Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, inşaat ruhsatının 15.01.2008 tarihinde alındığı, bu tarihten itibaren sözleşme ile kararlaştırılan 15 aylık süre eklendiğinde teslim tarihinin 15.04.2009 tarihi olduğu, iskan ruhsatının 17.11.2009 tarihinde alındığı, buna göre her bir davacının sözleşme ile kararlaştırılan maktu aylık 1.500,00 TL gecikme tazminatını hak ettiği, davacı tarafın açık ayıplar için makul sürede ayıp ihbarında bulunmadığı, eksik işler ve gizli ayıp bedelinin talep edilebileceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 15.614,73 TL eksik iş ve gizli ayıp bedelinin dava tarihinden, 42.000,00 TL gecikme tazminatı bedelinin ıslah tarihinden itibaren temerrüt faiziyle tahsiline karar verilmiştir....

    İcra Müdürlüğünün 2014/1182 Esas sayılı dosyasına davalı tarafın yaptığı itirazın iptali ile takibin 3.350,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak olan 3.350,00 TL'ye kat malikleri kararının davalı tarafa tebliğ edildiği 30/12/2013 tarihinden itibaren %5 gecikme tazminatı ve yasal faiz uygulanmasına, asıl alacağın % 20'si olan 670,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; ortak gider alacağına ilişkin başlatılan icra takibine itirazın iptali İstemine ilişkindir....

      ." hükmü gereğince, bu halde kötü niyet aranmayacağından, davalı borçlular vekilinin, icra tazminatı talebi gözetilerek reddedilen asıl alacak miktarı üzerinden davalı borçlular yararına icra tazminatına karar verilmemesi de doğru değildir....

        İcra Müdürlüğünün 2011/5802 esas sayılı dosyasında yapılan takibe itiraz edildiğini, bu dönemlere ait 4.500 TL asıl alacak 350,00 TL gecikme tazminatının icra takibi ile temerrüde düşülen 13/04/2012 tarihinden itibaren alacağa işleyecek aylık %5 gecikme tazminatı ile birlikte tahsilini talep etmiştir. CEVAP: Davalı TOKİ vekili cevabında özetle; Yönetim planı geçici 3. Maddesi gereğince daireyi satın alan kişiye karşı takip yapılması ve aciz vesikası sunulması gerektiğini, ancak bu durumda TOKİ'ye karşı dava açılabileceğini, TOKİ yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, icra takibinin TOKİ'ye karşı uygulanmadığını, bu nedenle faizin (%5 gecikme tazminatı) icra takibinden itibaren talep edilmesinin yerinde olmadığını belirtmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü; - K A R A R - Dava dilekçesinde,davalının 2006-2009 tarihleri arasında kendisine isabet eden aidat, elektrik ve su bedellerini ödemediğini, bunun üzerine hakkında ...İcra Müdürlüğünün 2009/11303 Esas sayılı takip dosyasında icra takibi başlatıldığını, ancak davalının yaptığı itiraz neticesinde takibin durduğunu, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, asıl alacak üzerinden % 40 icra inkar tazminatına, % 10 oranı üzerinden 5 aylık gecikme tazminatı ile % 30 oranı üzerinden faiz hükmolunmasına karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece Davacının davasının kısmen kabulü ile davalı ...'...

          İstinaf Sebepleri Davacı vekili; ek bilirkişi raporunun kök rapordan farklı olarak alacak kalemlerinin çıkartılması ve gecikme faizinin tahliye tarihine kadar işletilmesine yönelik kısımları ile Mahkeme kararında alacak kalemlerinden %25 cari yıl tazminatı talebinin reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, sözleşmenin 11 inci maddesinin mahiyeti itibariyle cezai şart niteliğinde olup tarafları bağlayacağını, cezai şartlar da dâhil olmak üzere gecikme faizi ile birlikte hesaplama yapılarak hüküm kurulması gerektiğini, tarafların kamu kurumu ve tacir olduğunu dolayısıyla aradaki hükümlerin sözleşme serbestisi çerçevesinde taraf iradeleriyle hazırlanıp imzalandığı sabit olduğu halde sözleşme maddelerinin uygulama alanından çıkartılmasının Mahkeme takdiri ile mümkün olmadığını, söz konusu Mahkeme hükmünde gecikme faizi hesabının ödeme gününe kadar işletilmesinin gerektiğini ancak hesabın tahliye tarihine kadar yapılarak hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu, aksi kanaat halinde...

            Esas sayılı takip dosyasına davalı tarafından yöneltilen itirazının kısmen iptaline, takibin 2.450,87 TL asıl alacak, 380,63 TL gecikme zammı, 68,51 TL gecikme zammı KDV’si olmak üzere toplam 2.900,00 TL üzerinden devamına, fazlaya dair istemin reddine, 2-Asıl alacak niteliği itibari ile likit ve belirlenebilir olduğundan %20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatı 490,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 3-Karar ve ilam harcı 198,09-TL nin peşin alınan 59,30-TL den düşümü ile kalan 138,79-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 4-Davacı tarafından yatırılan 118,60-TL peşin ve başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-10 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00....

              borcunun doğduğu dönemlere ilişkin alınan kat malikleri kurulu kararlarına ait belgeler (toplantı tutanakları, hazirun cetveli, gündem, vs.) dosyaya celbedilerek, bu kararların iptal edilip edilmediği, davalıya tebliğ edilip edilmediği tespit edildikten sonra tebliğ tarihinden itibaren gecikme tazminatı uygulanabilecek olduğundan, öte yandan anataşınmazın yönetim planında gecikme tazminatının ödeme tarihine ya da oranına ilişkin bir belirleme yapılıp yapılmadığına da dikkat edilerek, temerrüt tarihi duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeksizin takip tarihinden öncesine gecikme tazminatı işletilmesi doğru görülmemiştir....

                Mahkemece davanın kabulüne, itirazın iptaline, 9.840 TL asıl alacak, 20.554,39 TL gecikme bedeli toplamı 30.394,87 TL üzerinden takibin devamına, %40 oranda 12.157,94 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Mahkemece itirazın iptali ile takibin devamına karar verildikten sonra, asıl alacak üzerinden icra inkar tazminatının hesaplanıp tahsiline karar verilmesi gerekirken, asıl alacak ve gecikme zammı toplamı üzerinden icra inkar tazminatı hesaplanarak davalıdan tahsiline karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HMUK’un 438/7. maddesi hükmü gereğidir....

                  Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davalının aboneliğine ait güç trafolarının 23.10.2000 tarihli tespit tutanağına göre, davalı tarafından değiştirildiği ancak sayaç takılmadan ölçüsüz enerji kullanıldığının bu tutanakta belirtildiği, tutanak üzerine davalının kaçak elektrik faturası düzenlediği, davacının Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği’nin 40/a, 40/b ve 40/e maddelerine göre kaçak elektrik kullanıldığı gerekçesiyle düzenlediği faturada belirtilen 3.778,95 TL asıl alacak miktarının doğru olduğu, gecikme zammının ise 17.033,62 TL olmasına rağmen taleple bağlı kalınması gerektiği, ancak alacak likit olmadığından davacının icra inkar talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının itirazının iptaline, takibin 3.778,95 TL asıl alacak, 16.920,25 TL gecikme zammı, 3.046 TL KDV üzerinden, asıl alacağı takipten itibaren avans faizi işletilerek devamına, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu