Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2015/574 KARAR NO : 2021/540 DAVA : Kayıt Kabul DAVA TARİHİ : 14/09/2015 KARAR TARİHİ : 02/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin müflis şirketten alacağı 465.000,00 TL nin Bakırköy .... İflas Müdürlüğü ... İflas Numaralı Dosya İflas Masasına alacak kaydının yapılması için yapılan başvurunun iflas idaresi tarafından reddedildiğini, müflis şirketin Bakırköy .......

    Davacının, iflas karar tarihinden önceki döneme tekabül eden fazla çalışma ve UBGT ücreti alacağı hakkındaki talebine gelince; bu iki alacak kalemi yönünden muacceliyet, fazla çalışmanın gerçekleştiği tarihte ve UBGT günlerinde gerçekleşmiş olup, iflas karar tarihinden önce muaccel hale gelmiş alacak olması hasebiyle "iflas alacağı" niteliğindedir. Davacı, iflas karar tarihinden sonra da çalışmaya devam etmiş ve sonraki döneme tekabül eden günler için de fazla çalışma ve UBGT ücreti talep etmiş olup, bu 2 aylık döneme tekabül eden alacak istemi, yukarıda da ifade edildiği üzere, "masa alacağı" mahiyetindedir....

      Dava görülmekte iken taraflardan birinin iflası halinde kural olarak davaya ikinci alacaklılar toplantısından on gün sonra devam edilebilecektir. İflas halinde, iflas idaresi müflisin yerine geçerek davayı takip edecektir. Bu bakımdan dava devam ederken taraflardan birinin iflas etmesi mahkemenin görevini etkilememektedir. İflas kararı verildikten sonra alacaklı olanlar alacağın dayanağını ve miktarını iflas idaresine bildirir. Alacaklıların alacaklarını kaydettirmeleri için 2004 sayılı Kanun'un 219/2. maddesinde öngörülen bir aylık sürenin bitiminden sonra, iflas idaresi alacakların doğru olup olmadığını incelemeye başlar. Maddi yönden inceleme sonucu kabul edilen her alacak tespit edilen sıraya göre sıra cetveline kaydedilir. Kabul edilmeyen alacaklar da red sebebleri ile birlikte sıra cetvelinde gösterilir....

        Esas sayılı dosyada temyize başvuru nedeni müvekkilinin alacağı hususu olmayıp, iflas hakkında verilen karar olduğunu, 2020/975 Esas sayılı dosya ve istinaf kararında müflis şirketin müvekkiline borcu olduğu belirlenmiş iken alacaklarının ihtilaflı alacak olarak masaya kaydına karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava, davalı iflas masasının davacı alacağını "ihtilaflı alacak" olarak 4. sıraya kaydı işleminin iptali ile alacağın normal alacak olarak kaydına karar verilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, davacı vekili hükmü istinaf etmiştir. Mahkemece, davacının daha önce aynı alacağa ilişkin açtığı itirazın kaldırılması ve iflas davası derdest iken, sıra cetveline itiraz davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı kabul edilmişse de, Yargıtay 19....

          ----- alacağın iflas masasına alacak olarak kaydına, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Asliye Ticaret Mahkemesinin -----esas sayılı dava dosyasından 02.10.2019 tarih ve ----- sayılı kararı ile açılmamış sayılmasına karar verildiği,Davalı şirket hakkında ----.Asliye Ticaret Mahkemesinin -----esas sayılı dava dosyasından 15.10.2020 tarihinde verilen karar ile iflasına hükmedildiği, iflasın ----İcra Müdürlüğünün-----iflas dosyası üzerinden yürütüldüğü, Davacı tarafından, mahkememize açılan iş bu davada ise davacının iflas dosyasına yaptığı alacak kayıt talebinin iflas masası tarafından reddedilmesi üzerine açılan sıra cetveline itiraz ( kayıt kabul ) davası olduğu, bu davanın konusu olan 16.11.2020 tarihli alacak kayıt dilekçesi incelendiğinde davacının alacak istemini açıkça -----Asliye Ticaret Mahkemesinin ---- ve -----Asliye Ticaret Mahkemesinin -----esas sayılı dosyalarına dayandırdığı, kayıt kabul davasına konu edilen faturaların aynı faturalar olduğu, alacağın da ---- ve ----- Asliye Ticaret Mahkemesinde dava konusu edildiği,İİK.nun 194 madde hükümleri gereğince borçlunun...

