Huzurdaki davada; davacı ile davalı şirket arasında her ne kadar garanti sözleşmesi akdedilmiş ve uyuşmazlığın garanti sözleşmesinden kaynaklandığı davalı tarafça ileri sürülmüş ise de davalı şirketin davacı ile dava dışı şirket arasında akdedilen kira sözleşmesine garantör sıfatı ile garanti sözleşmesini imza altına aldığı, davacı yanın alacak isteminin garantör olunan kira sözleşmesine dayalı kira bedellerine ilişkin olduğu, kira sözleşmesine dayalı ödenmeyen kira bedelleri yönünden başlatılan icra takibine davalı yanın itirazı üzerine huzurdaki davanın ikame edildiği, bu hali ile temel ilişkinin kira sözleşmesi olduğu, taşınır kira sözleşmesinden ve bu sözleşmeye bağlı olarak garantörlük ilişkisinden kaynaklı istem yönünden uyuşmazlığın çözümünde 6098 sayılı TBK'nın kira sözleşmesi hükümlerinin uygulanmasının gerektiği anlaşılmış olup iş bu dava kapsamında Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu sonucuna varılmakla; HMK'nın 114/1-c ve HMK'nın 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden...
Huzurdaki davada; davacı ile davalı şirket arasında her ne kadar garanti sözleşmesi akdedilmiş ve uyuşmazlığın garanti sözleşmesinden kaynaklandığı davalı tarafça ileri sürülmüş ise de davalı şirketin davacı ile dava dışı şirket arasında akdedilen kira sözleşmesine garantör sıfatı ile garanti sözleşmesini imza altına aldığı, davacı yanın alacak isteminin garantör olunan kira sözleşmesine dayalı kira bedellerine ilişkin olduğu, kira sözleşmesine dayalı ödenmeyen kira bedelleri yönünden başlatılan icra takibine davalı yanın itirazı üzerine huzurdaki davanın ikame edildiği, bu hali ile temel ilişkinin kira sözleşmesi olduğu, taşınır kira sözleşmesinden ve bu sözleşmeye bağlı olarak garantörlük ilişkisinden kaynaklı istem yönünden uyuşmazlığın çözümünde 6098 sayılı TBK'nın kira sözleşmesi hükümlerinin uygulanmasının gerektiği anlaşılmış olup iş bu dava kapsamında Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu sonucuna varılmakla; HMK'nın 114/1-c ve HMK'nın 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden...
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kira alacğının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın araç kiralama sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise, icra takibinde kira sözleşmesinden bahsedilmediği, icra dosyasına herhangi bir kira sözleşmesi ibraz edilmediği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak hukukuna ilişkin davada Adana 3. Sulh Hukuk ile 1. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kira sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, taraflar arasında 01/01/2001 tarihli kira sözleşmesi düzenlendiği, bu sözleşmeye dayalı olarak 28/01/2005 tarihinde 14.000.000.000.- TL. kira alacağı için Asliye Ticaret Mahkemesine dava açıldığı anlaşılmaktadır. H.Y.U.Y.'nın 8/II-1. maddesine göre, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi, yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları Sulh Hukuk Mahkemesi görevi kapsamında olduğu açık yasa hükmüdür....
Maddesinde; "...Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları..." düzenlemeleri mevcuttur. Yukarıda belirtilen yasa maddeleri çerçevesinde yapılan değerlendirmede; Taraflar arasındaki uyuşmazlık, araç kiralama sözleşmesinden kaynaklanmakta olup; 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.'nun 4/1-a maddesinde, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere kira sözleşmesinden kaynaklanan tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara bakma görevi, dava konusunun değer ve tutarına bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesi'ne ait olduğu düzenlenmiştir....
Hukuk Dairesi KARAR Dava, kira sözleşmesinden kaynaklanan ve kiralayan tarafından açılan kira bedelinden doğan alacak davasıdır. Başkanlar Kurulunun 23.2.2004 günlü ve 3 sayılı kararı ile bu tür davalara ilişkin hüküm ve kararların temyizen incelenmesi görevi 1.3.2004 tarihinden itibaren Yargıtay 6.Hukuk Dairesine verilmiştir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 6.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.06.2007 gününde oy birliği ile karar verildi....
davacı ile davalı şirket arasında her ne kadar garanti sözleşmesi akdedilmiş ve uyuşmazlığın garanti sözleşmesinden kaynaklandığı davalı tarafça ileri sürülmüş ise de davalı şirketin davacı ile dava dışı şirket arasında akdedilen kira sözleşmesine garantör sıfatı ile garanti sözleşmesini imza altına aldığı, davacı yanın alacak isteminin garantör olunan kira sözleşmesine dayalı kira bedellerine ilişkin olduğu, kira sözleşmesine dayalı ödenmeyen kira bedelleri yönünden başlatılan icra takibine davalı yanın itirazı üzerine huzurdaki davanın ikame edildiği, bu hali ile temel ilişkinin kira sözleşmesi olduğu, taşınır kira sözleşmesinden ve bu sözleşmeye bağlı olarak garantörlük ilişkisinden kaynaklı istem yönünden uyuşmazlığın çözümünde 6098 sayılı TBK'nın kira sözleşmesi hükümlerinin uygulanmasının gerektiği anlaşılmış olup iş bu dava kapsamında Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu sonucuna varılmakla; HMK'nın 114/1-c ve HMK'nın 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine ..."...
KİRA SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN ZİLYETLİK MÜDAHALENİN ÖNLENMESİ KİRA SÖZLEŞMESİNİN DEVRİ OTO YIKAMA YERİ KİRACISININ SÖZLEŞMEYİ DEVRİ HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 4 "İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı haksız işgal tazminatı ( ecrimisil) davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira sözleşmesinden kaynaklanan zilyetlik nedeniyle müdahalenin men'i ve ecrimisil istemine ilişkindir....
Davacı vekili, dava dilekçesinde, taraflar arasında kantin, açık alan, salon ve benzeri yerlerle ilgili kiralama sözleşmesi bulunduğunu, davalının kira sözleşmesinden kaynaklanan bir kısım borçlarını ödemediğini belirterek 08.10.2007- 03.06.2009 arası döneme ait 3.318 TL elektrik, 08.10.2007-13.06.2009 arası döneme ait 1.073 TL su, 08.10.2007-02.07.2012 arası döneme ait 7.107 TL ısınma gideri, % 10' luk kantin kira payı borcundan 25,51 TL kalan ödeme, 2007/2008/2009/2010/2011 yılına ait 5 yıllık toplam 388.64 TL arz bedeli alacaklarının doğuş tarihlerinden itibaren hesaplanacak gecikme faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı kira akdinden kaynaklanan tüm davalarda görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğunu, ilk kira sözleşmesini müteakip 2008 ile 2010 yılları arası davaya konu kantini Mayıs 2012 yılına kadar işlettiğini, ödediği bedeller düşüldüğünde davacının talebinin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nın 4/1. maddesi gereğince Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara bakmakla görevlidir. Somut olayda davacı ile davalının 21/03/2011 tarihinde imzaladıkları araç kiralama sözleşmesinden kaynaklanan kira bedelinin tahsili istemli davaya bakma görevi HMK'nın 4/1. maddesi gereğince değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesine aittir. Buna göre kira sözleşmesi hükümlerine göre çözümlenecek olan uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ......