişli bilirkişi raporuna göre; dava konusu ürünün teknik olarak donanımsal arızalardan veya yetersizliklerden dolayı 6502 sayılı Kanun'un 8.maddesi kapsamında ayıplı mal niteliğinde olduğu, 6502 Sayılı Kanun'un 10/1 maddesi gereğince varlığı bilirkişi raporuyla da subut bulan ayıp, malın teslim tarihinden itibaren altı ay içerisinde ortaya çıkmış olmakla, teslim tarihinde de varlığının, dolayısıyla malın imalattan kaynaklı ayıplı olduğunun kabulünün gerektiği, aksinin de davalı tarafından ispat edilemediği, davacının ayıplı olduğu anlaşılan ürünü kullanmaya zorlanamayacağı, dava konusu üründe varlığı tespit edilen ayıp nedeni ile davacının üründen beklenen faydayı sağlayamayacağı, davacının 6502 sayılı Kanun'un 11.maddesinde düzenlenen bedel iadesi seçimlik hakkını, 6502 sayılı Kanun'un 9. maddesi gereğince ayıplı maldan sorumlu olan davalı satıcıya...

                  Dava; ticari satım akdi uyarınca satılan malın ayıplı olduğu gerekçesiyle sözleşmeden dönme ve ödenen bedelin iadesine ilişkin dava niteliğindedir. Davaya konu edilen ... marka ... davalı ... A.Ş tarafından davacıya 7.999,00.-TL bedelle satılıp teslim edildiği, bedelin tamamen ödendiği hususları ihtilafsız olup uyuşmazlık; satılan ürünün ayıplı olup olmadığı, ayıbın niteliği, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde davacının haklı olup olmadığı hususlarına ilişkindir. Davalı tarafça süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığı yönünde itiraz ileri sürülmediğinden buna ilişkin bir inceleme ve değerlendirme yapılmasına gerek görülmemiştir. Dosyada mevcut Antalya ......

                    UYAP Entegrasyonu