Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinden kaynaklanan davalara bakma görevi Asliye Mahkemelerine aittir. Somut olayda uyuşmazlık arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince kurulan kat irtifakından kaynaklandığından uyuşmazlığın çözüm yeri de Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu durumda, mahkemece işin esasına girilerek, yargılama sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevli oluduğundan bahisle davanın görev yönünden reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. 2- Kabule göre de, karar tarihinde yürürlükte olan HMK'nın 115/2. maddesi uyarınca, mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir....

    Arsa sahibi ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan yüklenicinin şahsi hakkını üçüncü kişiye temlik etmesi halinde üçüncü kişinin ifa talep edip edemeyeceğinin saptanmasında öncelikle yüklenicinin edimini (eseri meydana getirme ve teslim borcunu) yerine getirip getirmediğinin, ardından sözleşme hükümlerindeki diğer borçlarını ifa edip etmediğinin açıklığa kavuşturulması zorunludur. Davaya konu olayın, temlik işleminin hukuki niteliği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde yüklenicinin borçlarının neler olduğu ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir. Alacağın temliki ve borcun nakli Borçlar Kanununun 162 ila 181. maddelerinde düzenlenmiştir. Temlik, alacağın ona bağlı bütün (yan ve öncelik) hakları ile birlikte devralana geçmesini sağlar ve bu işlem yapılırken borçlunun rızası alınması gerekmez. Temlik, hatta borçlunun muhalefetine rağmen geçerli olarak doğar ve hükümlerin hasıl eder....

      Nihayetinde temliken tescil olarak adlandırılan bu davalarda, yüklenicinin arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca edimlerini yerine getirerek bağımsız bölümleri talep etmeye hak kazandığının tespiti gerektiğinden yüklenicinin ve tüm arsa sahiplerinin davada yer alması zorunludur.Bu bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacıların yükleniciden temlik aldığı şahsi hak, dava dışı arsa sahipleri ile yüklenici arasında akdedilen arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Öte yandan işbu davada verilecek karardan davada taraf olmayan arsa sahipleri ve yüklenicinin hukuki durumları etkileneceğinden ve davanın niteliğine göre taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup, mahkeme ve temyiz halinde Yargıtay tarafından da kendiliğinden gözetilecektir....

        Dava arsa payı inşaat sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Davacının sözleşmeyi haksız olarak feshettiği mahkemece kabul edildiğine göre bu durumda davacı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yapılması ile ilgili masrafları talep edemez ..... davalı arsa sahibinin lehine ve işine yarayacak masrafları talep edebilir Şu .../... S.2. halde, mahkemece işaret edilen hususlarda bilirkişilerden ek rapor alınmak suretiyle yeniden yaptırılacak hesap sonucuna göre hüküm tesis edilmelidir. Anılan hususlar nazara alınmadan, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....

          Hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya gelmiş olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptâli ve tescil ile davacı yüklenici aleyhine başlatılan 2 ayrı icra dosyasında talep edilen alacak miktarının toplam 8.223,77 €’luk (5.613,96 € + 2.603,81 €) kısmından borçlu olunmadığının tespiti taleplerine, birleşen dava ise arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptâli ve tescil talebine ilişkin olup, mahkemece Yargıtay 23....

            Ne var ki, bu gibi davalarda alacağın temlik edildiği iddiasının yükleniciye, temlik edilen alacak sebebiyle ifayı isteme yetkisi kazanıldığının ispatı ise arsa sahibine karşı yapılabileceğinden, hem yüklenicinin hem de yükleniciyle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalayan arsa sahibinin davada taraf durumunu alması gerekir. Denilebilir ki, arsa sahibi ile yüklenici arasında zorunlu dava arkadaşlığı vardır. Bu anlatılanların sonucuna göre mahkemece öncelikle yapılması gereken iş, 12.08.2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmenin tarafı olan arsa sahipleri hakkında da dava açmak üzere davacıya mehil vermek, dava açılırsa eldeki dava dosyası ile birleştirmek, arsa sahibinin de savunma ve delillerini toplamak ve hâsıl olacak sonuca göre karar vermek olmalıdır. Açıklanan bu yön düşünülmeden davanın kabulü doğru olmadığından karar bozulmalıdır....

              Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu uyuşmazlık döneminin ve her ay için istenen cezai şartın miktarının davacı yanca bilindiği, Merkez Bankasının sabitlediği kurun ve alacağın basit bir araştırma ve hesaplama ile tespit edilebileceği, davacı yanında savunmalarında belirsiz alacak davası açtığını ısrarla yinelediği, ancak davacının bu davayı açmakta hukuki yararının olmadığı gerekçesiyle, açılan davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. 1)Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı kira tazminat davalarında inşaatın gecikmesi değişik sebeplere bağlı olabilir. Bu nedenle teslim tarihinin tam olarak belirlenmesi ve arsa sahiplerinin hak ettiği tazminat olup olmadığı ve miktarının ne kadar olacağı ancak bazı verilerin toplanması sonucunda yapılacak bilirkişi raporuyla ortaya çıkacaktır....

                - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklandığı, davacının tacir olmadığı, bu nedenlerle Ticaret Mahkemeleri'nin değil Asliye Hukuk Mahkemeleri'nin görevli olduğu gerekçesiyle, dava dilekçesinin HMK'nun 114. ve 115/2. maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, davalıdan alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 24.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ......

                  Dava; arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca açılmış olan davalı arsa sahiplerinin sözleşmeye aykırı kusurları nedeniyle sözleşmenin haksız feshedildiğinin tespiti ile imalat bedeli ve kar kaybından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkememizin ... Esas sayılı dosyası getirtilerek incelenmiş olup dosyanın incelenmesinden; davacıların ..., ... ve ..., davalısının ... Kooperatifi olduğu, davanın işbu dava ile aynı hukuki ilişkiden kaynaklı alacak davası olduğunu, davanın işbu dava açılmadan önce ... tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; mahkememizin işbu dava dosyası ile yine mahkememizin ......

                    Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı BK'nın 155 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....

                      UYAP Entegrasyonu