Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : VASİYETNAMENİN İPTALİ- TENKİS Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin iptali, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava, vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis istemlerine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan ...’in tek mirasçısı olduğunu ancak mirasbırakanın iki adet vasiyetname düzenleyerek kendisini mirasçılıktan çıkardığını, mirasını davalılara bıraktığını, vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte mirasbırakanın akıl sağlığının yerinde olmadığını ileri sürerek vasiyetnamelerin iptalini istemiş, bu talebinin kabul görmemesi halinde tenkis isteminde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

    Noterliğinin 25.08.1983 tarih ve 21305 yevmiye sayılı vasiyetnamesi ile tüm malvarlığını ilk eşinden olma çocukları olan davalılara vasiyet ettiğini, mirasbırakanın davacıyı miras hakkından mahrum etme ve saklı pay kurallarını ihlal etme kastıyla hareket etmiş olduğundan öncelikle muvazaalı vasiyetnamenin iptalini mahkemece kabul edilmemesi halinde davacının saklı payı oranında tenkisini; birleştirilen davada ise taraflar arasında derdest olan vasiyetnamenin iptali terditli tenkis davasında tenkis hesabının yapılabilmesi için mirasbırakanın net terekesinin bilinmesi gerektiğinden bahisle mirasbırakanın sağlığında davalılara yaptığı karşılıksız kazandırmaların da terekeye ve tenkis hesabına eklenerek tenkis hesabının yapılmasını istemiştir....

      Bu durumda davanın TMK'nun 565.maddesi gereğince tenkis hükümlerine göre incelenmesi gerekir. Tenkiste, tasarrufa konu malın paylaşımı yönünden araştırma yapmak için sabit tenkis oranı belirlenmelidir. Sabit tenkis oranı, 11.11.1994 gün ve 4/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile "tasarrufun tümünün değeri ile davalılara yapılan fazla teberru arasında kurulan orandır". Sabit tenkis oranı ile el atılan saklı payın, tasarrufun değerine oranı ile bunun her davalıya yapılan tasarruf tutarları yönünden ayrı ayrı belirlenmesi gerekir. İkinci olarak, temlike konu malın kıymetine noksan gelmeden bölünmezliğinin mümkün olup olmadığı saptanır. Tasarrufa konu mal, sabit tenkis oranında bölünebilir ise bu kısımların bağımsız bölüm olarak taraflar adına tesciline karar verilmelidir. Eğer, tasarrufa konu malın sabit tenkis oranında bölünmezliği ortaya çıkar ise bu defa MK. madde 564'de öngörülen tercih hakkı gündeme gelecektir....

      DAVALI-DAVACI : DAVA TÜRÜ :Tapu İptal ve Tescil - Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm asıl dava yönünden vasiyetnamenin iptali, olmadığında tenkis birleşen dava yönünden vasiyetnameye konu taşınmazlar için eşler arasındaki mal rejiminden kaynaklanan tapu iptal ve tescil olmadığında bedel tahsili istemine ilişkin olup asıl davada vasiyetnamenin iptali istemi reddedilerek tenkis davası kabul edilmiş, birleşen davalar reddedilmiş hüküm taraflarca tüm davalara ilişkin temyiz edilmiş bulunmakla öncelikle vasiyetnamenin iptali istemi inceleneceğinden ... Büyük Genel Kurulu'nun 12.05.2011 tarihli 2011/1 sayılı kararı gereğince inceleme görevi ... 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli ... 3....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS Taraflar arasında görülmekte olan tenkis davası sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Davacılar; miras bırakanları ve anneleri olan ...'ın 13.6.2004 tarihinde öldüğünü, sağlığında ..., ..., 622 ada, 2 sayılı parselde bulunan 4 numaralı meskenin sahibi olduğu 1/2 hissesini ölünceye kadar bakma akti ile davalı vakfa temlik ettiğini, eşinden miras yolu ile intikal eden 1/8 hisseyi ise yine davalı vakfa kayıtsız şartsız bağışladığını, murisin başkaca mal varlığının bulunmadığını, saklı paylarının zedelendiğini belirterek saklı paylarının ihlali oranında tasarrufların tenkisine karar verilmesini talep etmişlerdir....

          TMK'nun 565. maddesi gereğince tenkis hükümlerine göre incelenmesi gerekir. Tenkiste, tasarrufa konu malın paylaşımı yönünden araştırma yapmak için sabit tenkis oranı belirlenmelidir. Sabit tenkis oranı, 11.11.1994 gün ve 4/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile "tasarrufun tümünün değeri ile davalılara yapılan fazla teberru arasında kurulan orandır". Sabit tenkis oranı ile el atılan saklı payın, tasarrufun değerine oranı ile bunun her davalıya yapılan tasarruf tutarları yönünden ayrı ayrı belirlenmesi gerekir. İkinci olarak, temlike konu malın kıymetine noksan gelmeden bölünmezliğinin mümkün olup - olmadığı saptanır. Tasarrufa konu mal, sabit tenkis oranında bölünebilir ise; bu kısımların bağımsız bölüm olarak taraflar adına tesciline karar verilmelidir. Eğer, tassarrufa konu malın sabit tenkis oranında bölünmezliği ortaya çıkar ise; bu defa 4721 s. TMK'nun 564. maddesinde öngörülen "tercih hakkı" gündeme gelecektir. Davalıya 4721 s....

          Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda denetime elverişli tenkis raporu alınması, muvazaalı olarak temlik edildiği kabul edilen ve kesinleşen karar doğrultusunda davacılar lehine tapu iptal ve tescil hükmü kurulan 1822, 2062 ve 1821 parseller ile mirasbırakanın ........ünden sonra tüm mirasçılar tarafından 3. kişiye satış suretiyle devredilen 164 parsel sayılı taşınmazın tenkis hesaplamasında temlik dışı ........ olarak kabul edilmesi, 2354 parsel sayılı taşınmazın ise henüz mirasbırakan ölmeden önce 19.07.2007 tarihinde kamulaştırılarak ... adına tescil edildiği gözetilerek hesaplamada dikkate alınmaması gerekirken 2354, 2062 ve 164 parsellerin temlik içi ........ye dahil edilmesi, 1821 ve 1822 parsellerin ise temlik dışı ........ye dahil edilmemesi doğru değildir....

            Buna göre, mahkemece; vasiyetnameye konu taşınmazların değerinde azalma olmaksızın sabit tenkis oranında bölünmesinin mümkün olup olmadığı, sabit tenkis oranında bölünme mümkün ise vasiyete konu taşınmazlardan hangisinin kime ne şekilde düştüğü ve değerinde ne sebeple azalma olmadığı hususlarında uzman (inşaat mühendisi veya mimar) bilirkişinin görüşüne başvurulması, taşınmazların değerinde azalma olmaksızın taksimi mümkün değilse davalı tarafa TMK'nun 564. maddesi gereğince tercih hakkının sorulması, sonrasında karar tarihine en yakın tarih itibariyle vasiyetnameye konu taşınmazların değerleri hakkında uzman bilirkişiden derhal rapor aldırılması ve dosyanın tenkis hesabı yapılmak üzere yeniden tenkis bilirkişisine gönderilmesi gerekirken, böyle bir durum ortaya çıkmamasına rağmen davalı tarafça 2007 yılında bildirilen tercih hakkının geçersiz olduğunun gözetilmemesi ve tenkis konusunda uzman olmamasına rağmen davacıların saklı paylarının ihlal edilmediğini bildiren inşaat bilirkişinin...

              Mahkemece, murisin devrettiği taşınmazların 22/06/2020 tarihi itibariyle belirlenen değerleri esas alınmak suretiyle düzenlenen tenkis raporuna göre davacıların tenkis alacağı tespit edilmiştir. Raporun düzenlendiği tarihten itibaren 1 yılı aşkın süre geçtiği halde karar tarihine en yakın tarih itibari ile tenkis alacağı hesabı yapılmamıştır. Karar davacılar tarafından istinaf edilmemiş, davalı vekili tarafından ise sadece faiz başlangıç tarihi yönünden istinaf edilmiştir. Davalı vekili 19/07/2022 tarihli dilekçesi ile, dava konusu alacak icra dosyasına ödendiğinden taşınmazlar üzerine konulan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

              Tenkis davası açma hakkı saklı pay sahibi her mirasçının mirasçılık sıfatından doğan bir hak olduğu ve tereke adına bir dava söz konusu olmadığı için, tenkis davasını bütün mirasçıların birlikte açmaları zorunluluğu bulunmayıp, tek bir mirasçı tarafından yalnız başına açılabilir. Bir başka ifade ile, tenkis davasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmamaktadır. Bu sebeple tenkis hükmü birden fazla mirasçının birlikte dava açtıkları durumlarda her bir davacı yönünden ayrı ayrı kurulmalıdır. Oysa; somut uyuşmazlıkta tenkis davası, iki mirasçı tarafından açılmış ancak, yerel mahkemece her bir mirasçı yönünden ayrı ayrı tenkis hükmü kurmak yerine tek bir hüküm ile yetinildiği gibi ayrıca, bilirkişi marifeti ile yapılan tenkis hesabına göre tek bir mirasçı için hükmedilmesi gereken 14. 868,75 TL’nin iki mirasçıya ödenmesine karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu