Bankanın elinde hayat sigortası poliçesi gibi kolayca alacağını tahsil etme imkanı varken, sigortacının ödeme talebini geri çevirdiği şeklindeki bir gerekçeyle, poliçe limiti kapsamında kalan alacağı için icra takibi başlatması veya dava açması TMK 2. maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralana aykırılık oluşturur. Bu nedenle tüketici işlemi niteliğindeki banka kredileri nedeniyle, hayat sigortası yapılmış olması durumunda, bankanın poliçe limitleri dahilinde kalan kredi alacağını öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi zorunludur. Bu husus, banka tarafından tüketicinin mirasçıları ( halefleri ) hakkında dava açılabilmesinin ön şartıdır. Banka sadece poliçe limitinin yeterli olmadığı bakiye alacak için tüketicinin mirasçılarından talepte bulunabilir....
KARARI ÖZETİ : İlk derece Mahkemesi'nce "...Dava ve cevap dilekçesi içeriğine göre davacılar murisinin dava dışı şirketten araç alırken kullanılan kredi nedeniyle davalıya hayat sigortası yaptırdığı tartışmasızdır. Davacı tarafça murisin kredi kullanımı sırasında düzenlenen hayat sigortası uyarınca miras bırakanları vefat ettiği halde davalı şirketin kendilerine sigorta tazminatı ödemediğini iddia ederek, davalı şirketten tazminat, davalı tarafça davanın reddi talep edilmiştir. Somut olayda davacıların, dava dışı şirketten araç kredisi kullanan ve bu sırada vefat eden kişinin mirasçıları olduğu, miras bırakan ...'ın araç kredisi çekerken, hayat sigortası düzenlendiği, yine miras bırakanın hayat sigortası katılım beyanında "......
-Dava, hayat sigortası poliçesine dayalı olarak yapılan prim ödemelerinin poliçenin iptali nedeniyle iadesi istemine ilişkindir. Taraflar arasında 01.04.2004 başlangıç tarihli hayat sigortası poliçesi akdedilmiş olup, davacı en az ... yıllık primi ödenmiş olan sigorta poliçesinden cayma hakkının bulunduğunu, bu durumda sigortacının sigorta poliçesini satın alarak primleri iade etmeye mecbur olduğunu ileri sürmüştür. Mülga ...'...
Bankası Bayrampaşa şubesinden kullandığı tüketici kredisi teminatı olarak davalı sigorta şirketi tarafından hayat sigortası poliçelerinin düzenlendiğini, müvekkillerinin murisinin 28.01.2014 tarihinde vefat ettiğini ancak davalının sigorta tazminatını ödemediğini ileri sürerek, iki poliçenin teminat tutarı olan 33.000 TL tazminatın 28.01.2014 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan değerlendirme sonunda davanın tüketici kredisine yönelik olarak yapılan hayat sigortası poliçesinden kaynaklandığı, davanın mutlak ticari nitelikte olmadığı, uyuşmazlık konusunun tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği belirtilerek davanın usulden reddine, mahkemenin görevsizliğine, talep halinde dosyanın görevli .... Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
üzerine banka tarafından 27/04/2006 tarihinde ihtarname çekildiğini, müvekkillerinin 05/05/2006 tarihinde davalı şirketten ölüm tazminatının ödenmesini, banka borcunun kapatılmasını, bakiye sigorta alacağının ödenmesini istediğini ancak dava dışı bankanın müvekkilleri hakkında icra dosyasından tüketici kredisine dayanak yapılan ve alınan ipoteğin paraya çevrilmesini teminen takip yaptığını beyanla, hayat sigorta poliçesinden doğan ölüm tazminatı ile uğranılan diğer zarar- lardan şimdilik 30.000 TL maddi tazminatın 15/08/2005 tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiş, birleşen davada; hayat sigorta poliçesinden doğan ödenmesi gereken ölüm tazminatından bakiye 70.000 TL'nin 15/08/2005 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile davalıdan tahsilini, ayrıca icra dosyasında müvekkilleri hakkında yapılan takipte talep edilen takip miktarındaki 9.183,36 TL akdi ve temerrüt faizi, ..., ihtarname masrafı, takipten itibaren dava tarihine kadar hesaplanan temerrüt faizi,...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/11/2022 NUMARASI : 2021/17 ESAS, 2022/507 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Hayat Sigortası Poliçesinden Kaynaklanan) KARAR : İDDİA Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; vekil edenler murisi Bülent Antika'nın davalı şirket nezdinde hayat sigortası yaptırdığını ve 15/04/2020 tarihinde vefat ettiğini, sigorta şirketinden lehtarlara tazminat ödenmesini talep ettiklerini ancak davalının son 3 ay prim ödenmemesini gerekçe göstererek kendilerine 6700USD teklif ettiklerini, davalı şirketin teklifini kabul etmediklerini, arabuluculukta davalı tarafın uzlaşmayı kabul etmediğini, sigorta şirketinin sigortalının vefat etmeden önceki son 3 aylık prim ödenmemesi durumunu sigortalıya ve lehtarlara ihtar etmediklerini, TTK ilgili maddeleri, sigorta genel şartları ve ilgili mevzuata aykırı olarak tazminatın ödenmediğini beyanla 33460,00 USD karşılığı 229.201,00 TL'nin 15/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar...
Maddesi hükmünün amir olduğunu, *Poliçe ve riziko tarihinde yürürlükte bulunan Hayat Sigortaları Genel Şartları'nın C.2.2 maddesinin sabit olduğunu, müvekkili banka tarafından kullandırılan krediye ait ödenmeyen taksit tutarlarının hayat sigortası poliçesi kapsamında karşılanması için Anadolu Hayat ve Emeklilik A.Ş’ye başvuru yapıldığını, nadolu Hayat ve Emeklilik A.Ş sigortalıya sigorta başlangıç tarihinden önce “kanser hastalığı” teşhisi konulduğu ve bunun başvuru formunda beyan edilmediği anlaşıldığından gerçek dışı beyan gerekçesi ile ödeme talebini reddettiğini, bu durumda müvekkili bankanın sigorta şirketine dava açıp sonuna kadar sürdürmesi dava şartı kabul edilemeyeceğini, asıl borçlu hakkında hayat sigortası poliçesi düzenlenmiş olması, müvekkili bankanın mirasçılardan alacak talep etmesine engel teşkil etmediğini, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 17.09.2019 Tarih ve 2018/1826- E 2019/4378- K sayılı ve Yargıtay 13....
Karar sayılı ilamı ile istinaf konusu kararın "tarafların sıfatına bakılmaksızın (tacirler dahil), haksız eylemden kaynaklanan(suç teşkil eden eylemler, haksız haciz, haksız ihtiyati tedbir, haksız şikayet vb. Dahil) davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar," olduğundan bahisle dairemize yönelik görevsizlik kararı verilmiştir. Ancak dava iş yeri sigorta poliçesinden kaynaklanmaktadır. Antalya Bölge Adliye Mahkemeleri arasındaki iş bölümünü düzenleyen kararın 11. Hukuk dairesinin görev alanını düzenleyen bölümünün 18. maddesine göre "Riziko mahalli konut ve işyeri olan mal ve sorumluluk sigortası sözleşmesi ile taşıma hukukundan doğup doğmadığına bakılmaksızın can-hayat sigortası sözleşmelerinden kaynaklanan davalar sonucu (rücu dahil) verilen hüküm ve kararlar, " 11. Hukuk Dairesinin görev alanı içerisindedir....
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacının murisi ile davalı arasında imzalı hayat sigorta poliçesinden doğduğu, olayda tüketici sıfatının davacının murisine ait olduğu ve davacının tüketici sıfatı bulunmadığı, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemeleri'nde çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine; karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ... Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, hayat sigortası sözleşmesinden kaynaklanan tazminatın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un geçici 73....
Mahkemece; toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile, 5.129,79 TL tazminat alacağının 01/11/2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, hayat sigortası poliçesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davalı sigorta şirketi murisin hayat sigortacısı olup, Hayat Sigortaları Genel Şartları’nın B maddesi uyarınca sigortalının vefatı halinde hak sahipleri tarafından ölüm ile ilgili bütün bilgi ve belgelerin sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 10 gün içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir....