Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, borç alacak paylaşımı bölümünde, iki belediye arasında borç alacak ilişkisinin kalmadığının kararlaştırıldığı, tarafların tasfiyeden önceki belediye işlemlerinden kaynaklı sonradan ortaya çıkacak borçları nazara almamış olmalarının normal hale uygun olmadığı, dolayısıyla nazara almama durumundan ziyade sözü geçen (ihtirazi kayıtsız imzalanan) alacak borç ilişkisi kalmamıştır şeklindeki anlaşma ile önceki işlemlerden kaynaklı borçların da bu kapsamda tasfiyeye tabi tutulup kapatıldığının kabulü gerektiği, bu kabul şeklinin 5747 sayalı Yasada öngörülen tasfiyenin belirlenen tarihe kadar bitirilmesine ilişkin düzenleme ile de uyumlu olduğu, aksinin yani bu konuda bir boşluğun var olduğunun kabulü durumunda ise öncelikle bu hususta ne şekilde işlem yapılacağına dair 5747 sayılı Yasa veya başka bir yasada açık bir hüküm bulunmadığı, istisnai nitelikte davaya konu olayda kıyas yapacak bir başka kanun kuralının da bulunmadığı, dolayısıyla TMK'nın 1. maddesi uyarınca bu boşluğun hakim tarafından...

a karşı açtığı kar mahrumiyetin kaynaklı alacak ile cezai şarttan kaynaklı alacak davasının ayrı ayrı reddine, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M ; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1-)Davanın KISMEN KABULÜ ile, a-) Davacının davalı şirkete karşı açtığı kar mahrumiyetin kaynaklı alacak davasının KABULÜ İLE, 5.000,00.TL alacağın davalı şirkete ihtarnamenin tebliğ edilip temerrüte düştüğü 28/ 02/2018 tarihinden itibaren avans faizi işletilecek şekilde davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, b-)Davacının davalı şirkete karşı açtığı cezai şart kaynaklı alacak davasının KABULÜ İLE, 5.000,00.TL alacağın davalı şirkete ihtarnamenin tebliğ edilip temerrüte düştüğü 28/02/2018 tarihinden itibaren avans faiz işletilecek şekilde davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, c-)Davacının davalı ...'...

    Buna tespitler ışığında; davacı bankanın takip tarihi itibariyle davalı borçludan ticari kredi kartından kaynaklı 22.690,04 TL asıl alacak, ticari kredili mevduat hesabından kaynaklı 3.267,14 TL asıl alacak, 3.846,31 TL işlemiş faiz, 1.456,14 TL işlemiş temerrüt faizi, 69,55 TL vergiler, 20,00 TL masraf olmak üzere toplam 31.349,18 TL alacaklı olduğu anlaşıldığından, davanın kabulüne; davalı borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, alacak likid olduğundan itirazın iptaline karar verilen tutarın % 20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

      İş Mahkemesinin 06/02/2020 tarih 2019/282 E - 2020/41 K. sayılı kararı ile, Asıl ve birleşen dava bir arada değerlendirilerek, davacının davasının kabulü ile, davalının % 60 kusurlu olduğu anlaşılmakla, davacının davalıdan sigortalıya bağlanan gelirden kaynaklı isteyebileceği alacağının 35.175,43 TL, ödenen geçici iş göremezlik ödemesinden kaynaklı alacağının 2.622,46 TL ve yapılan masraflardan kaynaklı isteyebileceği alacağının 1.131,26 TL olduğu anlaşılmakla birlikte taleple bağlı kalınarak; Sigortalıya bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinden kaynaklı alacak olarak 10,00 TL'nin gelirin onay tarihinden itibaren, Sigortalıya ödenen geçici iş göremezlik ödemesinden kaynaklı alacak olarak 10,00 TL'nin ödeme tarihi olan 06/01/2016 tarihinden itibaren, Kurum tarafından yapılan tedavi masraflardan kaynaklı alacak olarak 10,00 TL'nin sarf tarihi olan 26/10/2015 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği, kararın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi...

      alacak miktarının 1.587,73 TL ve tedavi masraflarından kaynaklı alacak miktarının 22,41 TL olduğu anlaşılmakla talep ile bağlı kalınarak hak sahibine bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinden kaynaklı alacak olarak 1,00 TL'nin gelirin onay tarihinden itibaren, kurum tarafından yapılan masraflardan kaynaklı alacak olarak 1,00 TL'nin sarf tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur."...