              Türk Ticaret Kanununun 5/A maddesi zorunlu arabuluculuk dava şartını “…konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri…” ile sınırlı tutmuştur. Somut olayda dava bir alacak ya da tazminat davası olmayıp masaya kayıt davasıdır. Bilindiği gibi kayıt kabul davası bir para alacağının tahsili amacını gütmez; bu dava ile o alacağın o iflas tasfiyesinden pay alıp almayacağı hususu belirlenir. Nitekim doktrinde de sıra cetveline itiraz davasının, iflas idaresi tarafından düzenlenen sıra cetveline karşı tanınmış bir kanun yolu olduğu ve yalnızca sıra cetvelinin düzeltilmesi amacını taşıdığı; bu dava ile alacaklının, iflas idaresinin bir alacağı kabulü veya reddi, miktarı ve sırası ile sınırlı bir aynî hakkın mevcudiyeti ve mahiyeti hakkında vermiş olduğu kararın doğru olmadığını ileri sürerek, iflas alacaklılarından birinin maddî hukuka uygun bir şekilde garameye dâhil edilip edilmemesini talep ettiği kabul edilmektedir....

                Davanın, iflas kararından sonra açıldığının anlaşılması halinde dosyanın kayıt kabul davası olacağı gözetilerek Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden görevsizlik kararı verilmesi, davanın iflas kararından önce açıldığının tespiti halinde ise davanın kayıt kabul davası olarak sonlandırılması ve yargılama sonucunda hükümedilen harç ve vekalet ücretinin de maktu olarak hüküm altına alınması gereklidir. Bu hususlar gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozma sebebidir. Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Yazı ekinde bulunan iflas memurluğunun alacak başvurusu kabul yazısı incelendiğinde ise; davacı alacaklının 53.697,83-TL alacak talebinde bulunduğu, iflas müdürlüğünce alacak talebinin tamamının 05/04/2021 tarihinde kabul edildiği anlaşıldı. Davacı vekili 13/09/2021 tarihli celsede; "..alacak talebimiz iflas idaresi tarafından kesin olarak 53.697,85-TL üzerinden kabul edilmiştir. Davamızın kayıt kabul davası olarak arta kalan miktar için devam etmesini istiyoruz.." demiş ise de; dava alacak davası olarak açılmış ise de sonradan kayıt kabul davasına dönüştüğünden talep edilen miktardan arta kalan kısım için artık devamına imkan kalmamıştır. (62.435,00-TL -53.697,83=8.737,17) çünkü alacaklı iflas memurlunun 2018/2 iflas dosyasına 53.697,83-TL'lik alacak başvuru yapmış ve tüm talebi de kabul edilmiştir, kayıt kabul davası iflas masasının reddettiği alacak tutarı ile sınırlı olarak yapılan bir yargılamadır. Davacının iflas masası tarafından reddedilen bir alacağı kalmamıştır....

                    Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, alacağı kabul manasına gelmemek kaydıyla gerekçeli kararda tahsil yönünden kurulan hükmün usule aykırı olduğunu, söz konusu alacağı kabul manasına gelmemek kaydıyla, davacı işçi lehine hüküm kurulacaksa da bu alacağın iflas masasına kaydının kabulüne şeklinde hüküm kurulması gerektiğini, huzurdaki davanın müvekkili müflis açısından kendiliğinden kayıt kabul davasına dönüştüğü gerçeği gözardı edildiğinden, vekalet ücreti ve harcın maktu hesap edilmesi gerektiğinin de dikkate alınmadığını, yine alacağı kabul manasına gelmemek kaydı ile davacı işçinin müvekkili müflisten alacak talebi haklı olsa dahi müflisin içinde bulunduğu özel durum dikkate alınarak öncelikle iflas masasına alacak kaydı başvurusunda bulunması için yerel mahkemece kesin süre verilmesi gerekmekte iken, aksi kanaatle hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu, kabul manasına gelmemek kaydı ile müvekkili müflis aleyhine hüküm kurulacaksa dahi faizin, İcra ve İflas Kanunu’nun 195. maddesi...

                    UYAP Entegrasyonu