Somut olayda; davacı, davalıyla dava dışı kiralayan arasında imzalanan kira sözleşmesinin kira bedeline ilişkin maddesinin muvazaa nedeniyle iptali ile kira bedelinin tespitini talep etmektedir. Dava, sözleşme kurulduktan sonra, kiralananın tesliminden ve kira bedelinin ödenmesinden sonra açılmıştır. Sözleşmenin tarafı olmayan davacının sözleşmenin baştan beri geçersiz olduğuna ilişkin bir iddiası bulunmayıp, sözleşmenin kira bedeline ilişkin maddesinin iptali talebi bulunmaktadır. Bu nedenle açılan davada miktar veya değere bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesi görevli olacağından, uyuşmazlığın görevli ... 5.Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK’nun 22. ve 23. maddeleri gereğince ... 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 03.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sulh Hukuk Mahkemesi’nce verilen 07.09.2012 tarih ve 2011/797-2012/728 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan 08.08.2007 başlangıç tarihli Yatırımlı Hayat Sigorta Poliçesi gereği müvekkilince primlerin üç yıl boyunca düzenli olarak ödenmesinden sonra sigorta bedelinin iptali ile şimdiye kadar ödenmiş olan 6.537,12 TL pirim toplamının tarafına iadesi isteminin, ancak 2.032,00 TL iştira bedelinin ödenebileceği gerekçesiyle kabul edilmediğini, anılan miktarın tahsili için davalı şirket aleyhine başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, davalının vaki itirazının iptali ile takibin devamını ve...
TARİHİ : 14/11/2022 NUMARASI : 2021/709 ESAS - 2022/571 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırma Bedelinin Geç Ödenmesinden Kaynaklanan Munzam Zarar Nedeniyle) KARAR : Yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün istinaf incelemesi talep edilmiş olmakla, dairemizce dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 9.11.2020 tarihli 100 sayılı Kamu Yararı Kararına dayanılarak İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, Ömerli Mahallesi, Kurtini mevkii, 163 ada, 15 parsel numaralı 5.417,55 m2 müvekkiline ait taşınmaz davalı T3 kamulaştırmaya tabi tutularak tamamına Kıymet Takdir Komisyonunun yapmış olduğu tespitler sonucu düzenlenen ve Komisyonca teklif edilen toplam 45.902.787,27 TL müvekkiline teklif edildiğini, teklif edilen kamulaştırma bedelinin kanun gereği satın alma tutanağı ile eşzamanlı olmak kaydıyla peşin ve nakden ödenmesi gerektiğinden ve de yetkililerce ödeneğin...
Davalı yüklenici tarafından davacı iş sahibi aleyhine bakiye iş bedelinin tahsili talebiyle .... İcra Müdürlüğü'nün 2009/6786 Esas sayılı icra dosyasıyla 182.389,00 TL asıl alacak ve 48.167,56 TL faiz olmak üzere toplam 230.556,56 TL üzerinden 15.07.2009 tarihinde ilâmsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süre içinde borçlu iş sahibi tarafından icra dairesinin yetkisine ve hesaplanan faiz ve faiz oranına itiraz edildiği, icra müdürlüğü tarafından 04.08.2009 tarihinde yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili ... İcra Dairesi'ne gönderilmesine karar verildiği, alacaklı yüklenicinin gönderme talebi sonrasında icra dosyasının yetkili ......
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; her zaman düzenlenmesi mümkün olan bononun alacağın varlığını tek başına kanııtlamayacağı, bu tür davalarda alacağı ispat yükünün davalı tarafta olduğu, her ne kadar alacağın ipotek bedelinin ödenmesinden kaynaklandığı iddia olunsa da ipotek bedelinin şirket ortağı tarafından ödenmiş olduğu gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 26.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Ancak, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 3. maddesinde; "Bakanlar Kurulunca kabul olunan büyük enerji ve sulama projeleri ile iskan projelerinin gerçekleştirilmesi, yeni ormanların yetiştirilmesi, kıyıların korunması ve turizm amacıyla yapılacak kamulaştırmalarda bir gerçek veya özel hukuk tüzel kişisine ödenecek kamulaştırma bedelinin o yıl Genel Bütçe Kanununda gösterilen miktarı, nakden ve peşin olarak ödenir. Bu miktar, kamulaştırma bedelinin altıda birinden az olamaz. Bu miktarın üstünde olan kamulaştırma bedelleri, peşin ödeme miktarından az olmamak ve en fazla beş yıl içinde faiziyle birlikte ödenmek üzere eşit taksitlere bağlanır. Taksitlere, peşin ödeme gününü takip eden günden itibaren devlet borçlan için öngörülen en yüksek faiz haddi uygulanır" 4650 sayılı Kanunun 1. maddesi ile de 3. maddeye eklenen fıkrada da: "İdarelerce yeterli ödenek temin edilmeden kamulaştırma işlemlerine başlanılamaz" denilmektedir....
Şöyleki: -Kamulaştırma Kanunu m.18'e göre; "İdare, kamulaştırılması kararlaştırılan taşınmaz malın mülkiyeti üzerinde ihtilaf olup olmadığını, taşınmaz malın bulunduğu yerdeki tapu idaresi, kadastro müdürlüğü ve hukuk mahkemelerinden sorarak ve mahallinde araştırma yaparak tespit eder. Yapılan araştırmalar sonucunda, taşnımaz malın tapuda kayıtlı olmakla birlikte mahkemede mülkiyeti üzerinde ihtilaf olduğu veya kadastrosu yapılmasına rağmen kadastro mahkemesinde davalı olduğunun tespit edilmesi halide idarece, 10 uncu madde uyarınca hazırlanan belgelerin tamamı, taşınmaz malın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesine verilerek, taşınmaz malın kamulaştırma bedelinin tespitiyle, bu bedelin mülkiyet ihtilafıyla ilgili uyuşmazlığın sonucunda belli olacak hak sahibine peşin veya kamulaştırma 3 üncü maddenin ikinci fıkrasına göre yapılmış ise taksitle ödenmesi karşılığında idare adına tesciline karar verilmesi istenir....
KARAR Davacı,davalının taksitle satım sözleşmesi ile aldığı malların bedelini ödememesi nedeniyle aleyhine başlattıkları icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı davacı ile imzaladığı taksitle mal satışına ilişkin sözleşmenin altında ve sözleşmeye bağlı olarak senet bulunduğunu, senedin borcunu tamamen ödemesi nedeniyle yırtılarak kendisine iade edildiğini ve imha ettiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, taksitle mal satım sözleşmesinden doğan alacağın tahsiline ilişkin itirazın iptali davasıdır. Taraflar arasında düzenlenen ve davalının müşterek borçlu olarak imzası bulunan 06.12.2004 tarihli sözleşmenin 4. maddesinde açıkça borcun bonoya bağlandığı yazılıdır....
Maddesinde belirtilen temyiz süresi de geçmiş bulunması nedeniyle, davacının temyiz isteminin reddine, 2-Dava,yaşlılık aylıklarının geç ödenmesinden dolayı fark aylıkların ödendiği, ancak geç ödenmesinden doğan faiz alacağının ödetilmesi istemine ilişkin olup, davacının fark aylıkları çekmesi sırasında ihtirazi kaydının bulunup bulunmadığının araştırılmasına yönelik olan Dairemizin bozma kararı üzerine yapılan yargılama sırasında, kurumun önce 17.06.2005 tarihli yazısı ile fark aylıkların yanlış hesaplandığının bildirildiği, daha sonra 27.03.2006 tarihli yazısı ile önceki bildirilen rakamında fazla hesaplandığı belirtilerek sigortalı davacı adına borç kaydedilmiş ve davacının aylıklarından ¼ oranında kesinti yapılarak tahsile başlanmış olduğu tespit edilmiştir.İş bu dava, faize ilişkin olup, mahkemenin öncelikle, asıl alacak miktarının da ihtilaflı olduğu anlaşıldığından, bu konuda uzman bilirkişilerden alınacak rapor ile asıl alacak miktarını belirlemeli, daha sonra, dava konusu...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21.05.2019 NUMARASI : 2015/576 ESAS - 2019/259 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (Kamulaştırma Bedelinin Taksitle Ödenmesinden Kaynaklanan Faiz Nedeniyle) KARAR : Karaman 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen 21.05.2019 tarihli karara karşı, taraf vekilleri tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Asıl ve birleşen davalarda davacılar vekili dava dilekçelerinde özetle; davacıların Karaman İli Merkez İlçesi Mansurdede Mahallesi Dikbasan Sokak 584 Ada 3 parsel sayılı taşınmazda hissedar olduklarını, davalının dava konusu taşınmazı 1995 yılında kamulaştırma yapmadan park haline getirdiğini ve o tarihten bu yana park olarak kullandığını, hissedarlardan T3 Karaman 1....