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İstinaf eden davacı dilekçesiyle; muris Neriman'ın öz amcası tarafından evlat edinildiğini, amcasının muris evlatlıktan önce öldüğünü, murise ölünce geride altsoyun kalmadığını, evlatlık muris de ölünce kendisinin de mirasçı olması gerektiğini ileri sürerek, yerel mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : HMK. TMK. ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davacının mirasçı olmaması sebebiyle talebin reddine karar verilmiştir. Türk Medeni Kanunu 500. maddesinde ;" Evlâtlık ve altsoyu, evlât edinene kan hısımı gibi mirasçı olurlar. Evlâtlığın kendi ailesindeki mirasçılığı da devam eder. Evlât edinen ve hısımları, evlâtlığa mirasçı olmazlar." düzenlemesi bulunmaktadır....

      Öte yandan, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 500 maddesinde evlatlık ve altsoyun, evlat edinene kan hısmı gibi mirasçı olacağı, evlatlığın kendi ailesindeki mirasçılığının da devam edeceği, evlat edinen ve hısımlarının evlatlığa mirasçı olmayacakları düzenlenmiştir. Somut olayda, muris ...’in kendisinden sonra ölen kızı ...’dan sonra 26.08.2005 tarihinde ölen damadı ...’un çocukları olduğundan bahisle ...’un mirasçı olarak gösterildikleri, ne varki anılan kişilerin baba adlarının ... olmadığı, nüfus kaydının açıklamalar kısmında “......

        Sanık hakkında tayin olunan ve kısa süreli olmayan 1 yıl 8 ay hapis cezasının 5237 sayılı TCK.nun 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilmiş bulunmasına göre, 5237 sayılı TCK.nun 53/1. maddesi uyarınca hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak belli hakları kullanmaktan yoksun bırakmaya karar verilirken, anılan yasa maddesinin 3. fıkrasının "Mahkum olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyun üzerindeki, velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkra hükümleri uygulanmaz" amir hükmü dikkate alınarak bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi uyarınca, hüküm fıkrasının 9....

          96,19 TL olduğu anlaşılmakla birlikte taleple bağlı kalınarak; Sigortalıya bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinden kaynaklı alacak olarak 1,00 TL'nin gelirin onay tarihi olan 04/05/2018 tarihinden itibaren, Kurum tarafından yapılan tedavi masraflarından kaynaklı alacak olarak 1,00 TL'nin sarf tarihi olan 29/08/2018 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalı T5'dan alınarak davacıya verilmesine, C-Davalı T3 nin % 10,37 kusurlu olduğu anlaşılmakla, davacının davalıdan bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinden kaynaklı isteyebileceği alacağının 2.823,25 TL ve yapılan tedavi masraflarından kaynaklı isteyebileceği alacağının 58,69 TL olduğu anlaşılmakla birlikte taleple bağlı kalınarak; Sigortalıya bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinden kaynaklı alacak olarak 1,00 TL'nin gelirin onay tarihi olan 04/05/2018 tarihinden itibaren, Kurum tarafından yapılan tedavi masraflarından kaynaklı alacak olarak 1,00 TL'nin sarf tarihi olan 29/08/2018 tarihinden itibaren yasal faiziyle...

          Esas sayısı ile görüldüğünü, müvekkilin; metraj artışı, yeni veya ilave işlerden kaynaklanan alacağı, davalının çeşitli nedenlerle müvekkilinin verimli çalışmasını engellemesinden ve edimler arası aşırı oransızlıktan kaynaklı alacağı, davalının ödemelerde yaptığı gecikmeler ve işin keşfinin artmasına rağmen verdiği hakkediş ödemeleri ve avansın azlığı nedeniyle katlanmış olduğu finansal yükten kaynaklı zararı, davalının, müvekkilin alacağı üzerinden yaptığı haksız kesintilerden kaynaklı zararı, projede müvekkile ait olan ve davalıca fiilen el konulan/kullanılan inşaat malzemelerinin sebepsiz zenginleşme hükümleri kapsamında iadesi, müvekkilinin sözleşmesiz yaptığı ek işlere ilişkin alacakları talep ve dava edilmiş olduğunu, ancak tahkikata girişilmesi 3 yılı bulmuş ve yargılama halen devam ettiğinden 16.01.2023 tarihinde dava değeri 16.080.000 USD olarak ıslah edildiğini, bu dava uğranılan tüm zararın tespiti ile dava ve ıslah dilekçesinde talep edilen bedelin tahsili hakkında görülmeye...

            UYAP Entegrasyonu