Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı şirket tarafından adi ortaklığın vergi borcuna istinaden ödenen toplam 452.661,38 TL'nın ortaklık hissesi oranında 226.330,69 TL'nın tahsili amacıyla davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatılmış, itiraz üzerine eldeki itirazın iptali davası açılmıştır. Davalı yanca, adi ortaklığın tasfiyesinin gerçekleşmediği ve bu nedenle ortakların birbirinden alacak talebinde bulunamayacağı savunulmuştur. Taraflar arasında adi ortaklık sözleşmesi bulunduğu ihtilafsız olmakla, ortağın diğer ortaktan adi ortaklık ilişkisi kapsamında alacak talebinde bulunması fesih ve tasfiyeyi de kapsamaktadır. Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nun 639. maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki, yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir. İş ortaklığının konusu ve amacını oluşturan "... İlçesi ... Okul ve İdari Bina Yapım İşi"ne ilişkin iş sahibi ......

    Bu nedenle ortakların davada taraf olarak gösterilmesi gerekeceğinden ortakların sorumluluğunun olduğu, alacak para alacağı ise ortaklar BK 638. Maddesi gereğince adi ortaklık borcundan müteselsil sorumluluğu bulunduğundan davalı tarafın husumet itirazına itibar edilmemiştir....

      Yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller, özellikle davacı tarafından adi ortaklık sözleşmesinin sunulmamış olması, davalı tarafından sunulan ve Türkiye Ormancılar Derneği ile davalı arasında imzalanan 02/08/2016 tarihli sözleşme ve tarafların muvafakatiyle dinlenilen tanık beyanları dikkate alındığında, taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi bulunduğunun ispatlanamadığı, adi ortaklık ilişkisinin hukuki işlem niteliğinde olduğu ve senetle ispatı gerektiği, tarafların muvafakatiyle dinlenilen tanık beyanlarının da adi ortaklık ilişkisinin varlığını ortaya koymadığı, davacının da yemin deliline de dayanmadığı, adi ortaklık ilişkisinin ispatlanamaması nedeniyle ortaklık kapsamında tasfiye ve alacak talebinde de bulunulamayacağı kanaatine varılmakla, davacının davasının reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Bu kapsamda alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; mali raporda yapılan tespitlere göre, davacı ve adi ortaklık defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, lehe ve aleyhe delil vasfını haiz olduğu, davacının takip tarihi itibariyle kendi defterlerinde adi ortaklıktan 80.479,67 TL alacaklı durumda olduğu, adi ortaklığın kendi defterlerinde davacıya 5.479,67 TL borçlu durumda olduğu ve davacının düzenlediği tüm faturaların adi ortaklığın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, kayıtlar arasındaki 75.000,00 TL miktarındaki farkın oluşma nedeninin ise adi ortaklık tarafından davacıya keşide edilen 09/03/2018 tarihli 75.000,00 TL lik çekin 15/06/2018 tarihli ......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava,adi ortaklıktan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 7. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 7.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 05.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, adi ortaklıktan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 13.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 05.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni" Dava adi ortaklıktan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, verilen hükmün temyiz inceleme görevi 6110 sayılı Kanunla değişik Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi hükmüne göre Başkanlar Kurulu tarafından hazırlanan ve Büyük Genel Kurul'ca kabul edilerek yürürlüğe giren işbölümü kararına göre yerel mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay Yüksek (3). Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 8/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, adi ortaklıktan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliği gereği kararın temyiz incelemesi görevi Yargıtay Yüksek 3. Hukuk Dairesine aittir. Ancak, anılan dairece uyuşmazlık konusu hakkında görevsizlik kararı verilmesi karşısında görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yargıtay Yüksek Başkanlar Kuruluna sunulmak üzere Yüksek Birinci Başkanlığına gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Dosyanın görev uyuşmazlığının çözümü için Başkanlar Kurulu'na sunulmak üzere Yargıtay Yüksek Birinci Başkanlığı'na, 29.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 27.....2012 gün ve 310-429 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ile davalılar vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, adi ortaklıktan kaynaklanan alacak istemine ilişkin bulunduğundan temyiz itirazlarını inceleme görevi ... ....Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli ... ....Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, ....04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Bilindiği gibi adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmamaktadır. Adi ortaklığın bu niteliği itibariyle mecburi takip ve dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Bu durumda adi ortaklığı oluşturan tüm kişiler taraf gösterilerek dava açılması gerekir. Bu husus dava şartına ilişkin olup mahkemece re’sen gözetilerek diğer adi ortağı davaya dahil edip taraf teşkilinin sağlanması için davacı tarafa kesin süre verilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 29.04.2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY YAZISI Dava alacak davası olup, alacağın dayanağı olan borç ve faturalar adi ortaklığa aittir. Adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmamaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu